Akkuyu davası bilirkişi raporu sunuldu: Nükleer santraldeki olası bir kaza halk sağlığını etkilemez!

Mersin’de yapılması planlanan nükleer güç santrali projesinde yer lisansının iptaline ilişkin açılan dava dosyasında yer alan bilirkişi raporunda ‘olası bir kazada’ halk sağlığı ve güvenliğinin etkilenmeyeceği ileri sürüldü.

Cumhuriyette yer alan habere göre, Mersin, Gülnar, Büyükeceli Beldesi sınırlarında kurulması planlanan Akkuyu nükleer santral projesinin yer lisansının iptaline ilişkin açılan davanın bilirkişi raporu dava dosyasına sunuldu. Raporda, nükleer santral için seçilen yerin uygun olduğu ifade edildi. Çernobil ve Fukuşima felaketlerinin sonuçlarının dikkate alındığı belirtilen raporda, “Olası bir büyük kaza sonuçlarında, halkın radyasyon sağlığına ve güvenliğine ilişkin Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) mevzuatındaki sınır değerlerin aşılmayacağı gösterilmiştir” denildi.

Bilirkişi raporu eksik

Raporda nükleer santral güzellemesi yapıldığını ifade eden Mersin Tabip Odası avukatı Arif Ali Cangı bilirkişi raporuna itiraz etti. Raporun eksik incelemeyle düzenlendiğini belirten Cangı,“Raporda üçüncü ayında arıza yapan reaktör örnek gösterilmiş, ayrıca denenmemiş Rus teknolojisi de denenmiş gibi gösterilmiştir. Denize deşarj suyunun deniz ekosistemine etkisi raporda çok yetersizdir. Deniz suyu sıcaklığının artışı balık kompozisyonu ve çeşitliliğini azaltacaktır. Nükleer santralların güvensiz ve en tehlikeli olduğu bilimsel ve acı deneyimlerle kanıtlanmıştır. Pahalı, atıklarının güvenli depolanması neredeyse imkânsız, denetlenmesi zor, üstelik insan ve canlı yaşamıyla bir arada bulunmaması gereken bir teknolojidir.” dedi.

Nükleer reaktör kazalarının sonuçları öngörülemez

Mersin Nükleer Karşıtı Platformu’ndan doktor Ful Uğurhan da bilirkişi raporundaki tespitlere tepki gösterdi. Uğurhan, “Nükleer reaktör kazalarının sonuçları öngörülemez, bilinemez. Çernobil’de olduğu gibi radyasyon yüklü bulutların hangi yöne doğru yöneleceği ya da Fukuşima’da olduğu gibi radyoaktif maddelerin denize ne ölçüde karışabileceği, özetle ne kadar havanın, suyun, toprağın kirlenebileceğini kimse bilemez. Ayrıca kaza sonucu yayılan radyasyonun insan sağlığında yapacağı hasar sadece o an değil nesiller sonrasında bile çıkabilir. Asla bu riski göze almamak gerekir” dedi.

politeknik.org.tr