Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde Gökçek’in yerine gelen Mustafa Tuna, göreve başladıktan sonra Gökçek döneminde milyonlar harcanan bazı icraatları kaldırdı, halkın parasının çöpe gittiğini itiraf etmiş oldu. İmar konusunda ‘her şey değişti’ dedi, kent planlamasına değindi. AKP belediyeciliğinin Ankara imajını düzeltmeye çalışan Mustafa Tuna kamunun uğradığı zararın hesabını neden sormuyor?
16 Nisan Referandumu sonrasında Erdoğan’ın yeni ekibinde yer almadığı için istifasını istediği 23,5 yıllık Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in ardından Ankara Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna büyükşehir belediye başkanı oldu. Gökçen’in yaptığı usulsüzlükler, karşısına yargı sopası olarak çıktı, ya yargılama ya istifa denildi. Gökçek istifa etti, parsel parsel satılan Ankara’da hesap apar topar kapatıldı. Mustafa Tuna, her yönüyle hukukun hiçe sayıldığı bu süreçte belediye başkanı olarak atandı.
Önce imaj çalışması
Mustafa Tuna, göreve geldikten sonra bazı uygulamalarla Ankara’da AKP belediyeciliği imajını düzeltme hamlesi yaptı. Meslek insanlarının, bilim insanlarının itirazlarına rağmen AKP’li Gökçek tarafından yaptırılan yol kavşaklarındaki dinozorlar, robotlar, Kızılay’daki laleler, Kızılay civarında yaya ulaşımına katkısı olmayan üst geçitler söküldü. Ulaşımı kangren haline getirilen kentte, ulaştırma araçlarında sabaha uzayan seferler konuldu. Milyonların yatırıldığı, AOÇ arazini yok eden Ankapark durduruldu. Tuna, Ankapark için ‘daha iyi düşünülmeliydi’ dedi. Tuna, kente, halka yararı olmayan bu projelerle kamunun zarara uğratıldığını ilan etmiş oldu.
Kamuyu zarara uğratanlar ne olacak Mustafa Tuna?
Mustafa Tuna, belediye bütçesinden gereksiz projelere bugüne kadar yapılan tüm harcamaları görebilecek yetkiye sahip. Gereksiz olan ve bugün kaldırılan tüm projeler kamu varlıklarının boşa harcanmasının kanıtı ve aynı zamanda da halkın doğrudan zararı iken projelerde ısrar eden Gökçek hakkında hiçbir işlem yapılmadı.
Tuna imar usulsüzlüğü olmayacak dedi, KaçAK Saray ne olacak?
Geçtiğimiz ay yeni imar yönetmeliği hazırlığında olduklarını belirten Tuna, ‘’Her zaman, her yere yüksek bina da kenti bozar. Doğru ve uygun yerlere yapılmalı. Kentsel dönüşüm alanıdır, yüzlerce kişiyi ilgilendirir, o zaman olur. Ama, kişiye özel ranta izin veremeyiz. Etrafı dubleks binalar olan bir parsel var, ortada bir tane yüksek bina. Bu olmaz. Olursa ne olur? Cebinden çıkarıp çikolatayı yemiş, etrafındakiler de ona bakmış olur. Çikolatayı ya beraber yiyeceğiz ya sen de yemeyeceksin.” dedi.
Ankara’da kentin planlanması temel ilkelerine uyacağını, kentin kamusal alanlarına sahip çıkacağını söyleyen Mustafa Tuna, hakkında onlarca mahkeme kararına rağmen Atatürk Orman Çiftliği üzerine yapılan KaçAK Saray’a, AOÇ arazisini, ODTÜ arazisini tahrip eden projelere değinmedi.
Kültür varlıkları talanında tam gaz
Mustafa Tuna, Gökçek döneminde yıkılan tarihi yapıları gündemine almadı. Kentin kimliğini yansıtan tarihi yerleşim aksında, Ulus ve etrafındaki dönüşüm ile ilgili Gökçek’ten kalma projelere sahip çıktı. Bölgenin turist çekmesi gerektiğini vurgulayan Tuna, yok edilen kültür varlıklarını gündemine almadı.
politeknik.org.tr