Siyaset Yapalım – Ertuğrul Ünlütürk

Meslek örgütleri üzerinde iktidarın yoğun bir baskısını hissediyoruz. Geçtiğimiz yıl Devlet Denetleme Kurumu meslek örgütlerini “hizaya getirmek” için kolları sıvadı ve birçok meslek örgütünde idari ve mali inceleme başlattı. Tabip odaları, barolar, sanayi ve ticaret odaları gibi kurumlarla birlikte, 350 bin üyesi olan TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği) de bu inceleme kapsamına alındı. TMMOB ve bütün bağlı meslek odalarından son birkaç yıla ait belgeler istendi, bunların üzerinde derin araştırmalar yapıldı. Ortaya çıkan araştırma sonucu ise üç kelimeden oluşan “Odalar siyaset yapıyor” cümlesidir, koskoca devlet aylarca çalışıp işte bu tek satırlık cümleyi kurabilmiştir.

Mühendis ve mimar odalarında inceleme yapan o devlet kurumunun Ankara’da koca bir binası var ve kapısında makam araçları, şoförler bekliyor. İçine girmedik ama içerisi de mutlaka başkanlar, müdürler, müfettişlerle falan doludur. Bu zevat aylarca yaptığı incelemenin, harcadığı onca mesainin sonucunda mühendis ve mimar odalarını siyaset yapmakla suçladı, bu yeni bir şey değildir. TMMOB, istisnasız her siyasi iktidar tarafından bu gerekçeyle suçlanmıştır. 12 Eylül cuntası da, 1982 Anayasası’na meslek örgütleri için siyaset yasağı koymuştu ama bu yasak 1995 yılında yapılan değişiklikle kaldırıldı. Buna rağmen, mühendis ve mimar odalarının hiçbiri gündelik anlamdaki siyasetin içinde olmadılar, bunu siyasi partiler bilirler. Meslek odalarını kafasına takan bu siyasiler milletvekili adayı olduklarında, ortaya düşüp sırayla o meslek odalarını ziyaret ederler, kendilerine destek isterler ama hiçbir zaman alamayacaklarını da iyi bilirler.

TMMOB ve bağlı odaları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıdır ve yasalarla kurulup yönetilirler. Odaların bütçesi, geliri, gideri, kararları, velhasıl her şeyi üyelerinin ve devletin denetimine açıktır, her şey şeffaftır. Devlet, kendisinin kaç tane makam aracı olduğunu bilmez ama TMMOB’nin kapısında bekleyen tek bir makam aracı bile bulamazsınız, yoktur böyle bir şey.

İktidarın TMMOB ile olan derdi başkadır, siyaset suçlaması da bahanedir. Mühendis ve mimar odaları; iktidarın yağma ve talanına, halkın malının sermayeye peşkeş çekilmesine, özelleştirmelere karşı direnirler, halkın hakkını savunurlar. Her odanın, yanlış yatırımlara ve ülkenin yağmasına karşı açtığı onlarca dava vardır ve bu davaların çoğu halkın lehine sonuçlanıyor. Seydişehir Alüminyum Fabrikası’nın özelleştirilmesinden tutun da, Çeşme Yarımadası’nın arazi tahsisleriyle yağmalanmasına kadar birçok soygunu yargı yoluyla engelleyenler o meslek odalarıdır. TMMOB ve bağlı odaları ile AKP iktidarının alıp veremediği işte budur, onları bu yüzden susturmak ve sindirmek istiyorlar.

AKP yıllardır oda seçimlerindeki bütün çabasına ve medyatik yöntemlerine rağmen TMMOB örgütünü teslim alamadı; şimdi de “Odalar siyaset yapıyor” suçlamasıyla, çıkarcı ve liberal zihniyet taşıyan bireyleri teslim almak istiyor. Meslek odaları etliye sütlüye karışmasın ve sadece benim cebimi doldursun diyenlerin, uyanıp başka bir rüyaya yatmaları gerekiyor.

Büyük şairimizin “Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ..” dediği şiirini hepimiz iyi biliriz. AKP iktidarının yağma ve talanına direnmek eğer siyaset yapmaksa; sadece mühendisler ve mimarlar değil, suçlanan bütün meslek örgütlerinin üyeleri, hepimiz, o siyasetin tam da içinde olmalıyız.


Ertuğrul Ünlütürk
Çevre Mühendisi

Kaynak: Evrensel Gazetesi