Uzaktan değil yan yana, yalnızlık değil dayanışma: Haydi 1 Mayıs’a! – Politeknik

Son senelerde biraz mesafeli kaldık. Önce pandemi geldi, bir şekilde sosyal mesafeyi koruduk, uzaklaştık. Sonra ekonomik kriz büyüdükçe büyüdü, istemeye istemeye sokaklardan, sosyal yaşamdan uzaklaştık. Pandemiyle, krizle evde daha çok vakit geçirmeyi öğrendik, bir yandan da mahsur kaldık, çıkamadık. Ev demişken, nasıl çıkalım değil mi? Kiralar, ev fiyatları uçtukça, odalarımıza, dairelerimize kısıldıkça kısıldık.

Biz mahsur kaldıkça, yalnızlaştık sanki. Uzaktan bağlandıkça koptuk birbirimizden. Beraberliğin, dayanışmanın mesafeli hali bizi biraz uzaklaştırdı birbirimizden.

Mesafeleri aşanlar da oldu. Kurye emekçilerinin grevleriyle, direnişleriyle canlandık. Yan yana gelenlerin sokakları nasıl şenlendirdiğini, neler başardığını hatırladık. Dayanışmanın önemini hep birlikte hissettik, dayanışmamızla çorbada tuz olmaya çalıştık.

Uzak kalmamızı fırsat bilip, dağımıza, taşımıza, ormanımıza göz dikmekten vazgeçmediler. O güzel, kadim ağaçlar, zeytinlikler hedefleri oldu. Yan yana gelişlerle, yaşamlarımıza, geleceğimize sarılır gibi sarılmak istedik onlara. Zeytinliklerine sahip çıkanlar umut oldu bir kez daha…

Hayatın pahalılaşmasına, geçim derdine, eriyen maaşlara, sosyal, kültürel yaşamdan yoksun bırakılmaya karşı; doğayı, kentleri yaşanmaz hale getirenlere inat bir arada olma zamanı.

Uzaktan değil yan yana gelerek birlikte olma zamanı, iki yıl aradan sonra 1 Mayıs’ta buluşma zamanı.
O yüzden katıl bize bu 1 Mayıs’ta, bu kez monitörlerden, ekranlardan değil sokaklardan seslenelim, “uzaktan değil yan yana, yalnızlık değil dayanışma!” diyelim meydanlarda.

Politeknik