TBMM İş Cinayetlerini Onayladı

Meclis’te oylanan torba yasayla işyerlerinin iş güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu kaldırıldı. MMO konu ile ilgili bir açıklama yaparak “İş cinayetlerinin sorumlusu AKP iktidarıdır” dedi.

Torba yasa adıyla bilinen “Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” TBMM’de kabul edildi. Değişiklik yapılan kanunların arasında 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği (İSG) Kanunu da yer alıyor. İSG kanununda yapılan değişiklikle işyerlerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu ertelendi. Yasanın TBMM’de oylandığı saatlerde ise Aydın Kuşadası’nda iş kazası sonucu 3 işçi yaşamını yitirdi.

Makina Mühendisleri Odası (MMO) da konu ile ilgili bir basın açıklaması yaparak “İş cinayetlerinin sorumlusu, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda yalnızca işverenleri düşünen AKP iktidarıdır” dedi.

MMO’nun yaptığı açıklamanın tam metni şu şekilde;

6 Temmuz Cumartesi gününü 7 Temmuz Pazar gününe bağlayan saatlerde, kamuoyunda “Torba Yasa” olarak bilinen “Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin, İşyerlerinde İş Güvenliği Uzmanı çalıştırılmasına dair 56. maddesi görüşülürken, Kuşadası‘nda üç işçi yaşam mücadelesi veriyordu. İşçilerden birisi teklifin kabul edildiği saatlerde, diğer ikisi sabah saatlerinde hayatlarını kaybetti. Yasa değişikliğinin TBMM komisyonlarına havale edildiği gün de Muğla‘da meydana gelen iş cinayetinde yedi kişi hayatını kaybetmişti. Bu durumda, ne yazık ki TBMM‘de eller “işçi ölümlerine onay” için kalkmış duruma düşmüştür. Bu acı durumlar bir tesadüf değildir ve ne yazık ki ölümler sürmektedir. Gerçekte iş cinayetleri olan bu ölümlerin sorumlusu işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda yalnızca işverenleri düşünen AKP iktidarıdır.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatının yazboz tahtası olmaması gerekir. Ancak iktidar, 2011-2012 yıllarında meydana gelen ve toplu ölümlere yol açan iş kazalarına kamuoyunun tepkisi üzerine 6331 sayılı yasayı çözümmüş gibi ileri sürmüş ama yasanın genel hükümleri itibarıyla yürürlüğe girmesinden 6 ay sonra aynı yasayı delen bir değişiklik yapmıştır.

20.06.2012 tarihinde TBMM‘de kabul edilen 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanunu, 30.06.2012 tarihli Resmi Gazete‘ de yayımlandı, 30.12.2012 tarihinden bu yana da yürürlükte. Yasada yer alan hükümlerden birisi, iş güvenliği uzmanı çalıştırılması zorunluğunun Tehlikeli ve Çok Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde çalışan sayısına bakılmaksızın, 01.07.2013 tarihinden itibaren, Az Tehlikeli Sınıfta yer alan işyerlerinde çalışan sayısına bakmaksızın 01.07.2014 tarihinden itibaren getirilmiş olması idi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Bakanlık yetkililerinin yasa üzerine bilgi verirken en çok öğündükleri konu çalışan sayısı ve sektör ayrımı olmaksızın tüm işyerlerinin iş sağlığı güvenliği hizmetlerinden yararlanacak olması idi.

Ancak uzman, hekim, diğer sağlık personeli çalıştırılmasına ilişkin yükümlülüğün ayrımsız olarak uygulanmasına başlanacağı 01.07.2013 tarihine yaklaşırken TBMM‘ye erteleme teklifi getirilmiş ve önceki gün bu teklif kabul edilmiştir. Teklifin madde gerekçesi, “uygulamada yaşanan sorunlar” olarak belirtilmiştir. Bu noktada, 01.07.2013 tarihinde uygulanmasına başlanacak olan hükümler daha uygulanmadan, “uygulamadaki sorunlar”ın nereden bilindiği, ciddi bir soruna işaret etmektedir. Bu “sorun” TÜSİAD‘ın, Bendevi Palandöken‘in erteleme isteği ve ÇSGB‘nin tutarsız politikalarıdır.

Oysa iş cinayetleri olarak değerlendirdiğimiz iş kazaları yıllardır kanayan bir yara durumundadır ve bu kazaların çoğunluğu 50‘nin altında çalışan bulunan işyerlerinde meydana gelmektedir. 2006 yılında meydana gelen iş kazalarının % 60‘ı, 2007 yılında % 62‘si, 2008 yılında % 61‘i, 2009 yılında % 64‘ü, 2010 yılında % 57‘si, 2011 yılında % 53‘ü 50‘nin altında işçi çalıştıran işyerlerinde meydana gelmiştir.

İş kazalarında hayatını kaybeden işçi sayısı ise her yıl artmaktadır. 2008 yılında iş kazalarında hayatını kaybeden işçi sayısı 865 iken, 2009 yılında 1.171‘e, 2010 yılında 1.444‘e, 2011 yılında 1.700‘‘e ulaşmıştır. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine yaklaşım esen rüzgârlara göre olduğu sürece, ölümler ne yazık ki aratarak sürecektir,

Tüm bu gerçeklerden hareketle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına soruyoruz;

•         Bundan bir yıl önce, işyerlerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırılması gereğini düşünürken, bir yılda hangi şartlar değişmiştir ki, zorunluluk 1-4 yıl ertelenmiştir?

•         Yasanın içeriğinin kamuoyu ile paylaşıldığı tüm konuşmalarda, küçük işyerlerinin iş sağlığı güvenliği hizmetlerinden yararlanacağını övünçle anlatırken bu görüşünüzü değiştiren etken nedir? TÜSİAD ve TESK‘in istekleri dışında başka bir neden var mıdır?

•         İş kazaları artarak sürdüğüne göre, Bakanlığın karar ve uygulamalarını gözden geçirme ve değiştirme gereği hissediyor musunuz?

•         Yasanın Resmi Gazete‘de yayımlanmasının üzerinden 1 yıl geçmiş olmasına rağmen ikincil mevzuat hazırlıkları neden tamamlanmamıştır?

Ercüment Çervatoğlu
TMMOB Makina Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu Sekreteri

 

 

politeknik.org.tr