Kadın mühendis, mimar, şehir plancılarının da yer aldığı 94 kadın ve LGBTİ örgütü ortak bir metin yayımlayarak Flormar ve Yves Rocher ürünlerini boykot çağrısı yaptı. TMMOB İzmir ve İstanbul İKK kadın komisyonları da çağrıya imza veren kurumlar arasında.
Sendikaya üye oldukları için işten çıkarılan çoğu kadın 120 Flormar işçisi, 22 gündür Gebze Organize Sanayi Sitesi’ndeki Flormar mağazası önünde direniyor. 94 kadın ve LGBTİ örgütü, Flormar işçilerinin işe iadesi için boykot kampanyası başlattı. TMMOB İzmir ve İstanbul İKK kadın komisyonlarının da imzacı olduğu kampanyada kadın ve LGBTİ örgütleri, anayasal hakkını kullandığı için, sendikalaştığı için işten atılan işçiler, işlerine iade edilene dek Flormar, Yves Rocher ürünlerini kullanmayacaklarını ve aktif bir boykot kampanyası örgütleyeceklerini duyurdu.
Tüm işçiler işe iade edilene dek ürünlerinizi tüketmiyoruz. Biz durursak dünya durur, biliyoruz!
“Tüketim oranını arttırabilmek amacıyla, güçlü kadın imajını pazarlamaya çalışmanıza ve haklarını talep ettiği anda kadınları işten çıkarmanıza müsaade etmeyeceğiz” diyen imzacılar , Flormar Türkiye ve Groupo Rocher yönetimlerine gönderdikleri mektupta “Tüm işçiler işe iade edilene, işçilerin talepleri karşılanana kadar ürünlerinizi tüketmiyoruz. Biz durursak dünya durur, biliyoruz!” dedi.
Mektubun tamamı şöyle:
Flormar Türkiye ve Groupo Rocher yönetimlerine,
Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren FLORMAR firması, Mayıs ayı içerisinde sendikaya üye olduğu için çoğunluğu kadın 120 işçiyi işten çıkardı! Sendikaya üye olmak gerek ulusal, gerek uluslararası sözleşmelerle de tanımı net bir haktır; Anayasa’nın 51.maddesi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi Madde 23, 6356 sayılı Sendikalar Kanunu Madde 31, 87 Sayılı ILO sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı Madde 5… tüm bu kanunlar ile sendikalaşma hakkımız belirtilmektedir ve Flormar sendikaya üye olduğu için işçi çıkararak yasa dışı bir uygulamada bulunmaktadır. Flormar yönetimi ayrıca işçileri işten çıkarmakla kalmayıp, içerideki işçiler ile dışarıdaki işçilerin iletişim kanallarını da kesmeye çalışmıştır.
15 Mayıs’tan bu yana kararlılıkla direnen çoğu kadın işçi, sendikalı olarak işe geri dönmek istiyor. İşçilerin talepleri arasında insanca yaşayabilecekleri bir ücret alabilmek ve işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda da adımlar atılması var. “Biz istersek her şeyi yaparız” diyerek kadınlar üzerinden samimiyetsizce reklam yapan Flormar, işçileri anayasal haklarını kullandıkları, işten çıkarılan arkadaşlarını destekledikleri için fütursuzca işten atabiliyor! Doğa dostu olmakla övünen, Flormar’ın %51 hissesini satın almış olan Yves Rocher, bünyesindeki firmanın emek düşmanı tavrını nasıl açıklamaktadır? Fransa’da da sendikal örgütlenme hakken, büyük ortak Rocher grubu, bünyesinde bulunan bir başka coğrafyadaki firmanın anayasaya karşı bu hareketini sessiz kalarak onaylayacak mıdır?
Bizler aşağıda imzası bulunanlar belirtmek isteriz ki, anayasal hakkını kullandığı için sendikalaştığı için işten atılan 120 işçi işlerine iade edilene dek ne Flormar ne de Yves Rocher ürünlerini kullanmayacağız ve aktif bir boykot kampanyası örgütleyeceğiz. Hem tüketici kitlesini oluşturan kadınların tüketim oranını artırabilmek amacıyla, duyguları, güçlü kadın imajını pazarlamaya çalışmanıza, hem de hiç gocunmadan haklarını talep ettiği anda kadınları işten çıkarmanıza müsaade etmeyeceğiz. Tüm işçiler işe iade edilene, işçilerin talepleri karşılanana kadar ürünlerinizi tüketmiyoruz. Biz durursak dünya durur, biliyoruz!
Çizim: Aslı Alpar
politeknik.org.tr