Boğaziçi’nde zamanında uygulandığı gibi Marmara’nın, İstanbul’un arıtılmamış atıklarına ne kadar alıcı ortam rolü oynayacağı, müsilaj olgusundan sonra yeniden tartışmaya açılmıştır. Ana proje (DAMOC 1971) ve revizyonun (CAMP-TEK-SER 1975) hazırlanmasından ve dayanak olan gözlemlerin derlenmesinden beri, Boğaziçi’nden çok sular akmıştır. Marmara Denizi’ni bu hale getiren harcamalar, değil İstanbul’un, Türkiye’nin bütçesi içerisinde
Marmara Denizi yüzeyinde yılın başında görülmeye başlayan, giderek yoğunlaşıp yayılan müsilaj yaz ortasında dibe çöküp gözlerden kayboldu. Suyun yüzeyi berraklaştı berraklaşmasına ama, yeni felaketlerin de kapısı açıldı. Şimdi müsilaj nedeniyle dramatik bir hızla çoğalan vibrio türü bakterilerle ve bir balık pandemisiyle karşı karşıyayız. Müsilajda son durumu, kirliliğin Marmara, Ege ve