Aslında dünyadaki diğer ülkelerin 4G ve LTE dediği teknolojinin Türkiye’deki “çakma” adıdır 4.5G. 3G dediğimiz üçüncü nesil mobil teknoloji de ortaya çıktığından itibaren kendi içinde sürekli gelişti. Başlangıçta, teknoloji ilk çıktığında 3G hızı 3.1 Mb/s iken en son gelinen noktada zaten 20 Mb/s hızları destekliyordu. Ama kimse 3.5G diye yaygara koparmıyordu ve biz bu hizmeti yine 3G diye adlandırıyorduk
1 Nisan 2016 tarihinde Türkiye’de 3 mobil operatör 4.5G hizmetini büyük bir yaygara ile başlattı.
Hatırlayacağınız üzere 2009 yılına 3G başlarken olduğu gibi yine bir yaygara koparılmıştı. Bu sürece ilişkin 2009 yılında sendika.org için bir yazı yazmıştım. Türkiye’de 3G ilk anons edildiğinde beklenen görüntülü konuşma öngörüsü gerçekleşmedi. Diğer taraftan 2009 yılından bu yana akıllı telefon satışlarının artması, Twitter, Facebook , WhatsApp gibi mobil uygulamaların yaygınlaşması ile mobil internet kullanımının arttığını gözlemledik.
Bugün diğer mobil teknolojilerde olduğu gibi bir çok ülkeden sonra ülkemize 4.5G adı ile gelen LTE /4G teknolojisi ile koparılan bu yaygaranın arkasında neler var? sorusunu yanıtlamaya çalışacağım.
Nedir bu 4.5G?
Her şeyden önce 4.5G sadece Türkiye’ye özgü bir adlandırma. R.Tayyip Erdoğan’ın 4G ihalesine 1 ay kala 5G olsun dediği için ve daha 5G teknolojisi de olmadığı için, sektördekiler onu da kandıracak şekilde 4.5G şeklinde adlandırdılar.
Aslında dünyadaki diğer ülkelerin 4G ve LTE dediği teknolojinin Türkiye’deki “çakma” adıdır 4.5G.
3G dediğimiz üçüncü nesil mobil teknoloji de ortaya çıktığından itibaren kendi içinde sürekli gelişti. Başlangıçta, teknoloji ilk çıktığında 3G hızı 3.1 Mb/s iken en son gelinen noktada zaten 20 Mb/s hızları destekliyordu. Ama kimse 3.5G diye yaygara koparmıyordu ve biz bu hizmeti yine 3G diye adlandırıyorduk.
1 Nisan’da başlayan 4.5G hizmetini kullanmak için öncelikle telefonun LTE (4G) teknolojisini desteklemesi gerekiyor.
Ayrıca bulunduğunuz yerdeki baz istasyonunun 4.5G desteklemesi gerekiyor.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Fatih Sayan’ın AA’ya yaptığı açıklamaya göre:
“Türkiye’de 2G, 3G, 4,5G için toplamda 130 binlere varan baz istasyonu var.Her gün artmakla birlikte 14 bin 172 4,5G baz istasyonu mevcut. Bunların da 6 bine yakını online aktif durumda”
Yani 1 Nisan’da hizmete açıldığında Türkiye’deki tüm baz istasyonlarının sadece %5’nde 4.5G çekiyor. Telefonunuz destekliyorsa ve şanslı iseniz bu baz istasyonlarından birisine yakın iseniz 4.5G’yi kullanabilirsiniz.
İddia edildiği gibi 4.5G teknolojisi ile internetin 3G’den 10 kat hızlı olacak mı?
Aşağıdaki hızlar her bir nesildeki mobil internet teknolojisinin teorik hızlarıdır:
GPRS(114Kbps) < EGDE(368Kbps) < 3G(3.1Mbps) < HSDPA(14Mbps) < HSPA+(168Mbps) < 4G/LTE(299.6Mbps)
Bu teorik hızlara gerçek hayattaki kullanımda erişilemez.
Kullanıcılar genelde indirme yönünü kullandıklarından ve aynı kapasiteyi diğer kullanıcılarla paylaştıklarından günlük kullanımlarında ilan edilen teorik hızdan daha düşük hızları göreceklerdir.
Her 4G destekleyen telefon size aynı hız sonuçlarını vermeyecektir. Yani teknolojisine göre bazı telefonlar daha hızlı internet erişimi alınabilirken bazılarından alınamazlar.
Tüm baz istasyonlarının fiber bağlantısı dolayısı ile yüksek hızlı internet bağlantısı olmadığı unutulmamalıdır. Bu da baz istasyonuna hızlı bağlansanız bile baz istasyonundan sonraki kapasitenin düşmesi anlamına gelecektir. 8 şeritli yoldan köprüye kadar gelip daha sonra köprü üzerinde 4 şeride düşmek gibi durumu düşünebilirsiniz.
4.5G denilen teknolojiden bahsediyorsak aslında cep telefonundan yüksek hızlı internet kullanmaktan bahsediyoruz.
4.5G ile telefonunuz uygunsa ve baz istasyonu destekliyorsa yükleme yönünde bariz olarak yüksek hızlara erişilecektir.
İndirme yönünde yüksek hızlı internetle daha kaliteli yüksek çözünürlüklü videoyu kesintisiz izlemek, bir filmi daha kısa sürede indirmek gibi sonuçlarını görüyor olacaksınız.
