Emek ve meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri darbeye, diktatörlüğe ve OHAL’e karşı CHP’nin çağrısıyla düzenlenen Taksim Mitingi’nde buluştu. Yüz bini aşkın kişinin katıldığı mitingde özgürlük, laiklik ve demokrasi vurgusu yapıldı. Haziran 2013’ün ardından Taksim meydanı yeniden “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganıyla yankılandı. Emek ve meslek örgütleri, demokratik kitle
Emek ve demokrasi güçleri 15 Temmuz’daki darbe girişimi sonrasında AKP-Saray iktidarının ilan ettiği OHAL’e karşı sesini yükseltiyor. Ankara’da ortak açıklama yapılırken, İstanbul’da 25 Temuuz’da Taksim çağrısı ilan edildi: “OHAL kalkmalı, darbeye ve diktatörlüğe karşı emek, barış, laiklik ve demokrasi için 25 Temmuz’da Taksim’deyiz!” Sendikalar, meslek odaları, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri
Milli Güvenlik Kurulu ve Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında AKP-Saray iktidarı, 15 Temmuz darbe girişimini gerekçe göstererek tüm ülkede üç aylık olağanüstü hal (OHAL) ilan etti. Halkevleri Hukuk Dairesi her koşulda temel hak ve özgürlüklerin savunulması, korunması ve meşru mücadelenin büyütülebilmesini vurgulayarak OHAL ile ilgili 7 maddeden oluşan bilgilendirme broşürü hazırladı.
Tabanını sokakta tutmak için çağrılarını sürdüren Tayyip Erdoğan bir kez daha Kısıklı’dan seslendi. İdam çağrıları için “Meclis’ten geçerse onaylarım” dedi, yeni operasyonlar için çarşambayı işaret etti. Erdoğan, yaratılan olağanüstü hal koşullarını da fırsata çevirdi, kentsel yağma projelerinden söz edip “Taksim’deki kışla inşallah isteseler de istemeseler de tarihine uygun olarak o
İstanbul Atatürk Havalimanı’nda 41 kişinin yaşamını yitirdiği silahlı ve bombalı intihar saldırılarının üzerinden bir saat geçmeden yayın yasağı getirilince hükümetin daha önceki katliamlardaki refleksleri akla geldi. Türkiye tarihinin en ağır katliamlarının yaşandığı saldırıların hiçbirinde AKP’li sorumlular istifa etmedi, bütün vakalarda yayın yasağı getirilmişti 28 Aralık 2011 – Uludere Roboski Katliamı‘nda 34 yoksul köylü
Atatürk Havalimanı’nda meydana gelen patlamadan kurtulan turistler apar topar İETT otobüsleriyle Taksim’e taşındı. Havayolu şirketlerinin sadece meydana bırakmakla yetindiği turistlerle dayanışma için İstanbul Kent Savunması çağrısıyla adeta bir seferberlik ilan edildi Atatürk Havalimanı’nda meydana gelen patlamadan kurtulan turistler apar topar İETT otobüsleriyle Taksim’e taşındı. Saldırıdan kurtulup ne olduğunu anlamaya çalışan
Ankara Katliamı’ndan yaralı olarak kurtulan ve bir bacağını kaybeden Cafer Altun için başlatılan dayanışma kampanyasında protez için gereken para toplandı. Ankara’da 10 Ekim 2015’de düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’nde IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı katliamda yaralanan Cafer Altun’un tedavisi için, On Ekim Barış ve Dayanışma Derneği tarafından dayanışma kampanyası başarıyla sonuçlandı.
On Ekim Barış ve Dayanışma Derneği, Ankara Katliamı’ndan yaralı olarak kurtulan ve bir bacağını kaybeden Cafer Altun için dayanışma kampanyası başlattı. Ankara’da 10 Ekim 2015’de düzenlenen Emek,Barış ve Demokrasi Mitingi’nde IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı katliamda yaralanan Cafer Altun’un tedavisi için, On Ekim Barış ve Dayanışma Derneği tarafından dayanışma kampanyası başlatıldı. İnternet
Ülkenin dört bir yanında emekçiler AKP-Saray iktidarının yıkım politikalarına karşı emeğine ve yaşamına sahip çıkmak için 1 Mayıs’ta meydanlara çıktı. Türkiye’nin dört bir yanında 1 Mayıs Emek, Dayanışma ve Mücadele Günü’nde emekçiler; Saray’ın ve AKP iktidarının emek düşmanı, baskıcı ve katliamlarla yoğrulan savaş politikalarına karşı emeğini, yaşamını, barışı, eşitliği ve
Yurtlarında ve evlerinde yaşanan çocuk istismarlarına rağmen AKP tarafından korunan kollanan gerici-islamcı Ensar Vakfı’nın ilişki ağı haritalandırıldı. Erdoğan’dan Kadir Topbaş’a, Turkcell’den Türk Hava Yolları’na (THY), Torunlar’a uzanan ‘Ensar Ağı’, skandalın boyutunu ortaya koyuyor. Karaman’da Ensar Vakfı’ na ait yurt ve evlerde ortaya çıkan çocuk istismarları sonrasında başta Tayyip Erdoğan olmak
Ankara Kızılay’da 37 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırının üzerinden bir saat geçmeden yayın yasağı getirilince hükümetin daha önceki katliamlardaki refleksleri akla geldi. Türkiye tarihinin en ağır katliamlarının yaşandığı saldırıların hiçbirinde AKP’li sorumlular istifa etmedi, bütün vakalarda yayın yasağı getirilmişti 28 Aralık 2011 Uludere Roboski Katliamı‘nda 34 yoksul köylü bombalanarak öldürüldü.
