Kaleminden ve Sözlerinden Kesitlerle Teoman Öztürk
Spread the love

TMMOB 20.Genel Kurul

“Bu dönemde de bilim ve tekniği pazara çıkartmamış, yabancı sermaye çevreleriyle bütünleşmemiş, halkını ve yurdunu seven teknik elemanlar sömürü ve baskıdan kurtuluş yolunu halkımızın kurtuluş süreci içinde görmüşler ve bu görüşle egemen sınıflara karşı saftaki yerlerini kesin bir biçimde almışlardır.”

 

TMMOB 21. Genel Kurul

“Emperyalist ve faşist girişimlere karşı, yılmadan, yıllardır verilen mücadeleler örgütlerimizi de hedef haline getirmiştir. Odamızın Genel Kurullarında oda yönetimlerini ele geçirmek için iktidar olmanın tüm olanakları seferber edilmiş, silahlı faşist çetelerin gözdağı verme gösterileri sergilenmiştir. Tüm bu gelişmelere ve girişimlere rağmen sonuç açık ve kesindir. TMMOB içinde yurtseverler eğilmemiş, yılmamış ve zafere ulaşmışlardır.”

…”Sorunların kaynağı emperyalist-kapitalist sistemdir. Çözüme emperyalist-kapitalist sistemin çözülmesiyle varılacaktır. Emperyalizme ve onun içteki uzantılarına, faşizme ve onun silahlı çetelerine karşı emekçi kitlelerle dayanışmamız ve ortak mücadelemiz güçlenerek sürecektir. TMMOB bu anlamda bir mücadelenin önemli demokratik araçlarından biridir. Gelecek günlerin bugün ki bir avuç egemen azınlığın değil halkımızın olacağına inanıyoruz. Bu inançla yola çıktık. Bu inançla başaracağız.”

 

TMMOB 22. Genel Kurul

“Başıbozuk kentleşme, kent toprakları üzerindeki spekülasyonu alabildiğine arttırmaktadır. Binlerce can kaybettiğimiz Muradiye, Çaldıran depreminin sonuçları Van ilindeki konutların %90’ının, Muradiye ilçesindeki konutların %95’inin kerpiç olduğu göz önüne alınırsa anlaşılabilir. Bu yapı ulaşım alanında da böyledir. Bilinmektedir ki, her işimizi yapacak teknik elemana sahipken, kalkınmamızın ve gelişmemizin denetimi yabancı uzmanlara terk edilmiş bulunmaktadır.”

 

TMMOB 24. Genel Kurul

Bugün ülkemizde 90 bini aşkın mühendis ve mimar bulunmaktadır. Büyük bir çoğunluğu kamu kesiminde çalışan üyelerimiz ev kiralarının 4-5 bin liradan başladığı, aylık asgari gıda gereksinmesi için 4-5 bin liranın gerektiği bugünün Türkiye’sinde 5-6 bin lira ücretle yaşamak zorundadır. Mühendis ve mimarlarda pek çok kamu görevlisi gibi sorunun çözümü için gerekli olan Grevli ve Toplu Sözleşmeli Sendikal Haklara sahip bulunmamaktadırlar. Dünyada gelişmiş ülkelerle kıyaslamada görülebileceği gibi teknik gücümüz, nitel ve nicel yönden her işimizi görecek düzeydedir.”

“Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde, bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil, emekçi halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda inançlı ve kararlıyız.”

 

Basın Açıklamalarından Derlemeler

“Artık halkımız tarafından açıkça görülmektedir ki, MC iktidarı ülkemizin ve halkımızın değil, emperyalizmin ve onun içteki bir avuç uzantısının çıkarlarını savunan politikalar izlemektedir ve bu politikalarını sürdürmeye kararlıdır. Bunun için her türlü baskı ve şiddet eylemleri sürdürülmeye çalışılacak ve bunun için her oyun denenecektir.”

“Gün emperyalizme ve onun içteki uzantılarına, faşizm ve onun silahlı çetelerine karşı tüm emekçi kitlelerin birlik ve dayanışma içinde mücadele vermeleri günüdür.”

“Dünya bankası ve bunun gibi uluslar arası mali kuruluşlar altyapı, konut vb. gibi alanlarda sömürünün en açık örneklerini sergilemekte, kentlerimizin gelişmesi, planlanması, altyapısı
yabancı ellere ve çıkarlara terkedilmiş bulunmaktadır.”

