8 Mart feminist buluşmalarının ve mücadelesinin mekanı, İstanbul’un ve kişisel hafızamızın sahnesi Beyoğlu’nu kadın hikayeleri eşliğinde profesyonel turist rehberi Özge Ozan ile birlikte adımlıyoruz. Beyoğlu’nun kuruluşundan başlayarak geçirdiği dönüşümlere beraber tanıklık ederken, bu dönüşümlerin kadınların hayatını nasıl etkilediğine ve kadınlar tarafından nasıl şekillendirildiğine kulak vereceğimiz gezide kadın dostlarımız, meslektaşlarımız, beyaz
Yerel yönetimler politikalarını, hizmetlerini toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak şekilde üretmelidir. Kentler kadınlar için, Lbti+’lar için güvenli ve yaşanabilir planlanmalı; hizmetler ve olanaklar kadınların toplumsal yaşama eşitlikçi bir şekilde katılmalarını sağlamak hedefiyle sunulmalı, seferber edilmelidir. Yerel yönetimler, sosyal yardım değil ‘hak’ temelli bir yaklaşımla kadınların sosyoekonomik haklarını tanımalıdır. Kent planlaması, politikaları
Yerel yönetim seçimlerine gidiyoruz. Kentlerin ciddi ve derinleşen sorunları var ve bu sorunlar toplumsal iyilik halini, kentlerde yaşayanların sağlığını etkiliyor. Rejimini, ekonomisini inşaat sektörüne dayamış bir ülkede yerel yönetimler de/kent politikaları da bu eksende şekilleniyor. Yerel seçimler ülkedeki siyasi kapışmanın ve kutuplaşmanın bir aşamasına dönüşüyor. Bu gerçek ne yazık ki
Birkaç yıl önce, Plaza Eylem Platformu’nda bir bankanın çalışma koşullarını protesto ederken bu bankanın reklam sloganını pankartımıza koymuştuk: “Cesaretin, geleceği değiştirmeye yeter. Durma yeter.” Bu banka bir kadın çalışanını hamilelik sonrası işten çıkarmış ve neden olarak da performansı göstermişti. Çalışan davasını kazandı. Şirket kadın konusunda eşitlik söylemini kullanan bir bankaydı.
Mühendis, mimar, şehir plancısı kadınlara sormak istiyorum, doğanızla aranız nasıl? Doğrudan söze girmek gerekirse; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kadınların daha fazla yer aldığı, kadın istihdamının arttırıldığı bir akademik hayatı hedeflediklerini açıklamak isterken yine derinlerde duran toplumsal cinsiyet rollerinden hanemize yazılmış olan kısmı arzı endam etti: “Kadın doğasına en uygun
Ben evde kendi kendime temizlik yapıyorum. Her hafta bir önceki haftadan daha çok temizlik yapıyorum. Yarabbim ben napıyorum? Ev işini neye göre bölüşüyoruz? Burada koro, “cinsiyete göre” diye cevap veriyor elbette—ama bunun ötesinde, bu cinsiyetli iş bölümü birbirinden farklı hayatlar yaşayan, farklı dünya görüşlerine, gelir seviyelerine ve imkanlara sahip olan
Şantiyede çalışmak zor. Uzun çalışma saatleri, toz, toprak, gürültü, titreşim ve sürekli işin yetişmesi için yapılan baskı. Şantiyede çalışmak kadınlar için ise daha zor. Kadın olduklarından dolayı değil. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden dolayı, şantiyeler erkeklere aittir algısından dolayı. Ve “Yapı yerinde ne çay her zaman şekerli her zaman sıcak, ne ekmek
HKMO’lu kadınlar ve TMMOB Kadın Çalışma Grubu, Anadolu Üniversitesi’nin hazırladığı ”kadının evde yaptığı işlerle uyumlu yada evdeki sorumluluklarını aksatmayacak meslekler” sorusuna tepki gösterdi. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası (HKMO) Ankara Şubesi Kadın Komisyonu ve TMMOB Kadın Çalışma Grubu, Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi( AÖF) Sınavı Çalışma Kitabı’nda sorulan “Kadının daha
