Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda yürürken hafriyat kamyonu tarafından ezilerek yaşamını yitiren Şule İdil Dere’nin davası görüldü. Mühendislerin de yargılandığı davada katliamın üst sorumluları İBB ve iştirak şirketi İSTAÇ yöneticileri birbirini suçladı.
İstanbul Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi 23 yaşındaki Şule İdil Dere 12 Mayıs 2016’da Yoğurtçu Parkı’nda yaya yolunda yürüdüğü sırada Kurbağalıdere’de ıslah çalışmaları yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait bir hafriyat kamyonunun ezmesi sonucu hayatını kaybetti. Dere’nin ailesinin sorumluların yargılanması için açtığı dava bugün (20 Aralık) Kartal Anadolu Adliyesi’nde görüldü. 57. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuksuz sanıklar hafriyat kamyonu şoförü Mümin Kılıç, İSTAÇ A.Ş. Asya Yakası Kıyı Temizlik Birimi şefi Tayfur Bingöl, İSTAÇ İş Sağlığı ve Güvenliği Birimi şefi çevre mühendisi Zafer Karasaçlı, İBB’nin kontrol elemanı Ergun Ata, harita mühendisi Kamil Celal Yıldırım, İSTAÇ A.Ş. Deniz Hizmetleri Müdürü İbrahim Ruhi Kelleci, İBB Kıyı Temizleme Şefi çevre mühendisi Saffet Altındağ’ın ifadeleri alındı.
Sanıklar, Kurbağalıdere ıslah çalışmalarında şantiye ile ilgili kararların kimler tarafından alındığını sakladı, Dere’nin ölümünde sorumlu olmadıklarını söyledi. Avukatların sorularını yanıtlayan sanıklar çelişkili cevaplar verdi.
İBB İSTAÇ’I, İSTAÇ İBB’yi suçladı
İBB Kıyı Temizleme Şefi çevre mühendisi Saffet Altındağ, aralarında imzaladıkları sözleşme gereği şantiye sorumluluğunun İSTAÇ A.Ş’ye ait olduğunu söylerken, İSTAÇ A.Ş. Deniz Hizmetleri Müdürü İbrahim Ruhi Kelleci Kurbağalıdere’de çalışmaların İBB’ye ait olduğunu ve sorumluluğun da İBB’ye ait olduğunu söyledi. Kelleci, çalışmalar için İBB’nin İSTAÇ’a herhangi bir yer tesisi yapmadığını, şantiye organizasyonunun sahibinin İBB olduğunu söyledi.
Meslek onurunu yok sayan mühendisler
İBB Kıyı Temizleme Şefi çevre mühendisi Saffet Altındağ, Yoğurtçu Parkı’nda Şule İdil Dere’nin yürüdüğü yolun yaya yolu olmadığını söyledi ve UKOME’nin cinayetin ardından ısmarlama hazırladığı kararı ‘kanıt’ olarak gösterdi. Altındağ, halkın kullanımına açık bir parkta yürütülen ve sorumlusu olduğu inşaat faaliyetlerini görmezden geldi, Dere’nin yürüdüğü yolun yürüyüş yolu olmadığını iddia ederek cinayeti meşrulaştırmaya çalıştı.
Kazı var, kamyonlar var, iş makinaları var ama şantiye değil!
Davada savunma yapan İSTAÇ İş Sağlığı ve Güvenliği Birimi şefi çevre mühendisi Zafer Karasaçlı, şantiyenin kendileri ile ilgisinin olmadığını, Kurbağalıdere’de tek görevlerinin çamur tarama faaliyetleri ve ekipman temini olduğunu söyledi. Şöforlerin işçi sağlığı ve iş güvenliği eğitimlerinin bulunduğunu söyleyen Karasaçlı, çalışma ortamının güvenli hale gelmesine dair sorumluluklarına değinmedi.
Duruşma 7 Şubat saat 10.00’a ertelendi. Duruşma sonrası adliye önünde açıklama yapan Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Arslan, üst sorumlular hesap verene kadar mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
politeknik.org.tr