7 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan Kocaeli İli Gölcük İlçesi merkezli Marmara Depremi; gerek büyüklüğü, gerek etkilediği alanın genişliği, sebep olduğu kayıplarla ülkemizin son yüzyılda yaşadığı en büyük felaketlerdendir. Yaşanan yıkım ve kayıplara sebep olan rant odaklı planlama, kentleşme ve yapılaşma politikaları; merkezi-yerel yönetimlerce felaketin 16 yıl ardından devam ettirilmektedir. 2011
1999 yılında 17 Ağustos ve 12 Kasım tarihlerinde ülkemizde son yıllardaki en büyük iki deprem arka arkaya yaşanmıştır. Bu depremlerin Türkiye`nin ekonomik olarak en gelişmiş bölgesinde meydana gelmesi, insan kaybının yüksek olması, depremin sanayi tesislerini vurması ve meydana gelme olasılığı çok yüksek olan yeni bir depremin yine Marmara bölgesinde beklenmesi
17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin üzerinden 16 yıl geçti. 17 Ağustos 1999 tarihinde Kocaeli ve 12 Kasım tarihinde Düzce`de binlerce yurttaşımızın yaşamını yitirmesine, on binlerce yurttaşımızın da yaralanmasına yol açan depremler, yaşadığımız en acı felaketlerden biri olarak, tarihteki yerini almıştır. Geride yalnızca yıkım ve acı bırakan önemli olaylar, genellikle anımsanmak
16 yıl önce bugün; 17 Ağustos 1999 günü saat 03:02`de merkezi Kocaeli-Gölcük olan, endüstrinin ve nüfus yoğunluğunun en yoğun olduğu Marmara Bölgesinde meydana gelen Richter ölçeğine göre 7.4 büyüklüğündeki deprem yaklaşık, 17.479 yurttaşımızın ölümüne, 45.953 yurttaşımızın yaralanmasına, 244.383 konutun hasar görmesine, 25-30 Milyar Dolar zararın meydana gelmesine neden olmuştur. Geçen
Kocaeli Gölcük Depremi’nin üzerinden 16 yıl geçti. Deprem sonrasında hazırlanan yönetmeliklerle proje ve yapı üretim süreçlerindeki denetim piyasalaştırıldı. Deprem gerekçe gösterilerek çıkarılan “Afet Yasası” sadece inşaat sermayesine hizmet etti. Aradan geçen yıllara rağmen halkın güvenli barınma hakkı sağlanmazken, deprem hala yıkıcı bir tehdit. Kocaeli Gölcük merkezli 17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden 16