Ankara Ulaşımı İstenirse Ücretsiz Olur – Politeknik Araştırması

Son dönemde ülke gündeminde İstanbul ve Ankara’daki toplu taşıma araçlarının ücretleri ve ücretsiz ulaşımının olup olmayacağı üzerine dönen tartışmalar var. Özellikle Ankara’daki ulaşım ücretlerini düşüren mahkeme kararı ve arkasından İ.Melih Gökçek’in dalavereci bir şekilde yüksek ücretten ulaşıma devam etmesi “Gelsinler onlar işletsinler” lafıyla meydan okuyan yaklaşımı üzerine kaleme ve kağıda elimize alarak hesap yapmaya karar verdik.

Ankara Belediyesi Ulaşımdan Zarar mı Ediyor?

Öncelikle Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin belirttiği rakamlar üzerinden aylık olarak ulaşımdan sağlanan geliri hesaplayalım. Ankara’da günde 250.000 kişi Metro ve Ankaray’ı, yaklaşık 100.000 kişi özel halk otobüslerini, geri kalanlar ise belediyeye ait otobüsler olmak üzere 1 milyona yakın kişi toplu taşıma araçlarını kullanıyor. Halk otobüsleri dışındaki araçlardan belediye ulaşım ücretini belirlediği fiyat tarifesinden alırken halk otobüsleri ise her ay katılım bedeli adı altında bir parayı çalıştığı hat yoğunluğuna göre belediyeye ödüyor. Şimdiki fiyat tarifesinden (tam:1,85TL, indirimli:1,15 TL) yapılacak basit bir hesaba bu değeri de katarsak eğer belediyenin raylı sistem ve otobüs üzerinden aylık geliri 41 milyon TL gibi bir rakam çıkıyor. Bu rakamı biz yuvarlak olarak 40 milyon TL alacağız.

Peki belediyenin bir de giderlerini hesaplayalım. Bu hesabı fazla fazla yapmakta hiçbir sakınca görmüyoruz. EGO’da görevli olan 4226 personelin aylık maaşlarının ortalama olarak dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı olan 2750TL olduğunu (bunun çok altında olduğunu bilsek de) hesap edersek 12 milyon liralık bir personel gideri karşımıza çıkmakta. Ulaşımda kullanılan otobüslerin yakıt cinslerine göre aylık ortalama yakıt  tutarı ise 2milyon 500bin TL çıkarken biz bunu 3 milyon TL alacağız. Son olarak alınan araçların 280.000TL’ye alındığını göz önüne alırsak ve bu otobüslere 15 yıllık bir ömür biçersek aylık yıpranma payları olarak 3milyon TL kullanılan otobüslerin teknik giderleri için fazlasıyla yetecektir.

Metro ve Ankarayın aylık enerji tüketimi toplamı 420bin kilowatt-saat seviyesinde ve bunun belediyeye olan masrafı en fazla 100.000 TL olurken, belediye tarafından bu sistemler için 30 yıllığına ayrılması planlanan 660 milyon doları da hesabımıza eklersek aylık 3 milyon TL’lik bir meblağ tüm metro giderlerinin karşılanması açısından yeterlidir.

Şimdi soruyoruz

Toplam olarak tüm bu giderleri ele alırsak aylık 21 milyon TL’lik bir gider karşımıza çıkmaktadır. Yani fazlasıyla koyduğumuz giderlere rağmen gelirin yarısını güç bela harcamış oluyoruz. Peki geriye kalan ayda 20 milyon lira İ.Melih Gökçek’in “yapamayız” dediği yatırımları karşılamak için yeterli değil midir? Bu meblağ Ankara’da yapılmış olan ve daha senelerce kullanılacak raylı sistemin aynısını 4 sene içerisinde yapabilecek iken, her sene 850’den fazla son model otobüsün alımına yetecek seviyede olamasına rağmen Gökçek 16 yıldır hangi birini yapabilmiştir?

Ücretsiz ulaşım mümkün

Eğer tüm bu yatırımlar sağlanmış olsaydı şu an toplu taşıma Ankara’da 4-5 kat daha fazla tercih edilen ve daha konforlu bir hale kolayca dönebilirdi. Ve toplu ulaşımın bu kadar tercih edilmesi demek şu anda uygulanan tarifenin 10’da birine seyahat etmenin teknik olarak mümkün olmasını beraberinde getirecekti. Tüm bu hesaplardan sonra son söz olarak şunu söyleyebiliriz. Gökçek ulaşım hizmetlerinin devretmeyi eğer gerçekten istiyorsa bize versin. Biz halkı “işletmeyiz”, ücretsiz ulaşım sunarız.

NOT: Yapılan hesaplamalara katılmayan asıl kalem belediye tarafından toplanan vergilerdir. Böyle bir hesaplamayı manasızlaştıracak bir biçimde ulaşım hizmeti toplanan vergiler aracılığıyla zaten parasız sunulması gereken bir hizmet kalemidir.