Bir süredir hayat çok kolay; birileri her şeyi listeliyor, derli toplu önümüze koyuyor: Kahvaltı yapılacak en iyi kafelerden bilmem neyi sevmemizin on nedenine, Çin’in delikli yapılarından dünyaya kazık çakmamıza yarayacak bilmem kaç yiyeceğe kadar merak ettiğimiz / merak edebileceğimiz / merak ettiğimizi bilmediğimiz her konuda minik rehberler. Amaç güldürmek, eğlendirmek,
TMMOB Yürütme Kurulu, ‘Tmmob’ye Karşı Yürütülen Karalama Kampanyası’ başlıklı açıklama ile TMMOB’un demokratik yapısını karalamıştır. Bilindiği üzere, 14-15 Kasım tarihlerinde İzmir’de gerçekleşen TMMOB 4. Kadın Kurultayı’nda, kurultaya katılan kadınların bir kısmı, açılış konuşmasının bir erkek tarafından yapılması ve protokolün TMMOB’un erkek yöneticileri tarafından doldurulması gibi konulardaki özgül, politik kararları ile
TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı ve TMMOB YK üyesi ve ikinci başkanı Züber Akgöl’ün cinsiyetçi tutum ve davranışları TMMOB Kadın Kurultayı’nda protesto edildi Bugün başlayan TMMOB Kadın Kurultayı’nda kadınlar, Neriman Usta’ya hakaret eden Züber Akgöl’ü, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı’yı, TMMOB içindeki mobbingi ve cinsiyetçi uygulamaları protesto etti. Geçen yıl TMMOB Yönetim
8 Mart’ta ülkenin dört bir yanında binlerce kadın, kadın cinayetlerine, erkek egemenliğine, kadına yönelik şiddete, tacize, tecavüze, sömürüye, kimliklerinin yok sayılmasına karşı sokağa çıktı. TMMOB üyesi kadın mühendis, mimar, şehir plancıları mor kurdaleli baretleriyle meydanlardaydı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sokağa çıkan binlerce kadın özgürlük, eşitlik ve adalet talebini haykırdı.
KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’li kadınlar olarak birçok kez barış için bir araya gelerek, savaş çığırtkanlığına, savaşa, şiddeti körükleyen açıklamalara ve baskılara karşı sesimizi yükselttik. Her zaman savaşın eril şiddeti meşrulaştırdığına dikkat çekerek, “Barış istiyoruz!” dedik, “hakların kısıtlanmasına, kadına karşı şiddete tahammülümüz yok” dedik. Savaşa ve şiddete; çeşitli gerekçelerle hakların
8 Mart’ta Kapitalizme, Erkek Egemenliğine, Gericiliğe, Sömürüye, Güvencesizliğe, Şiddete ve Savaşa Karşı Direnişimizi ve Dayanışmayı Sürdürüyor Mücadelemizi Büyütüyoruz!
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Kadın Çalıştayı düzenliyor. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi(İSİG) kadın bileşenleri, 16 Şubat 2013 Cumartesi günü kadın çalıştayı düzenliyor. İş yaşamında daha düşük ücretlerle ve sağlıksız koşullarda çalışmak zorunda kalan kadınlar, karşılaştıkları taciz ve mobbingle çalışma hayatında güvencesizliği daha fazla yaşıyor. İSİG
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi kadın bileşenlerinin, kadın örgütlerinin ve emek örgütlerinden kadınların düzenlediği çalıştay programı şu şekilde; 13.00 : Açılış – Selgin Zırhlı Kaplan13.10 – 13.30 : Çerçeve Sunuş – Berna Güler Müftüoğlu13.30 – 15.00 : Yapılandırılmış Forum 15.00 – 15.15 : Ara 15.15 – 15.45 :