Mimarlar Odası’nın kullandığı Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası’nın, Cumhurbaşkanlığı’na devredilerek hukuksuz bir şekilde boşaltılmasına karşı meslek odasının mekanını savunan mühendislerin ve mimarların yargılandığı davada ilk duruşma yapıldı: ‘Mekanımızın gasp edilmesine karşı durmak suç değildir!’
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’ne 1995 yılında Kültür Bakanlığı ile yapılan protokolle tahsis edilen ve Odanın kullanımında olan Yıldız Sarayı Dış Karakol binası 31 Mayıs 2016 tarihinde Cumhurbaşkanlığı’na devredilmek üzere polis zoruyla boşaltıldı. Meslek odasının mekanını savunmak üzere zorla tahliyeye direnen mimarlar ve mühendisler hakkında açılan dava bugün (8 Kasım) İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görüldü. Aralarında Mimar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Muhcu, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi YK Başkanı Sami Yılmaztürk, Mücella Yapıcı, Politeknik Yönetim Kurulu Sekreteri Ersin Kiriş’in de bulunduğu 14 kişi mahkemede yaptığı savunmada meslek odasının mekanının hukuksuzca gasp edilmesine karşı durdurduklarını, hukuksuzluğa karşı odaya sahip çıkmanın suç olamayacağını vurguladı.
MİMARLAR ODASI İÇİN SARAY’DAN BOŞALT EMRİ; MİMARLARDAN, MÜHENDİSLERDEN DİRENİŞ
Yargılanmak istenen Mimarlar Odası yöneticileri ve Mimarlar Odası’yla dayanışmak için zorla tahliyeye engel olmak için Dış Karakol Binası’na giden mühendisler ve mimarlar, asıl yargılanması gerekenin meslek odasının kullanımında olan bir mekanı zorla tahliye eden ve bölgeyi kamuya kapantanların olması gerektiğini vurguladı.
Savunmaların yapıldığı davada karar çıkmazken, yeni duruşma 4 Aralık 2017’de görülecek.
Dava öncesinde Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yapan TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, meslek odası üyelerine yönelik açılan davaya tepki gösterdi.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu açıklaması şöyle:
2002 yılında Kültür Bakanlığı ile imzalanan protokolle 49 yıllığına Mimarlar Odamıza tahsis edilmiş olan Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası geçtiğimiz yıl, 31 Mayıs 2016 tarihinde polis tarafından ablukaya alınmış, ardından basılarak TMMOB Onur Kurulu Üyesi Zeki ARSLAN, Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk, İstanbul Büyükkent Şube Sekreteri Ali Hacıalioğlu, İstanbul Büyükkent Şube Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Omacan, İstanbul Büyükkent Şube Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Dura, İstanbul Büyükkent Şube Avukatı Can Atalay, Mücella Yapıcı, Cem Tüzün, Hasan Fener, Metin Karadağ, Ekrem Çakıroğlu, Nihat Uçukoğlu, Hilmi Etikan ve Ersin Kiriş gözaltına alınmıştı. Yaşanan olayın ardından hukuksuzluğa direnenlere açılan davanın ilk duruşması için Çağlayan Adliyesi’nde bir araya gelmiş bulunuyoruz.
Söz konusu mekânın kullanımı, Kültür Bakanlığı ile 1995 yılında yapılan protokolle 10 yıllığına, 2002 yılında yenilenen protokol ile de 49 yıllığına yani 2051 yılına kadar Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’ne verilmiştir. Bu protokol, Yıldız Sarayı Kompleksinin Cumhurbaşkanlığı’na tahsis edilmesinin ardından, 2015 yılı Aralık ayında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tek taraflı olarak iptal edilmiştir. Bunun üzerine Mimarlar Odamız idari işlemin öncelikle yürütmesinin durdurulması ve iptali için dava açmış ve konu yargıya taşınmıştır. Beşiktaş Kaymakamlığı tarafından 30.05.2016 saat 17.50’de, söz konusu binanın 31.05.2016 sabah saat 10.00’a kadar boşaltılması için tebligat yapılmış, ancak tanınan sürenin yetersizliği nedeniyle fiilen olanaksız olan boşaltma işlemleri için, yeterli süre verilmesine yönelik, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubemizce yapılan başvurulara ve İstanbul Valiliği ile kurulan temasa karşın şube binasına girilerek arkadaşlarımız gözaltına alınmışlardır.
2013 yılından beri katlanarak artan baskılara, idari ve mali denetim tehditlerine, yasa değişikliklerine, birliğimize ve yöneticilerimize yönelik hedef gösterme ve tazminat davalarına ek olarak yapılan şube baskınları TMMOB’nin gerçekleri teşhire, kamu ve halk çıkarlarına yönelik kamusal hizmete devam etmesini engelleyemeyecektir.
Bu kararlılığımızı belirterek, tüm hukuk dışı uygulamaları kınıyor, burada yargılanması gerekenlerin arkadaşlarımız değil bu hukuksuz kararı alanlar ve uygulayanlar olduğunun altını çiziyoruz.
politeknik.org.tr