TMMOB, 1 Mart 2012 günü yaptığı yazılı basın açıklaması ile Adana Gökdere Köprü Barajı inşaatında meydana gelen kaza sonrası yaptığı açıklamalarla TMMOB`yi suçlayan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu`nu sorumluluk alıp görevini bırakmaya çağırdı.
Açıklamanın tam metni;
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI, KAR HIRSIYLA YARATTIKLARI FELAKETLERİN SUÇUNU TMMOB’YE YÜKLEMEK YERİNE SORUMLULUK ALIP GÖREVİNİ BIRAKSIN
Adana Gökçe Nehri üzerinde Gökdere Köprü Barajı inşaatında 24 Şubat 2012 tarihinde mekanik tünel kapağının kopması sonucunda meydana gelen olayda denetim görevini yerine getirmekle sorumlu olan DSİ‘nin bağlı olduğu Bakan Veysel Eroğlu yaptığı açıklamalarla sorumluluk almak yerine, denetim görevinin özel şirketlere devrini düzenleyen yönetmeliği iptal ettirdiği, DSİ‘ye denetim görevini yargı aracılığıyla hatırlattığı için TMMOB‘yi suçlamayı uygun bulmuştur.
Baraj inşaatlarında denetim görevi kamunundur ve yasayla tanımlandığı şekliyle DSİ‘nindir.
Ancak, 13.05.2011 tarihli Resmi Gazete‘de yayımlanan ‘Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği‘ ile kamunun bu görevi özel sektöre devredilecek şekilde düzenlenmiştir. Birliğimiz tarafından konu yargıya taşınmış, Danıştay yönetmeliğin yürütmesini durdurarak, yönetmeliğin dayanağını oluşturan Elektrik Piyasası Kanunu‘nu Anayasa‘ya aykırılık gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi‘ne göndermiştir.
Bir hukuk devletinde iktidar, devletin yürütme fonksiyonunu yerine getirir ve bu fonksiyonu yerine getirirken sınırsız yetkiler kullanamaz. Kullanır ise bunun adı hukuk devleti olmaz. Anayasa‘nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesine göre; Devlet, kendi yarattığı hukuk değerleriyle kendini sınırlandıran ve kişilere hukuk güvenliği sağlayan devlettir. Bireyin en temel haklarından olan yaşama, çalışma, iş güvenliği ve işçi sağlığını korumakla yükümlü olan devlet, bu hizmetleri kamu eliyle yürütür, temel kamu hizmetleri “maliyet” gerekçe gösterilerek özel kesimlere havale edilemez.
Yürütme fonksiyonunun amacı kamu yararını gerçekleştirmek iken, kamu yararına aykırı bir biçimde İdare, kamu hizmetlerinden elini hızla çekmekte ve bu hizmetleri piyasa koşullarına terk etmektedir. Bunların en tipik örnekleri, yapı denetimi, iş güvenliği ve su yapılarının denetim hizmetleridir. Bu denetim hizmetleri, amacı kar etmek olan özel şirketlere devredilmektedir. Anayasa ve yasaların devlete yüklemiş olduğu bu hizmetlerin, Anayasa‘ya rağmen alt düzenleyici işlemlerle 3. kişilere devri normal, bu düzenleyici işlemelere karşı dava açmak anormal gibi gösterilerek, neyin hak neyin gasp olduğu kuru gürültü içinde kaybolmaktadır. Asıl konu belirsizleştirilmekte, bu sayede sorumlular hesap vermekten kurtulmaktadır.
Sorumlular sorumluluklarını bir kenara bırakıp, depremde, iş kazalarında ve son yaşanan KOZAN baraj faciasında yine TMMOB‘yi sorumlu ilan etmişlerdir.
Anayasa‘da, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun‘da ve Elektrik Piyasası Kanunu‘nda su yapılarını denetleme görevi kimdedir? DSİ‘de! Sorumlu kimdir? DSİ ve bağlı olduğu Orman ve Su İşleri Bakanlığı‘dır, Bakanın ta kendisidir.
Anayasa ve yasalara aykırı olarak denetim görevini piyasa koşullarına terk eden Bakanlık, “TMMOB dava açtı o nedenle denetimsiz kaldı” diyebilir mi? Ülkemiz hukuk devleti ilkesine bağlı olarak yönetiliyor ise herkesten önce hukuka bağlı olması gereken yöneticiler, dava açma hakkını kullananlara karşı böyle bir ithamda ve eleştiride bulunamaz. Aksine, görevlerini yerine getirmedikleri için kamuoyuna hesap vermekle yükümlüdürler.
Bakana ve DSİ Genel Müdürüne tavsiyemiz; ölümlerin ve yanlışlıkların sorumluğunu üzerlerine alıp, görevini bu işi yapabilecek olanlara bırakmalarıdır.
Mehmet Soğancı
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı