TMMOB’de Kadın Hareketine Egemen ‘Koruma’* – Pınar Hocaoğulları
Spread the love

Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB)  41. Olağanüstü Genel Kurulu’nu 24-25 Eylül tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirdi. Genel kurulda yaşanan tartışmalar, kadın mücadelesinin emek hareketini tümleyen niteliğinin TMMOB tarafından henüz kavranamadığını gösterdi.
 
Yeni dönem yönetiminin belirlendiği ve geçen mayıs sonunda gerçekleşen olağan genel kurulda örgütün politikası ve çalışmalarına ilişkin karar önergelerinin görüşülememesi üzerine bu tartışmalar olağanüstü genel kurula havale edilmişti. Ücretli ve İşsiz Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları (MMŞP) Kurultayı ile Kadın MMŞP Kurultayı’nda alınan kararlara ilişkin tartışmalar olağanüstü genel kurula damgasını vurdu. Erkek egemen bir çalışma ortamında eşitsizliğe maruz kalan kadın mühendis, mimar ve şehir plancıları yaşadıkları özgün sorunları kendi örgütlerinin gündemine taşımak isteyince burada da erkek egemenliğinin direnci ile karşılaştı.
 
Olağanüstü genel kurulda esas olarak TMMOB’deki kadın temsiliyetinin önünü açmayı hedefleyen kararlar ile kadın mühendis, mimar ve şehir plancılarının çalışma ortamlarında yaşadıkları sorunlara karşı taleplerin üretilebileceği mekanizmalara dönük kararlardan oluşan önergelerin tamamı TMMOB içerisinde ayrımcılığa ve bölünmeye yol açacak kararlar olarak görüldü. ‘Kadınlar Örgütlü TMMOB Daha Güçlü’ sloganıyla yürütülen TMMOB Kadın Kurultayı ve bu kurultayda üretilen kararlar ‘TMMOB’de kadınların örgütlenmesinin önünde hiçbir engel yok, bizler zaten bunun önünü açan çalışmalar yapıyoruz,  bu çalışmaları destekliyoruz’ şeklinde tekrarlanan aleyhte konuşmalarla birlikte usul ve erkan öğreten bir tarz dışına çıkamadan bir bir reddedildi. Böylece erkek egemen toplumsal yaşamda ikincil pozisyonda kalan kadınları örgütlenme ve özyönetim konusunda ileriye taşıyacak örgüt modelleri reddedildi.
 
Kadın çalışmalarının kendi özgünlüğü göz önünde bulundurularak önerilen TMMOB Kadın Çalışma Grubu önergesi TMMOB usullerine, tüzük ve yönetmeliklerine aykırı olduğu gerekçesiyle reddedildi. Tartışmaların en fazla yaşanacağı varsayılan kadınlara TMMOB kurullarında %35 kota uygulaması ile ilgili karar önergesi, lehte konuşmalara bile kulak kesilmediği uğultulu bir atmosferde reddedildi.  Erkek egemen iradenin kadınlarla ilgili önergelerin tamamında belirleyici olması sebebiyle kadın delegelerin büyük bir kısmı salonu terk ederken geride kalan kadın kurultayı önergeleri neredeyse kadın delegeler olmadan görüşülmüş oldu.
 
Olağanüstü genel kurulda açığa çıkan bu tablo TMMOB’de iki temel eksen – ücretli ve işsiz mühendis, mimar, şehir plancılarının güvenli bir gelecek mücadelesi ile kadın meslektaşların ayrıca cinsiyetlerinden dolayı maruz kaldıkları ayrımcılığı ortadan kaldıracak bir çalışma programı- etrafında şekillenen yenilenme talebine karşı bir direnç göstergesiydi. TMMOB’de yönetim kademelerinde yer alan ve delegasyonu da böylece belirleyen egemen anlayışın kendi varlığını yine TMMOB’deki ‘dengeler’ vasıtasıyla koruyabildiğini göz önünde bulundurduğumuz zaman, bu dengeleri bozacak herhangi bir çalışmaya gösterilen direnç ‘anlaşılır’ oluyor. TMMOB’deki kadın çalışması, kadın hareketlerinin tamamında görülen eşitlikçi, katılımcı ve demokratik örgütlenişiyle paralel bir çizgide seyrederken git gide daha anti demokratik uygulamaların tırmandığı, yönetim kurulundaki kişilerin çalışma programlarını belirler hale geldiği TMMOB için tam bir tezatlık oluşturuyor. Bu tezatlık da TMMOB’de kadınları ‘sahiplenen, koruyan, kollayan, öğretici’ bir erkek egemen dil ile meşrulaştırılmış oluyor.    
 
Pınar Hocaoğulları 
Elektronik ve Haberleşme Mühendisi
 
*Bu yazı Kadın Mühendisler, Mimarlar, Şehir Plancılar, Fen Bilimciler ve Teknik Elemanlar Grubu Ekim bülteni için kaleme alınmıştır.   

Spread the love