İMO Ankara Şubesi: “Neo-Liberal AKP Belediyeciliğinin Sonuçları: Gökçek, Topbaş ve Tiranlık”

“Ulaşım hakkı” bilinci geliştikçe Gökçek zorbalaşıyor…
9 Şubat 2010 tarihinde İstanbul 10. İdare Mahkemesi, ulaşıma yapılmış olan %33’lük zammın yürütmesini durdurma kararı verdiğinde gerekçeli kararda şunlar da yazıyordu:
-Yapılan zam fahiştir ve belediyenin iç kaynak talebine yöneliktir.                                                              
-Şehiriçi ulaşım Belediye’nin asli görevleri arasındadır.
-Toplu taşımanın öncelikli amacı kamu yararını sağlamaktır.
-Belediyenin tüm giderleri vatandaştan karşılanamaz, kar zarar hesabı yapılamaz
-Bu zamlar “uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğuracağından” uygulaması durdurulmaktadır.
 
Ulaşımın bir vatandaşlık hakkı olduğunun ve burada kar/zarar hesabı yapılamayacağının belediyelere hatırlatıldığı bu satırlardan sonra bile Kadir Topbaş ve İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı televizyonlara ve ajanslara mahkeme kararını uygulamamaya yönelik geliştirmiş oldukları stratejileri anlatıyorlardı.
Ulaşım Hakkı ile ilgili olarak kazanılan ikinci dava da, %42’si 2008 yılında olmak üzere Belediye Başkanlığı’na geldiğinden beri tam bilete %350 ve Öğrenci Biletine de %400 zam yapan Melih Gökçek’e karşı kazanıldı ve yine İstanbul 10. İdare mahkemesinin kararına benzer hatırlatmalar bu sefer Ankara 9. İdare Mahkemesi’nden 2008/2100 esas ve 2009/2161 sayılı iptal kararında yapıldı.

• Toplu ulaşım olanaklarından, herkesin eşit, güvenli, konforlu ve en ucuz şekilde yararlanması,
• İdareye verilen yetkinin kamu yararı, hizmetin gerekleri, devletin sosyal niteliği, hakkaniyet, objektif ölçüler gibi temel hukuk ilkeleri dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği,
• Zammın; ilgili dönemde gerçekleşen fiyat-maliyet artış oranlarını da aşar şekilde yapıldığı,
• Toplu taşım hizmetinin, kamu hizmeti olduğu özelliği de göz önünde bulundurmaksızın zam yapıldığı,
• Zam kararının, hukuka, hakkaniyete, külfetlerin adil dağıtılması ilkesine ve kamu yararına aykırı olduğu gerekçeleriyle İPTALİNE karar vermiştir.
Tarz ve üslup farklılığından olacak ki Melih Gökçek Kadir Topbaş gibi mahkeme kararının etrafından dolaşacak stratejiler geliştirmek yerine Halk Otobüsü İşletmecileri ile vatandaşı karşı karşıya getirme yöntemiyle bir kaos ortamı yaratmayı uygun buldu: kendi meşrebine uygun olarak… 4 Mart 2010 günü THD (Tüketici Hakları Derneği), Halkevleri, Mimarlar Odası ve KESK/ESM’nin yapmış olduğu ulaşımla ilgili basın açıklamasına saldırmaya kalkan otobüs ve minibüs şoförleri de Gökçek’in çabasının sonuç verdiğini gösterdi.
 
AKP Belediyeciliği: Yurttaşlık ve Hak Eski bir Hikâyeydi Artık Her Şey Satılık  
Melih Gökçek ve Kadir Topbaş ulaşım zamları ile ilgili olarak tek bir ağızdan konuşuyorlar ve özellikle iki şeye vurgu yapıyorlar: “Yargı Kararları ile mi belediye yönetilecek” ve de “bu ücretlendirme ile zarar ederiz”. Her iki düşünme biçimi de ülkeyi yöneten bilinci göstermesi açısından ibretlik vericidir. İlk olarak hem Hukuk Devleti’nin kavramsal boyutundan hem de Hukuk Devleti olmanın pratik boyutlarını hiç anlamamış ya da içine sindirememiş bir zihniyetle karşı karşıyayız. Kamusal alanın vatandaş tarafından kullanımının sınırlandırılması ya da bu kullanım esnasında vatandaşların bir bölümünün, maddi kaynakları itibarıyla, herkese ait olan bu alandan yararlanamama durumunun doğması hukukun gözetimi altındadır. İkinci olarak, belediye ve devlet hizmetleri ile ilgili olarak bu zamana kadar kazanılmış bütün hakların tasfiyesinin uygulayıcısı olan bir hükümetin belediye yönetiminden ulaşım gibi bir kamu hizmetini kar/zarar hesabı dışında tartışmasını beklemek de safdillik olurdu. Neo-liberalizmin devlet ve piyasa kurgusundan başka bir dünyayı tahayyül bile edemeyen bu kavrayış her gün iletişim organlarından halka, yönetmeyle ilgili üslupsuzca ders vermeye çalışırken aslında tam olarak savunmuş olduğu sermayenin dünyasıdır.
 
Sadece Ulaşım Değil Yaşama Hakkı bile Tehdit altındadır…
Ulaşım hakkı ile ilgili olarak kar/zarar hesabının dışında bir şey düşünemeyen ve de bunun için vatandaşları karşı karşıya getirmekten bile çekinmeyen Melih Gökçek pazartesi günü başlayacak olan indirimli fiyat tarifesi uygulaması esnasında, kışkırtmaktan hiç çekinmediği özel halk otobüsü şoförleri ile vatandaşlar arasında yaşanacak her türlü olumsuz durumdan sorumludur. Fiziksel anlamda yaşamayı dahi kölece çalışmaya endeksleyen bir ekonomik sistemi savunmaktan zerre kadar çekinmeyen bu anlayışa karşı her cephede karşı çıkmak bütün yurttaşlar için kaçınılmaz bir görev haline gelmiştir.
 
Ulaşım Haktır, Satılamaz…

İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi
19. Dönem Yönetim Kurulu