Mitinge katılıp, sergi açtıkları, basın açıklaması yaptıkları için tutuklu bulunan üniversite öğrencileri salıverilsin…
DEMOKRATİK HAKLAR SUÇ SAYILAMAZ
Çeşitli yasal mitinglere katılıp, ABD karşıtı karikatür sergisi düzenledikleri için gözaltına alınan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi öğrencileri 15 ay sonra bugün yargı önüne çıkarılıyor. Yasadışı örgüt üyeliği ve örgüt propagandası yapmakla suçlanan öğrenciler hakkında hazırlanan iddianamede mitinglere katılmak, slogan yazmak, pankart açmak, karikatür sergisi düzenlemek, Montaigne gibi tanınmış yazarların kitaplarını ve piyasada satılan dergileri bulundurmak suç delilleri olarak sıralanıyor. Demokratik hakların kullanımının suç delili olarak sayılabilmesi ülkemizde yaratılan faşizan ortamın açık bir göstergesidir.
Geçen yıl Sivas‘ta “Ortak düşman Amerika‘dır” başlıklı karikatür sergisi açtıkları için 29 öğrenci kaldıkları evlere baskın yapılarak gözaltına alınmış, 17 öğrenci serbest bırakılırken, 12 öğrenci 3 gün gözaltında tutulmuştu. Ardından Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi‘nden İbrahim Karataş, İlker Ekiz ve Mustafa Doğan ile Fen-Edebiyat Fakültesi‘nden Elbil Çınar ve Sivas Meslek Yüksekokulu Mermer Teknolojisi Bölümü‘nden Ali Ekber Kalender yeniden gözaltına alınıp tutuklanmışlardı. 15 ay boyunca mahkeme önüne çıkarılmayan öğrencilerin, 1 yıl boyunca haklarında iddianame bile hazırlanmadığı ve dosyalarına gizli kaydı düşüldüğü için ne ile suçlandıklarını dahi öğrenemedikleri basına da yansımıştır. Tutuklu 5 öğrenci dışında Ezgi Osan, Mustafa Kaya, Selma Doygacı, Biran Tanrıverdi, Emre Özkaya, Osman Minik, Uğur Aydın ve Hasan Varol Sığırcı‘nın da tutuksuz yargılanacağı davada yaşları 21-25 arasında değişen 13 öğrenci suçlanmaktadır.
AKP Hükümeti‘nin bu yıl resmi bayram tatili ilan ettiği 1 Mayıs mitinglerine öğrencilerin katılmış olmaları suç delili olarak gösterilmektedir. 1 Mayıs mitingine çağrı ve “1 Mayıs‘ta alanlara AKP‘nin açlığın ve adaletsizliğin iktidarı olduğunu haykıralım” gibi sloganlar yazılı küçük el ilanları dağıtmaları da suç delili olarak iddianamede yer almaktadır. Bunun yanında “Ne Amerika Ne Avrupa Bağımsız Türkiye İşbirlikçiliğe Son” yazılı “Gençlik Dernekleri Federasyonu” imzalı bildiri dağıtmak, afiş yapıştırmak, basın açıklaması yapmak ve bu açıklamaya katılmak da suç delilleri arasında sayılmaktadır. Askeri dikta yönetimlerinde yaşanan yargılama süreçlerini hatırlatırcasına öğrencilerin evlerinde bulunan kimisi dünya klasikleri arasında yer alan kitap ve dergiler de suç delili olarak gösterilmiştir. Tüm bunların ötesinde 15 ay boyunca öğrencilerin ne ile suçlandıklarını dahi bilmeden tutuklu bulundurulmaları, yargılama sürecinin kendisinin infaza dönüşmesine neden olmuştur. Bilgi birikimi yüksek, ülke ve dünya sorunlarına duyarlı üniversite öğrencilerinin bu şekilde heba edilmesi kabul edilemez. Öğrencilerin derhal salıverilmelerini, öğrenim hayatlarına devam etmelerinin sağlanmasını bekliyoruz.
Demokratik açılımların gündemden düşürülmediği bugünlerde var olan demokratik hakların bile yok edildiğine tanık oluyoruz. Tarikat ve cemaatlere yönelik soruşturmalar hasıraltı edilirken, üniversite öğrencilerinin yasal ve demokratik haklarını kullanmaları, hükümeti eleştiren etkinlikler yapmaları nedeniyle aylarca tutuklu bulunduruldukları görülmektedir. Okudukları kitap ve dergilerin de suç delili sayılması ülkemizde tek tip yaşam biçiminin dayatıldığının göstergesi olup, kaygıyla karşılıyoruz.
Demokratik haklarını kullanan insanlar üzerindeki baskılara son verilmesini talep eder, mühendis adayı meslektaşlarımızla bu anlamda dayanışma içinde olduğumuzu belirtiriz.
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
41. DÖNEM YÖNETİM KURULU