Yaşama, bilime, akla rağmen kentlere ihaneti sürdüren AKP iktidarı karşısında “parklarımız park olarak, ağaçlarımızda yerinde kalacak” diyen bizler kentlerimizi ve doğayı savunmaya devam edeceğiz
İnterneti her açtığımızda ya da sosyal medya mecralarına giriş yaptığımıza ülkenin her hangi bir yerinde bir parkın, yeşil alanın, kamusal alanın, ağacın, yüzümüze mutluluk veren ve yaşamı hissettiren bir alanın proje sahası ilan edildiğini görüyoruz.
Maçka Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “eşsiz” projelerinden birini daha park alanına şantiyeye çevirerek başlattı. Ne yalan söyleyelim bir yanda yorulduk, ama bir yanda can hıraş savunmaya geçtik. Her seferinde bu soruyu sorduk birbirimize. Yaşama bu kadar düşman olunur mu? Olunuyor, olunuyormuş…
Şimdi elimizden tek gelen aklın almadığı, bilimin doğrulamadığı ve yaşamın kabullenmediği bu projeye dur demek ve durdurmak.
Maçka’yı yıkan proje 3. Köprü’nün bağlantısı
Dolmabahçe-Levazım Tüneli 7,8 kilometre. Maçka Parkı’nın tarafından giren tünel, Levazım’da Ortaköy Vadisi’nden çıkıyor. Maçka Parkı’ndan çıkan kısmı ise Bomonti-Dolmabahçe tüneliyle birleşecek. İki tünel arasında ise tünel katılım ve çıkış yolları bölgede katlı kavşaklar yaratacak. Maçka Parkı bir ulaşım aksının ortasında kalacak. Maçka Parkı’nı ve etrafında toplam 6 bin metrekare yeşil alanı tahrip eden Dolmabahçe-Levazım Tüneli tek bir tünel projesinden ibaret değil. Proje temelde, İstanbul’un kuzeyinin yapılaşmaya açan iktidarın kent içi ile kuzey İstanbul’un ilişkisini derinleştiren bir karayolu tünelleri bütünü. İstanbul’da temiz hava ve su varlıklarının oluştuğu Kuzey Ormanları’na kalıcı zararlar veren 3. Köprü-Kuzey Marmara Otoyolu ile kentin merkezi arasına bir ulaşım aksı yapılıyor. Kuzey imara açılıyor, rantı bu ulaşım projeleri besliyor, artırıyor.
İBB için parklar proje alanı
Maçka Parkı’na tünel projesi parkları boş arsa olarak gören İBB için sadece bir örnek. Kentin sıkışıklığı arttıkça artan rant ve her bir cm2’si şantiyelere çevrili kentin içindeki tek yaşam belirtisi parklar, korular ve benzeri doğal alanlarda var. Fonksiyonları, toprak yüzeyleri koruyarak su emilimini daim kılmak, bölgeye nefes vermek ve birçok canlıya ev sahipliği yapmak. Bu alanlar üzerine yapılacak her türlü müdahale, ağaçlarının başka bir yere taşınması da dahil, yaşanabilir bir kent için kabul edilemez. Maçka Parkı’nda vb. alandaki ağaçlar o bölgedeki fonksiyonuyla anlamlıdır. Ancak AKP belediyeciliği, kent içinde yapılan ulaşım projelerinin neredeyse tamamında kurulacak şantiyeleri park vb. yeşil alanlarının üzerinde seçiyor. Maçka gibi mücadelenin yükseldiği yerlerde ‘ağaçları taşıyoruz’ diyerek tepkileri sönümlemeye çalışıyor, mücadelenin olmadığı yerlerde ise yeşil alanları direk yok ediyor.
Karayolu projeleri kent içi trafiğini çözmeyecek
Dolmabahçe – Levazım Tüneli için İBB her zaman yaptığı gibi “bilmem kaç dakikalık proje, bilmem kaç dakikaya iniyor” güzellemesini yaptı. Oysa ulaştırma konusunda çalışma yapan bilim insanları, kentler için üretilen ulaşım sistemlerinde insan odaklı çözümleri dayatır. Maçka’ya yapılmak istenen; özel araç kullanımına özendiren ve teşvik eden, toplu taşıma yani insan odaklı değil, araç odaklı proje yapan karayolu tünelleri. Bu tüneller trafikte sadece geçici rahatlamalar sunar. Beslenen bu kullanım alışkanlıklarıyla beraber gelecekte, daha sıkışık bir trafik ve daha uzun ulaşım sürelerine ulaşılacak.
Parklarımızı savunmaya devam
Proje için Maçka Parkı’nda 26 Ocak 2017’da ağaçlar işaretlendiğinde ve parkın bir bölümü panellerle çevrildiğinde, parkı savunan İstanbullular bir araya geldi. Yaşam savunucularının kurduğu Maçka Hepimizin İnisiyatifi’nin aylarca süren mücadelesi aynı zamanda projeye karşı açılan hukuki davalarla büyüdü. Direniş karşısında İBB projede değişiklik yaparak hukuku atlatmaya girişti. Maçka Parkı’nda aylarca süren mücadelede tünelin Levazım çalışmalarını devam ettiren İBB, Maçka bölümünü sona bıraktı. İstanbulluların mücadelesinden yaklaşık bir yıl sonra 6 Şubat 2018’de İBB, çalışmalara yeniden başladı. Ağaçlar taşınacak diyerek Maçka Parkı’nın onlarca yıllık ağaçları yerle bir edildi. Kent ve yaşam savunucularının günler süren nöbetine, itirazlara, bilim insanlarının uyarılarına rağmen Maçka Parkı tahrip edildi. Talana karşı İstanbulluların mücadelesi devam ediyor.
Maçka Parkı’nda yaşamı ve kenti savunanlar aylarca Maçka Vadisi’ne sahip çıktı, çıkmaya da devam ediyor. Çünkü biliyoruz ki parkı inşaata müsait arsa olarak gören AKP belediyeciliği durduramazsak, nice projelerde süslü laflarla yok edilen yeşil alanlarımızın arkasından hayıflanmak zorunda kalacağız. Yaşama, bilime, akla rağmen kentlere ihaneti sürdüren iktidarın karşısında ‘parklarımız park olarak, ağaçlarımızda yerinde kalacak’ diyen bizler olmaya devam edeceğiz.
politeknik.org.tr