Antakya halkı zehir soluyor: Partikül madde (PM2.5) sınır değerin 3 katını geçti

Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu, 6 Şubat depremlerinde yıkılan Antakya’da kentteki partikül madde miktarını belirten ortalama partikül madde 2.5 (PM2.5) değerinin, sınır değerin 3 katını geçtiğini tespit ettiklerini açıkladı. Depremden sağ kurtulan Antakya halkı sistematik biçimde kirli havaya maruz bırakılıyor.

Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu, Hatay Antakya şehir merkezindeki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ait resmi hava kalitesi ölçüm istasyonun depremin ilk günü 6 Şubat 2023, saat 04.00’te yaptığı son ölçümden bu yana veri oluşturmadığını belirtti. Tabipler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hava kalitesi izleme sitesinde (www.havaizleme.gov.tr) geçtiğimiz 6 ay boyunca bu istasyon için partikül madde 10 (PM10) ve partikül madde 2.5 (PM2.5) ölçümünün raporlanmadığını, hasarlı binalardaki yoğun yıkım çalışmalarının kentte yarattığı ağır bir toz (partikül madde) kirliliğinin halk sağlığını tehdit ettiği açıkladı.

PM2.5, sınır değerin 3 katını geçti

Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu, deprem bölgesindeki yoğun toz (partikül madde) kirliliğini tespit etmek üzere Hatay Tabip Odası Antakya binasında (konteyner) AirBeam1 adlı portatif sensörlü hava kalitesi ölçüm cihazı ile, 7 Haziran-23 Ağustos 2023 tarihleri arasında ince partikül madde (PM2.5)2 ölçümü yaptı.

10-11 Haziran günleri yapılan 22 saat 13 dakikalık kesintisiz ölçümde, PM2.5 ortalaması 48 µg/m3 olarak tespit edildi. Bu değer Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 24 saatlik kılavuz değerinin 3 katından fazla. Aynı gün ölçülen en yüksek PM2.5 değeri 185 µg/m3.

16-17 Haziran ve 10-11 Temmuz’da yapılan ölçümlerde de PM2.5 ortalaması 16 µg/m3 ve 17 µg/m3 ile DSÖ’nün 24 saatlik kılavuz değerinin üstünde çıktı.

PM 2.5 ve sınır-kılavuz değerler nedir, sınır aşımı ne anlama gelir?

İnce partikül maddeler, aerodinamik çapı 2.5 mikron ve altında olan kompleks yapılı parçacıklı maddelerdir. Özellikle yıkım ve enkazların taşınması sırasında ortaya çıkan kirleticilerin mikroskobik düzeyde göstergesidir.

DSÖ’ye göre dış ortam havasında yıllık ortalama PM2.5 konsantrasyonu 5 µg/m3’ü aşmamalıdır. Günlük (24 saatlik) ortalama PM2.5 konsantrasyonu için belirlenen kılavuz değer ise 15 µg/m3’tür. DSÖ, 24 saatlik değerin yıl boyunca 3-4 günden fazla aşılmaması gerektiğini belirtirken Antakya halkı her gün bu değeri aşan kirletilmiş havada yaşamak zorunda bırakılıyor.

Tabipler Birliği kentteki partikül madde kirliliğinin başta akut ve kronik solunum hastalıkları olmak üzere pek çok sağlık sorununa yol açtığını, yıkım çalışmalarında yer alan emekçiler başta olmak üzere, sürekli yıkım tozuna maruz kalan halkın kanser riskine maruz kaldığı belirtti.

‘Bilimsel yöntem izlenmeli, acil önlem alınmalı’

Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu yaptıkları açıklamada alınması gereken önlemleri ve izlenmesi gereken yöntemi şöyle sıraladı:

Tüm deprem bölgesindeki hava kalitesi izleme istasyonları bir an önce devreye alınmalıdır.

Bölgedeki tüm istasyonlarda PM2.5 parametresinin ölçümüne zaman kaybetmeksizin başlanmalıdır.

İstasyonlardan elde edilen verileri içeren hava kalitesi durumu ve raporlar www.havaizleme.gov.tr ve valilik web sitelerinden eksiksiz ve sürekli olarak yayımlanmalıdır.

Meteorolojik gelişmeleri de dahil eden bir modelleme çalışması ile enkazlardan kaynaklı tozun yerleşim alanları üzerinde dağılımı tespit edilmeli, enkaz depolama alanları ve yerleşim alanları bu modelleme sonuçlarından yararlanarak konumlandırılmalıdır.

Yıkımlar bir plan dahilinde ve çalışanlar dışında insanlar yıkım alanından uzaklaştırılarak yapılmalıdır.

Yıkım, enkaz transferi ve enkaz depolama alanlarında boşaltılması esnasında sulama yapılmalı, taşıyıcı kamyonların üstü seyir halinde tozumayı önlemek için kapatılmalıdır.

Çalışanlar mutlaka koruyucu ekipman ile donatılmalı ve bu ekipmanların kullanımı zorunlu hale getirilmelidir.

politeknik.org.tr