İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Söyleşisi Gerçekleşti

İş güvenliği mevzuatı ve Türkiye’de iş güvenliğini konuştuğumuz ‘İşçi sağlığı ve iş güvenliği Söyleşisi’ne İş Güvenliği Uzmanı Ertuğrul Bilir ve Serkan Küçük katıldı.

Politeknik’te gerçekleşen söyleşide açılış konuşmasını yapan Politeknik YK üyesi Hayati Can, işçi sağlığı ve iş güvenliği üzerine yapılan söyleşinin önemine değinerek, aynı gün Gaziantep’te galvaniz fabrikasında meydana gelen patlamada 9 işçinin yaşamını yitirdiği ve 20’nin üzerinde işçinin yaralandığını belirtti. Can, ülkemizde özellikle inşaat, maden, tersane alanlarında olmak üzere her gün iş kazalarının yaşandığını ve bunların birçoğunun ölümlerle sonuçlandığını belirtti.

Söyleşide ilk olarak İş Güvenliği Uzmanı Serkan Küçük söz aldı. Küçük, uzun yıllar iş güvenliği alanında çalıştığını ancak iş güvenliği açısından farkındalığın oluşması bakımından bu dönemin önemli olduğunu ifade etti.

Küçük, iş kanununun tarihsel süreçlerini ve işçi sağlığı ve güvenliğinin ülkemizdeki gelişimini aktardı. İşçi sağlığı açısından meslek hastalıkları hastanelerinin önemine değinen Küçük; meslek hastalıkları konusunda bu alanla ilgilenen belli doktorların uğraşlarıyla ilerlemelerin kaydedildiğini belirtti. Ancak, bu alanda yapılan çalışmaların 90’lı yıllarda azaldığını ifade eden Küçük, geçmişte ülkemizde meslek hastalıkları alanında 12 hastane varken şimdi 2 hastane bulunduğunu ve meslek hastalığı alanında çalışmaların azaldığını belirtti.

Serkan Küçük’ten sonra söz alan Ertuğrul Bilir, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanının örgütlenmek için önemli bir alan olduğunu belirtti. Her mühendisin iş güvenliği bilgisinin olması gerektiğini belirten Bilir, bir mühendisin tasarım yaparken “Bunun bakımı nasıl yapılacak?” diye düşünmesi gerektiğini vurguladı. Bilir, güvencesiz çalışma ortamında iş güvenliği uzmanlarının mesleklerini yapmakta zorlandığını, iş güvenliği uzmanlarının çok küçük bir bölümünün işini layıkıyla yaptığını ve bunun örneklerini çoğaltmak gerektiğini vurguladı. Bilir, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanındaki güvencesiz çalışma koşullarna karşı mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.

Örgütlülüğün önemine değinen Bilir, sendikaların ve meslek odalarının işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında yaptığı çalışmalarla birlikte oluşan toplumsal muhalefetin iş kazalarına yönelik duyarlılığın artmasında etkili olduğunu belirtti. Bilir, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin bu alanda küçük ama önemli adımlar attığını vurguladı.

 

 


Serkan Küçük ve Ertuğrul Bilir’den sonra salondan söz alanlar; tersanelerdeki iş cinayetlerine oluşan duyarlılığın, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin kurulmasının iş kazalarına karşı mücadeleyi büyüttüğü belirtildi. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın çıktığı ancak ölümlerin bitmediği ifade edildi.

Salondan söz alanlar, taşeron çalışma koşullarında güvenli çalışma ortamı yokken iş cinayetlerinin devam edeceğini, iş güvenliği uzmanlarının işverenle sözleşme yaparak çalışmasının güvencesizlik anlamına geldiğini ve güvencesiz bir ortamda iş kazalarının önlenemeyeceğini belirtti. İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanının piyasalaştırılmasının ölümleri ve kazaları arttıracağı belirtildi.


politeknik.org.tr