Depremin hemen ardından AKP iktidarı konut yapımını yandaş müteahhitlere ihale vermeye başladı. 7 Mart itibarıyla yaklaşık 8 ilde yaklaşık 21 bin konut için 53 ihale yapıldı. İhalelerin değeri 46 milyar TL.

6 Şubat depremlerinin ardından binlerce yapı yıkılırken, halkın nitelikli koşullarda barınma ihtiyacı devam ediyor. Özellikle Hatay’da çadır sıkıntısı hala çözülmüş değil. Ancak AKP iktidarı acil ihtiyaçları gidermeden depremin yıkımını fırsata çevirmek için kolları sıvadı. T24’te Çiğdem Toker’in yazısına göre Toplu Konut İdaresi’nin(TOKİ) depremden iki hafta sonra başlattığı kalıcı deprem konutları ihalelerinin sayısı 53’ü buldu. Bu projelerde 7 ilde toplamda 47,6 milyar TL inşaat şirketlerine ayrıldı.

Kamu İhale Kanunu’nun 21/b maddesine göre gerçekleştirilen ihaleler şeffaflıktan da uzak. 21/b maddesinde “Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya yapım tekniği açısından özellik arz eden veya yapı veya can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından ivedilikle yapılması gerekliliği idarece belirlenen hallerde veyahut idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması” gerekçesine dayandırılarak yapılan ihaleler; açık ihale yerine pazarlık usulüyle yapılıyor. Böylece sonucu ihalenin kime gideceğini kapalı kapılar ardında AKP iktidarı belirlemiş oluyor.

Mühendislerin, mimarların, plancıların uyarıları dikkate alınmıyor

Depremin akut döneminde barınma, temiz su ve hijyen sorunu çeken depremzedeler için hala yeterli adımlar atıldı. AKP iktidarı ise inşaat projelerinde hız kaybetmiyor.

Şehir plancıları, sorunun sadece yapı inşa etmek olmadığını, bir yılda belli sayıda bina inşa edilebileceğini ancak inşa edilen varlığın kent olarak adlandırılamayacağını ifade ediyor. Plancılar kısa ve orta vadede nitelikli geçici barınma alanları kurgulanarak depremzede yurttaşların temel ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiğini; yüzlerce yıllık birikimle ortaya çıkan kentlerin aceleye getirilmeden, kimliksizleştirilmeden, akılla, bilimle, planla ve toplumsal olarak yeniden ayağa kaldırılması gerektiğini belirtiyor.

İnşaat mühendisleri ise depremi yaşayan kentlerde artçıların halen devam ettiğini, bu koşullarda başlatılacak yeni projelerdeki beton dökme çalışmalarının artçı sarsıntılarda zarar göreceğini ve acele edilmemesi gerektiğini vurguluyor.

AKP iktidarı meslek ve bilim insanlarının bu itirazlarını dikkate almadan seçim öncesinde yangından mal kaçırırcasına ihaleleri iktidara yakın şirketlere vermeye devam ediyor.

politeknik.org.tr