“İnsanların temel haklarından biri olan düşünce ve örgütlenme özgürlüğü, Ceza Kanunu’nun 141, 142 vb. maddeleriyle ve Sendikalar, Dernekler Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri vb. yasalardaki anti-demokratik maddelerle engellenmeye çalışılmaktadır. Kitaplar toplatılmakta, kitapevleri saldırıya uğramakta, çevirmenler, gazete ve dergi sorumluları tutuklanmakta, hüküm giymektedir. Can güvenliğine, öğrenim ve öğretim özgürlüğüne yönelik baskı ve saldırılar alabildiğine artmaktadır.”

“Bağımlı dış politika iyice pekiştirilmiş, gerçekler halktan gizlenerek ve kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla yurt toprakları bir başka ülkeye yeniden kiralanmıştır. Ülkemiz her gün büyük Türkiye yaratıyoruz diyenler tarafından fiilen küçültülmüştür.”

“Halkın sağlığı ve halkın malı olan doğal çevreyi koruma mücadelesinde TMMOB üzerine düşen görevi emekçi halkla beraber sürdürecektir.”

 

Teoman ÖZTÜRK’ÜN 1973-1980 Dönemi Değerlendirmesi

“12 Mart sonrasında dağıtılmış, etkinliğini yitirmiş, yöneticilerinin sıkıyönetimle uzlaşma yaparak Genel Kurulunu engelledikleri TMMOB’nin yeniden işlerliğe kavuşması için geride kalan inançlı kadrolar olarak çalıştık. 1972 yılında mücadelemizin gelişmesinden tedirgin olan egemen güçlerin Birlik ve Odalarının kapatılması yolunda Meclis’in gündemine getirdiği yasa tasarısına karşı 16 Oda bir araya geldi ve mücadele kararı alındı. Bu çalışmaların sekreterya görevini Odam adına yürütürken, bende etkin olan tek düşünce bizden önce görev yapan devrimci arkadaşların toplumsal çıkarları kişisel çıkarlardan önde tutan mücadele bayraklarını yere düşürmemek ve onların mücadelesini geliştirerek sürdürmek ve bir gün bu görevi daha iyi yapacak kadrolara devretmekti. Bu çabalar 1973 Nisan’ında toplanan ilk Birlik Genel Kuruluna kadar sürdü. Bu Genel Kuruldan sonra toplanan Birlik Yönetim Kurulu 7’ye karşı 8 oyla bana Birlik Başkanlığı görevini verdi. Bugün o günlere baktığım zaman Yönetim Kurulu’nda 3 saat süren tartışmayı anımsıyor ve bugün vardığımız düzeyden mutluluk duyuyorum.
1973 dönemi çalışma programında yazdığım “teknik eleman mücadelesi” cümlesindeki “mücadele” kelimesinin çok sert olduğunu söyleyen sağ yöneticiler, bunun yerine “çalışmaları” demenin daha doğru olduğunu öne sürmüş, açılan tartışma 3 saat sürmüş ve sonunda yapılan oylamada 7’ye karşı 8 oyla “mücadele” denilmesine karar verilmişti. O günden bugüne tam 7 yıl geçti.

Yıllardır savunduğumuz ve mutlaka geliştirilmesi gerekli olan ortak bina ve basımevi; işyeri temsilcilikleri; merkezi yayın organı olan Birlik Haberleri; ilki 13 Mart 1976’da başlayan “faşist baskı ve saldırıları protesto” miting ve yürüyüşleri; ekonomik-demokratik haklar ve grevli toplu sözleşmeler, sendikal haklar mücadelemiz; emperyalizmin ve yerli ortaklarının sömürü, yağma ve talanına karşı uzmanlık alanlarında sürdürdüğümüz çalışmalar; 29 Haziran ve 19 Eylül direnişleriyle dolu, dopdolu 7 yıl…Ve bunları gerçekleştirirken önümüze çıkan engelleri aşmak için sürdürülen mücadeleyle dolu 7 yıl… Kıyımlarla, baskılarla, saldırılarla, bombalı kurşunlu saldırılara karşı mücadeleyle dopdolu geçen bir 7 yıl…

Bugün 24 Mayıs 1980. Emekçi halkımızın, bizlerden kendi alanımızda yerine getirilmesi, oldukça zor görevler beklediği bu dönemde, 132 milyonu bulan bütçesi; yıllarca süren çetin mücadelelerle, yönetimlerde sürekliliği sağlayan devrimci, demokrat, yurtsever yönetici kadroları; örgütüne güvenen, inanmış, bilinçli ve kararlı on binlerce mühendis ve mimarıyla, Türkiye’de emekçi halk kitleleri içinde adından güven ve sevgiyle bahsedilen TMMOB var artık.”
 


Spread the love