Kentlerin süregelen hızlı büyümesi ve yayılmacı karakteri, ulaşım sistemlerine dair stratejik önemi daha da belirginleştirmektedir. Artan nüfus ve genişleyen kentte, günlük yaşamı sürdürebilmek ve temel ihtiyaçları karşılayabilmek için ulaşım araçlarına ihtiyaç duyulur. Kentsel ulașım planlarının temel amaçları ve öncelikleri, ulaşım hizmetinin erişilebilir, konforlu, sağlıklı ve güvenli sağlanmasıdır. Kentliler için sağlıklı,
Yerel yönetim seçimlerine gidiyoruz. Kentlerin ciddi ve derinleşen sorunları var ve bu sorunlar toplumsal iyilik halini, kentlerde yaşayanların sağlığını etkiliyor. Rejimini, ekonomisini inşaat sektörüne dayamış bir ülkede yerel yönetimler de/kent politikaları da bu eksende şekilleniyor. Yerel seçimler ülkedeki siyasi kapışmanın ve kutuplaşmanın bir aşamasına dönüşüyor. Bu gerçek ne yazık ki
Scooter kullanımı özellikle büyük kentlerde hızla yaygınlaştı. Scooter şirketlerinin sayısı hızla arttı. Genellikle gençlerin kullandığı scooterlar, caddelerde, sokaklarda, kaldırımlarda sıkça karşılaştığımız ulaşım aracına dönüştü. Kullanımın artması iki büyük sorunu beraberinde getirdi. İlki kullanıcıların ölümüyle sonuçlanabilen kazalar, diğeri scooterların kuralsız sürüşlerle kullanılması ve kaldırımları işgal ederek park edilişiyle kentlilerin yaya güvenliğinin
İstanbullular kara kara su ve ulaşım zamlarını konuşmaya başladı. Yoksulluğu, yoksunlaşmayı derinden hissettiğimiz bu günlerde ilk kötü zam haberi dün (5 Nisan) İSKİ’den gelmiş oldu. Suya %29 zam yapıldı. İstanbullular açısından bu haberden ziyade bir negatif durum da su zammının duyurulma biçiminde yatıyordu: İBB Basın Sözcüsü Murat Ongun bu zammı
Politeknik Ankara’da ‘Bilim Teknik Kent Emek Söyleşileri’nin ilkini ‘’Ulaşımı, erişimi ve mekanı tasarlamak’’ başlığıyla düzenledi. Politeknik Ankara’da ‘’Bilim Teknik Kent Emek Söyleşileri’nin ilkini 5 Kasım’da Politeknik Ankara Ofisi’nde yaptı. ‘’Ulaşımı, erişimi ve mekanı tasarlamak’’ başlığıyla düzenlenen söyleşinin konuşmacıları Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Şehir ve Bölge Planlama bölümünde görev yapan
Yerel seçimler geride kaldı, Ankara’da AKP belediyeciliğinin yıllardır yarattığı tahribatı gidermek için detaylı ve uzun vadeli bir planlama yapılması gerekiyor. Ancak kenti bekleyen ve derhal atılması gereken adımları madde madde gündeme getirmek istedik. Yerel yönetim seçimleri öncesi detaylı hazırladığımız Ankara yerel yönetim raporunda da dile getirdiğimiz acil, kısa vadede uygulanabilir
Yerel yönetim seçimlerine kısa bir süre kaldı. Bir yanda plansız, kimliğini, doğal yaşam alanlarını, kamusal varlıklarını kaybeden kentler, diğer yanda türlü vaatler, yalanlar ve proje çılgınlığından oluşan seçim vaadleri. Böyle bir ortamda Ankara’nın durumunu, neye ihtiyacı olduğunu, yerel yönetimin görevlerini ve neler yapıldığını özetlemek istedik. 1994 yılından bu yana Ankara
Son zamanların en dikkat çekici haberlerinden birisi şüphesiz İDO’nun İstanbul’da iç hat seferlerini durduracağı haberiydi. Haber kamuoyundan pek çok tepki aldı. Ancak bunlar çoğunlukla “özelleştirme” bağlamıyla sınırlı kaldı. İstanbul’un bir metropol olarak işlevini yerine getirmede her geçen gün daha da yetersiz hâle geldiği herkesin malumuyken, binlerce insanın kullandığı bu hatların
Yaşama, bilime, akla rağmen kentlere ihaneti sürdüren AKP iktidarı karşısında “parklarımız park olarak, ağaçlarımızda yerinde kalacak” diyen bizler kentlerimizi ve doğayı savunmaya devam edeceğiz İnterneti her açtığımızda ya da sosyal medya mecralarına giriş yaptığımıza ülkenin her hangi bir yerinde bir parkın, yeşil alanın, kamusal alanın, ağacın, yüzümüze mutluluk veren ve
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi bir açıklama yayımlayarak, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin duyurduğu göstermelik kesintisiz toplu taşıma hizmetinin, temel ilkeler ekseninde nasıl hayata geçirilmesi gerektiği konusuna vurgu yaptı. Cumhurbaşkanının ‘isteğiyle’ istifa eden Melih Gökçek’in 2014 seçim vaadi olan ve ‘bir haftalık deneme süreci’ boyunca kullanım oranı talebi karşılamadığı ve çok
