Maraş Depremleri’nin üzerinden geçen 2.5 aylık süreçte siyasi iktidardan, daha önceden de alışık olduğumuz şeyleri duyduk. Bu felaketin bir milat olduğu ve bundan sonrasının farklı olacağı vs. Tıpkı Gölcük, Van ve İzmir depremlerinden sonra duyduklarımız gibi. Ancak neyin değişeceği nasıl değişeceği hala muğlak. Bu muğlaklığın sebeplerinden biri de bu felaketin
Depremin ardından milyonlarca insan yaşadığı konutları sorguluyor. Deprem bekleyen İstanbul’da halkın tedirginliği de, çare arayışı da hızlanıyor. AKP iktidarı 20 yılda, Türkiye bir deprem ülkesi olmasına rağmen yapıların deprem güvenliğini sağlamadı. Deprem gündemini kentlerde rantı yüksek yerleşim alanlarında inşaat patronlarına rant yaratacak biçimde kullandı. İstanbul’da milyonlarca insan deprem güvenliği olmayan
Mühendisler, mimarlar, plancılar binlerce kişinin yaşamına mal olan yapıların müteahhitlerini, sorumlularını listelemek için çalışma başlattı. Maraş Pazarcık merkezli depremlerle birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 11 Şubat’ta yaptığı açıklamaya göre 10 ilde 7 bin 584 yapı yıkıldı. On binlerce insanın yaşamını yitirdiği ve binlerce insanın da hala enkaz altında olduğu depremin