İTÜ’de geçtiğimiz Çarşamba ülkücü bir grubun saldırısı ile başlayan süreç, polis ve güvenliğin üniversitelilere saldırısı ve Rektörlüğün İTÜ’de afiş asmayı yasaklaması ile devam ediyor.
3 gündür İTÜ’de olağanüstü hal yaşanıyor. Geçtiğimiz Çarşamba günü (22 Nisan) Stratejik Araştırmalar Kulübü adı altında faaliyet yürüten ülkücü bir grup Sarıyer Ülkü Ocaklarından getirdikleri kişiler ile birlikte İTÜ Maslak Yerleşkesi Merkezi Derslik Binası’nda bulunan 1 Mayıs, tiyatro, Deniz Gezmişleri anma, 23 Nisan, Nükleere karşı etkinlik afişlerini sökmüş, bu esnada binada ders çalışan öğrencilere saldırmışlardı. Daha sonra yerleşkede bulunan eski rektörlük binasına giden grup buradaki güvenlikleri darp etmiş; Süleyman Demirel Kültür Merkezi tabelasını kırıp, ırkçı sloganlarla okulu terk etmişlerdi.
Afiş asan öğrencilere güvenliklerden sandalye, polislerden plastik mermi
24 Nisan Cuma günü ise Ermeni Soykırımında katledilenleri anmak ve 1 Mayıs’a çağrı yapmak için afiş asan öğrencilerin afişleri güvenlik tarafından sökülmek istendi. Bu durum üzerine afişlerini söktürmek istemeyen üniversitelilere güvenlikler okulun sandalyeleri ile polisler de plastik mermiler ile saldırdı, 8 üniversiteli gözaltına alındı.
İTÜ’de “olayın stresi” ile üniversiteliler dövülür!
Aynı günün akşamı İTÜ Rektörlüğü tarafından okulda afiş asmanın yasaklandığına dair bir açıklama geldi. Rektörlük, İTÜ’lü iki akademisyenin ve öğrencilerin güvenlik tarafından darp edilmesi olayı ile ilgili güvenliklerin “olayın stresi” ile sandalye fırlattığını savundu ve üniversitelilere yönelik şiddeti meşrulaştıran açıklamalar yaptı.
İTÜ Öğrencileri: “Hep beraber, omuz omuza okulumuza yapılan bu saldırılara karşı ses çıkaralım!”
Konu hakkında bir açıklama yayınlayan İTÜ Öğrencileri İTÜ yönetiminin yaptığı açıklamaya ve yaşanan olaylara dair bir açıklama yaptı. Açıklamada:
“Çarşamba günü ellerini kollarını sallayarak okula giren çeteye karşı neden bir önlem almadınız, neden müdahale etmediniz?
Duyarlı öğrencilere karşı bu kadar sert saldırıları hazırlayan sizler, aynı tepkiyi İTÜ’de ırkçılık yapan gruplara karşı neden göstermiyorsunuz?
“Asırlardır Çağdaş” dediğiniz üniversitenin çağdaş olmasının göstergelerinden biri güvenlik görevlilerinin öğrencilere sandalye, soda şişesi ve taş mı atmalarıdır? Çağdaşlık kendi öğrencilerinizin üstüne çevik polisi mi salmaktır? Kendi öğrencinize plastik mermi ve biber gazı mı sıktırmaktır?
Öğrenciler güvenlik ve polis tarafından işkenceyle gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan biri İtalya’dan gelen bir öğrenciydi. Okulunuzu dünyaya böyle mi tanıtıyorsunuz?
Yaptığınız açıklamada “…gerekse öğrencilerimizin kampüs içindeki güvenliğinin sağlanmasının sorumluluğunun yönetime ait olması sebebiyle…” diyorsunuz. Öğrencilerinizin güvenliğini eli sopaları çetelerin okula girmesine izin vererek, güvenlik görevlilerinizin elindeki sandalye, soda şişesi ve taşlarla mı sağlıyorsunuz?
İTÜ’nün adını onlarca skandala bulaştırdınız, yetmedi mi? İTÜ’nün ne kadar güzel bir okul olduğu ile ilgili kuşe kağıda kitapçıklar bastırmaya uğraşacağınıza, neden okulunuzun daha yaşanabilir bir yer haline gelmesi için kılınızı kıpırdatmıyorsunuz? Tekno-kentlere boğduğunuz üniversitede neden yeni yurtlar yapmıyorsunuz? Okulu bir şirketmişçesine yönetmekten ne zaman vazgeçeceksiniz?
Bu olaylar sırasında güvenlik görevlileriniz 2 İTÜ akademisyenini darp etmiştir. Hangi okulun güvenlik görevlileri okulun akademisyenlerini dövmektedir? Sizlerin “çağdaş” üniversitesi dışında dünyada bunun bir örneği var mıdır?” diye soran İTÜ Öğrencileri Çarşamba gününden bu yana yaşanan olayların tesadüf olmadığını belirterek okulu kaosa sürüklemeye çalışanlara karşı tüm İTÜ mensuplarını rektörlük-faşist-polis işbirliği ile oynanan bu oyunu bozmaya çağırdı.
“İTÜ özgürlüğün ve demokrasinin kalesidir” diyen üniversiteliler, üniversiteyi ülkücü faşistlere ve yandaş rektörlere bırakmayacaklarını vurguladılar ve herkesi İTÜ’de yaşanan bu saldırılara karşı ses çıkarmaya davet ettiler.
İTÜ Öğretim Üyeleri Derneği ise yaşanan polis saldırısına dair açıklama yayınladı:
“ÜNİVERSİTE, ÖZEL GÜVENLİK BİRİMLERİNİN KEYİFLERİNCE ŞİDDET UYGULAYABİLECEĞİ BİR ALAN DEĞİLDİR.
İTÜDER, 24.4.2015 tarihinde İTÜ Maslak kampüsünde meydana gelen olaylar çerçevesinde, Özel Güvenlik Birimlerinin üniversite içerisinde öğrencilere yönelttiği keyfi şiddet uygulamasını nefretle kınamaktadır.
Üniversite, bu birimlerin öğrencilere, çalışanlara ya da Öğretim Üyelerine gönüllerince saldırabilecekleri bir alan değildir.
İTÜDER’in Üniversite Yönetiminden talebi, bu saldırganların derhal tespit edilip cezalandırılmalarıdır.
İTÜDER YÖNETİM KURULU”
politeknik.org.tr