Ağustos 2019’un ilk dokuz gününde beş otobüs yangını yaşandı. 2 Ağustos’ta Kamil Koç firmasına ait otobüs Balıkesir-Edremit yolunda alev aldı. Aracın kahve makinasından çıktığı iddia edilen yangında 5 yolcu hayatını kaybetti. 3 Ağustos’ta Manisa-Kırkağaç’ta, 4 Ağustos’ta İzmir-İstanbul seferi esnasında, 9 Ağustos’ta Mersin’de ise Metro Turizm’e ait üç otobüste yangın çıktı.
Raydan çıkan metro, yanan halk otobüsü, türlü türlü kazaların adresi metrobüs, üstümüze çöken üst geçit, duraklara dalan toplu taşıma araçları…Bu örneklerin her biri ne yazık ki yaşanmış bir ulaşım faciası. Ulaşım hizmetlerinin piyasalaştırılması evine, işine, okuluna, hastaneye giden halkın sağlıklı ve güvenli ulaşım hakkını elinden alıyor. Tekerleğin icadından toplu ulaşıma
İstanbul’un toplu taşıma araçlarında yaşanan trafik kazaları üzerine konuşan Makine Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri Cenk Cihangir, kazaların nedenini “taşeronlaştırma, denetimsizlik ve şoförlerin uzun saatler çalıştırılması” olarak özetledi. Cihangir, Bakanlığı defalarca kez uyarmalarına rağmen gereken yönetmeliğin çıkarılmadığını belirtti. Günde ortalama 9 milyon 674 bin 384 kişinin aralarında