Savaş operasyonlarının ve katliamların durdurulması çağrısı yapan ‘Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin metnine imza veren akademisyenlere dönük saldırılar sürüyor. Erdoğan’ın ‘Gereği yapılsın’ talimatıyla bazı akademisyenler operasyonlarla gözaltına alındı. YÖK ve birçok üniversitede Rektörlükler soruşturma başlattı. Kürt coğrafyasındaki savaşın, sokağa çıkma yasaklarının ve katliamların durdurulmasını istedikleri için Erdoğan’ın hedef haline gelen ‘Barış
Havuz medyası, AKP’nin Kürt illerinde sürdürdüğü savaşın karşısında duran HDP’li belediyeleri hedef gösterip, yetkilerinin tırpanlanması için Büyükşehir Yasası’nda değişikliğe gidileceğini öne sürdü. AKP operasyonlarının sözcüsü gibi çalışan yandaş Sabah Gazetesi; HDP’li belediyeleri hedef göstererek belediyelerin güvenlik güçleriyle işbirliği yapmadığını, belediyeye ait iş makinalarıyla hendek kazılıp, bomba döşendiğini iddia etti. Sabah,
DİSK, KESK veTMMOB; savaş ve baskı politikalarına karşı 29 Aralık Salı günü hizmet üretmeyeceklerini açıklayarak grev çağrısı yaptı. DİSK, KESK ve TMMOB; AKP’nin savaş, katliam ve baskı politikalarına karşı tek günlük greve gidiyor. Emek ve meslek örgütleri “Savaşa karşı barışı savunacağız” diyerek 29 Aralık Salı günü için bulundukları işyerlerinde hizmet üretmeyeceklerini açıkladı. DİKS,
Meslek odaları ve sendikalar, Can Dündar ve Erdem Gül’ün Erdoğan’ın talimatıyla tutuklanmasının ardından açıklama yaptı: “Faşizme karşı omuz omuza!” Emek ve meslek örgütleri, MİT tırlarıyla silah taşındığını belgeleyen haberler yaptıkları gerekçesiyle Erdoğan talimatıyla tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Erdem Gül‘e destek açıklaması yaptı. Savaş suçlarını işleyenler yerine, belgeleyen
Ankara Katliamı’nın birinci ayında ‘Katliam’ı unutmadık, unutturmayacağız’ diyenler Türkiye’nin dört bir yanında sokağa çıktı; ‘Katili tanıyoruz! Unutmayacağız, unutturmayacağız’ Ankara Katliamı üzerinden bir ay geçti. Katliamın ay dönümünde yitirilenleri anmak ve katillerden hesap sormak için binlerce kişi sokağa çıktı. Emek ve demokrasi bileşenlerinin çağrısıyla İstanbul, Ankara, Hatay, Adana, Mersin, İzmir, Kocaeli, Edirne,
Ankara Katliamı yitirilenler katliamın birinci ayında birçok kentte anılacak: Ankara’yı unutma unutturma! 10 Ekim saat 10.04’te gerçekleşen Ankara Katliamı’nın üzerinden bir ay geçti. Katliamda hayatını kaybedenler 10 Kasım’da bazı kent merkezlerinde düzenlenecek eylemlerle anılacak. AKP’nin barışa, demokrasiye ve emeğe karşı sürdürdüğü kirli savaşın bir parçası olarak DİSK-KESK-TMMOB-TTB’nin mitinginde patlayan bombada
AKP 7 Haziran’dan yaşadığı sandık yenilgisini, yeniden tek başına iktidar olacağı yeni bir seçim süreciyle planladı. 7 Haziran’ın ardından başlatılan savaş ve katliam dolu 5 aylık bir süreç 1 Kasım’da AKP’nin sandıkta istediği hedefi elde etmesiyle sonuçlandı. Mecliste partilerin oy oranları, milletvekili sayıları Sandıkların büyük oranda açılmasıyla elde edilen, henüz
1 Kasım seçimlerine günler kaldı. Seçim günü verdiği oya sahip çıkmak isteyen herkes sandık kurulu görevlisi veya müşahit olarak sandık başında olacak. Seçim günü nelere dikkat edilmesi gerektiği, sandık kurulu görevlileri ve müşahitlerin ne yapacağını derledik Sandık Kurulu kimlerden oluşur? Sandık kurulu sandık başkanı, bir görevli memur ve 5 kişi
Hekimler, Haziran İsyanı sırasında polis şiddeti nedeniyle Dolmabahçe Bezm-i Alem Valide Sultan Camii’ne sığınan eylemcileri tedavi ettikleri için hapis cezasına çarptırılmalarını protesto etti. İstanbul Tabip Odası’na üye hekimler, Haziran İsyanı’nda polis saldırılarında yaralananları tedavi eden doktorlardan ikisine hapis cezasına verilmesini protesto etti. İstanbul Tabipler Odası’nın çağrıyla bugün (25 Ekim) Dolmabahçe