AKP’nin savaşına karşı barış isteyen, ‘Bu suça ortak olmayacağız!’ diyerek imza veren akademisyenlere karşı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet sözcülerinin başattığı karalama ve tehditlere karşı destekler büyüyor. Aralarında mühendis ve mimarların bulunduğu ‘Barış için Akademisyenler’e Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi de destek verdi.
Mimarlar “Barış için Akademisyenler bu toplumun vicdanı olmuştur!İmzacı meslektaşlarımızla onur duyduk.Biz de bu suça ortak olmayacağız!” diyerek barışın akademisyenlerinin yalnız olmadığını bir açıklama ile duyurdu.
MO İstanbul Büyükkent Şubesi’nin yaptığı açıklamanın tam metni şu şekilde:
11 Ocak 2016 Pazartesi günü “Barış İçin Akademisyenler” imzası ile 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra birçok il ve ilçede ilan edilen sokağa çıkma yasakları altında uygulanan baskı, sürgün ve insanlık dışı muameleye karşı çıkan, yaşam hakkı ve özgürlüklere dikkat çeken, “bu suça ortak olmayacağız” ifadesiyle özetlenen bir açıklama yayımlandı.
Aynı gün 1228 imzanın bulunduğu “Barış İçin Akademisyenler” imzalı bu girişime yönelik olarak, “Ey aydın müsveddeleri, siz aydın filan değilsiniz. Sizler ne Güneydoğu’yu ne Doğu’yu, buraların adresini bilemeyecek kadar karanlıksınız ve cahilsiniz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devletin ekmeğini yiyip de bu devlete düşmanlık eden herkes hiç vakit kaybedilmeksizin en kısa sürede hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır” diyerek ilgili adreslere açık bir talimat gönderdi. Talimatı alan YÖK, yandaş basın ve diğerleri, toplumun onuru olan akademisyenlere yönelik saldırılar başlattılar. YÖK, cumhurbaşkanının açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden imzacı akademisyenlerimiz hakkında soruşturma başlatırken, bazı üniversite rektörlükleri de gecikmeden imzacı akademisyenlere yönelik baskı uygulamaya, akademisyenlerin istifasını talep etmeye başladılar.
11 Ocak 1948’de Pertev Naili Boratav, Niyazi Berkes, Mediha Berkes, Behice Boran, Adnan Cemgil ve Azra Erhat’ın aralarında bulunduğu bazı öğretim üyelerinin sol eğilimli oldukları için Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ndeki görevlerinden uzaklaştırılmalarından 68 yıl sonra, 12 Eylül askeri darbesi sonrasında yüzlerce akademisyenin soruşturmaya, uzaklaştırmaya ya da istifaya zorlanmasından 36 yıl sonra, Aydınlar dilekçesinden 32 yıl sonra bugün yurtiçi ve yurtdışından bini aşkın imzacı akademisyen hakkında soruşturma açılmasını kabul etmiyor, çağdışı zihniyetin yansıması olarak değerlendiriyor ve derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
İmzacı akademisyenler, metne katılalım katılmayalım, geçmişte olduğu gibi toplumun ve üniversitelerin vicdanı olarak anılacaklardır.
Evet, akademisyenler, bilim insanları hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına, baskıya ve teröre sessiz kalmadıkları için bir kez daha geleceğe umutla bakmamıza vesile oldular.
Onlar yalnız değildir.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu olarak Akademisyenlerin, aralarında yer alan meslektaşlarımızın yanındayız.
Akademisyenleri, meslektaşlarımızı sevinçle kucaklıyor, üstümüze düşen sorumluluğu üstlenmeye hazır olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz.
Sessiz kalmayacağız, biz de bu suça ortak olmayacağız!
politeknik.org.tr