Ancak yükleme hızının artması canlı yayın yapmak isteyenler için avantajlar getiriyor. Periscope ya da diğer teknolojilerle yapılacak internet canlı yayınını daha kaliteli görüntü ile yapma olanağı sunması alternatif medya açısından kayda değer bir artı olarak değerlendirilebilir.
5G derken Cumhurbaşkanı’nın derdi neydi?
26 Mayıs 2015 tarihinde cep telefonu ve mobil cihazları en son iletişim teknolojisine taşıyacak 4G ihalesi yapılacaktı, yapılamadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan son anda devreye girdi ve bugün uygulaması olmayan bir teknoloji olan 5G teknolojisini işaret etti. 15 Mayıs’ta Ulaştırma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamayla 4G ihalesi, 26 Ağustos’a ertelendi.
İhale şartnamesinde değişiklikler yapıldı. Yerli teknolojilerin daha fazla kullanılabilmesi ile ilgili ilk ihalede % 15 olan yerlilik şartı ikinci ihalede % 45’e çıkarıldı.
Türkiye’deki teknolojik gelişme buna uygun muydu?
Bu kadar kısa sürede gerekli ürünleri, yerli üreticiler 3 GSM operatörünün istediği şekilde hazırlayabilecekler mi?
Neden yerli üretim oranı %45’e çıkarıldı, kimlere ne mesajlar verildi? kısa sürede ne değişti? henüz bilmiyoruz.
4.5G nedeni ile 3 operatörün her birinin 3-4 milyar dolar yatırım yapması bekleniyor. Bu kadar büyük bir pazarda Ericsson, Huawei, ZTE, Nokia, Alcatel ve Samsung gibi dev çokuluslu şirketlerle yarışacak yerli teknoloji var mıydı?
ULAK isimli “yerli” baz istasyonu projesi
Aselsan-Netaş-Argela konsorsiyumu, Savunma Sanayii Müsteşarlığı’ndan (SSM) aldığı 40 milyon dolarla yola çıkarak Ulak Projesi’ni geliştirmeye koyuldu. Projenin ilk adımında, baz istasyonlarını geliştirmek vardı. SSM, Ulak Projesi için Aselsan’ın liderlik ettiği konsorsiyuma bir 40 milyon dolar daha destek olmak için anlaşma imzaladı.
Netaş’ın 40.83 oranındaki hissesi Amerikalı finans devi JP Morgan’ın kontrolünde, %15 TSK güçlendirme vakfında, %7’si Vakıfbank iştiraki iken ayrı bir yatırım şirketi haline gelen RHEA yatırım ortaklığının, kalanı da Borsa’da. Ayrıca Argela’nın Lübnan sermayeli Türk Telekom’un firması olduğunu hatırlatmak yerinde olur.
Ulak Projesi altında geliştirilen yerli baz istasyonlarını 3 operatör de test etme girişiminde bulunmuş, bazıları da test etmiş. Türk Telekom’un bu baz istasyonlardan sipariş verdiği haberleri var. Ancak Tük Telekom’un başka üretici firmalarla yaptığını anlaşmalar da gözününe alındığında hangi miktarda verdiği, üretimin nasıl gerçekleşeceği bilgilerine henüz ulaşamadık.
Sizce yerli mi?
17 Mart 2016 günü yapılan toplantıda ilan edildiği üzere Türk Telekom, Nokia marka baz istasyonlarını kullanacağını ilan etti. Bu ürünler Çorlu’da Foxconn Türkiye fabrikalarında Nokia için üretilecekti. Finlandiya markası Nokia , iPhone ve Samsung gibi telefonları Çin’de üreten Foxconn , Çorlu’daki serbest bölge alanında baz istasyonlarını üretince yerli malı mı oluyor? Böylece şartnamede olan %45 yerli üretim zorunluluğunu sağlamış mı oluyorlar? Akılı uluslararası sermaye sizce kimi kandırıyor? Diğer 2 operatör %45 yerli üretim oranını nasıl sağlıyor olacak?
Sonuç olarak:
4.5G ile birlikte uzun süre hayatınızda “yaygara yapıldığı kadar” çok şey değişmeyecek.
Evet 3G’ye göre bazı yerlerde bazen hızlı bir internetiniz olabilecek. Zamanla 4.5G destekleyen yerlerin sayısı artacak. Milyonlarca cep telefonu kullanıcısı bu gelişmeden dolayı daha fazla üretmeyecek ama daha fazla tüketmeye devam edecek.
3 cep telefonu firması bu tüketimden daha fazla kazanç bekliyor.
Cep telefonu operatörleri tarafından 4.5G’ye özel bir tarife olmayacağı açıklandı. Önceki internet paketleri geçerli olacak. Operatörler, internet hızlanınca , kesintisiz kaliteli videolar izleme olanağı oldukça ,kullanıcıların daha çok kullanması ve daha fazla internet paketi tüketmesini bekliyorlar.
Telefon üreticileri 4.5G destekleyen daha fazla yeni model telefon satmayı, bazı istasyonu üreticileri daha fazla cihaz satmayı bekliyorlar.
Eğer desteklemiyorsa 4.5G için telefonunuzu değiştirmenize gerek yok.
Pekala 3G teknolojisi de uzun süre daha işinizi görecektir. Daha fazla tüketmeye gerek var mı?