İLK KÖPRÜ ÖNERİLERİ
İnsanlık ortaya çıkmasından bu yana, her zaman doğayı etkiledi, değiştirdi. 20. yüzyılın ikici yarısında doğaya egemen olan insanlığın, kendisinin de bir parçası olduğu doğayı yok etmekte olduğunun farkına varılmaya başlandı. Böylece, daha önce basit bir kirlenme sorunu olarak görülen çevre sorunu, giderek artan bir ölçüde etik ve
Doğal afetler içinde en yıkıcı olan depremler, yaşamımızı ve barınma hakkımızı tehdit etmektedir. Normal olarak bakıldığında yerküre fiziğinin doğal bir süreci olan depremler, plansız kentleşme ve kontrolsüz/denetimsiz yapılaşma ile etkileştiğinde yıkıcı ekonomik ve sosyal/toplumsal sonuçları olan bir afete dönüşmektedir. İnsanın en temel haklarından bir olan barınma hakkı, depremlerin neden olduğu
"Dereler ve İsyanlar" kitabının yazarı Mahmut Hamsici ile kitabı ve HES projeleriyle yüzyüze kalan halkın tepkileri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
3. Köprü Yerine Yaşam Platformu öncülüğünde 26 Aralık’ta Kadıköy’de düzenlenen miting ile ilgili platform sözcülüğünü üstlenen Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Kader Cihan ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Neoliberal Sermaye Birikiminin Yeni Talan Alanları için yeni yasa
Tabiat ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı
İşim gereği memleketin bir çok yerini araçla geziyorum. Doğal olarak yolları arşınladığımdan son dönemde çoğumuzun tanık olduğu ve tepki gösterdiği “bitmeden hizmete açılmış” yollar, köprüler ve tünellerden geçiyorum.
Türkiye’de son yıllarda orman ve ormancılıkla ilgili bir konu açıldığında, 2/b konusunda hemen herkes bir görüş ileri sürüyor. Ancak 2/b’nin ne olduğunu sorduğunuzda hemen herkesin yanlış bilgi sahibi olduğunu görürsünüz. Bunun sonucunda da başlıktaki ifade biçimleri ortaya çıkıyor.
29 Mart 2009 Yerel Yönetim Seçimlerine Doğru
TOPLUMCU BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI
DR.ETHEM TORUNOĞLU
Giriş
Bugün içinde yaşadığımız kentlerin,mekansal ve çevresel bağlamda, sağlıksız büyümesinin ardında birçok etken ve neden bulunmaktadır. Bunlar, en genel hatları ile, toplumsal alanda yaşanan sosyal ve kültürel yozlaşma, kentlerde üretim ilişkilerinin yeniden örgütlenememesi, piyasa güçlerinin kent ölçeğinde de egemen olduğu