Türkiye’nin en büyük şirketi hangisi? 37 milyar TL net satışı ile Botaş mı? Yanılıyorsunuz, Karayolları Genel Müdürlüğü. Yaratmış olduğu 58 milyar TL’lik gelir ile Botaş’tan daha büyük. Karayolları Genel Müdürlüğü bir şirket olsaydı, bir holding olurdu. Geçen hafta “iki köprünün üçüncüyü doyuramadığı” haberleri medyaya düştü. Ardından üçüncü köprüye “Yüzde 23
Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi, Ankara Adliyesi’nin taşınması ve yerine ‘ulaşım merkezi’ adıyla proje yapılması hakkında açıklama yaptı: Sarayın adaletine de, Adalet Sarayı’nın taşınmasına da #Hayır! Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi (ŞPO), Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve kenti alt üst eden projelerine karşı mücadele vermeye devam ediyor. Ankara
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, toplu ulaşıma yapılan ve aktarmalarda yüzde 55’e varan zamların bilimsel kriterlerden uzak olduğuna dikkat çekti, Gökçek’i toplu ulaşımı içinden çıkılmaz bir hale getirmekle eleştirdi Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yeni yıla yine ulaşım zammıyla girmesine ilk tepki mimarlardan geldi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Melih
Sayıştay’ın Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 2015 yılı hesaplarını denetim raporunda, Karayolları’nın yol yapım ve onarım ödeneğinden 193 milyon 232 bin liranın, danışmanlık ve araç kiralama gibi harcamalarda kullanıldığı ortaya çıktı. Karayolları yapımına ayrılan büyük tutarların İktidarın yandaşlarına rant aktarmada kullandığı en büyük araçlardan olduğu ve harcamalarda büyük bir savurganlık yaşandığı gizlenemez
İstanbul’da metrobüs kazalarının sonu gelmiyor. Bu kez Acıbadem’de yoldan çıkan metrobüs, D-100 kara yoluna girdi, araçları ezerek durdu, 11 kişi yaralandı. Metrobüs İstanbulluların ulaşım güvenliğini tehdit etmeye devam ediyor. Bilim ve meslek insanlarının uyarılarına rağmen D-100 kara yolunun orta refüjüne raylı sistem dışı proje edilen ve sürekli kazalara davet çıkaran
İstanbul Kent Savunması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım politikalarına ve ulaşıma yaptığı zamma karşı ulaşım hakkını savunmaya çağırıyor İstanbul Kent Savunması (İKS), geçtiğimiz hafta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yapılan zamma ve İBB’nin piyasacı, kent ve doğa düşmanı, plansız ulaşım politikalarına karşı eyleme çağırıyor. “Ulaşım mal değil haktır! Ulaşım hakkımızı savunmaya!”
Makina mühendisleri 5 Haziran’da İstanbul’da yaşanan metrobüs kazasının sorumlusunun kent içi kamu ulaşım sistemlerini hiçbir analiz yapmaksızın ve bilimi yok sayarak hayata geçiren AKP olduğunu açıkladı. Makina Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şubesi, 5 Haziran’da İstanbul Metrobüs hattı üzerinde Ayvansaray durağında iki metrobüsün çarpışması sonucu 4`ü ağır 16 kişinin yaralandığı kaza
2006 yılında İstanbul halkına sorularak yeni modelleri yaptırılan Şehir Hatları vapurları, bu kez sorgusuz sualsiz karşımıza çıkıverdi. Türk mühendislerin tasarladığı, Yalova’da üretilen feribot benzeri yeni vapur hayalkırıklığından öteye geçemiyor. İstanbul’da yaşayanların şehrin yönetimine ilişkin kararlardaki etkisi günden güne azalıyor. Örneğin 2006 yılında yeni vapur tasarımlarının danışıldığı Yeditepeliler 2013’te bizzat İstanbul
“Üç katlı büyük İstanbul tüneli” adı verilen proje, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan tarafından “İstanbul’da ulaşımın omurgası kurulacak, 100 yıl sonrasında da toplu ulaşım bu omurga etrafında şekillenecektir” ifadeleri ile tanıtıldı. Söz konusu proje ile TEM Hasdal Kavşağı ile Ümraniye Çamlık Kavşağı arasından karayolu; İncirli-Söğütlüçeşme