TMMOB Ankara İKK’dan Akay Katlı Kavşağı Açıklaması
Spread the love

Değerli Basın Emekçileri.

Ankara Büyükşehir Belediyesi, 1994 yılında onaylanan Ankara Ulaşım Ana Planı‘na aykırı olarak kente 22 tane daha katlı kavşak kararı almış ve nazım imar planlarının yargı kararları ile iptal edilmesine karşın, 24.8.1998 tarihinde Akay Kavşağı yapım işlerine başlamıştı. Mimarlar Odası tarafından bu işleme karşı açılan dava maratonu 14.7.2009 tarihinde onanarak kesinleşmiştir. Bunun üzerine, yerel yönetim faaliyetleri yürütmesi gereken Büyükşehir Belediyesi bütün eforunu 11 yıl önce yaptığı hatalardan birisi hakkında spekülasyon yaratarak kamuoyunu meşgul etmeye harcamaya başlamıştır.

Bugün yaşanan komedi, kişisel hırs ve çıkarlara odaklı belediyecilik anlayışının yeni bir örneğinin sergilenmesinden başka bir şey değildir. Büyükşehir Belediyesi, boş laflarla vakit geçirmekten vazgeçip tarihsel, kültürel ve kentsel dokusunu tahrip ettiği başkent Ankara‘yı nasıl insan odaklı bir yaklaşımla düzeltebileceğini düşünmeye hemen başlamalıdır.

Akay Kavşağı yapımı başladığı günden beri tartışmalara konu olmuş, trafiği rahatlatacağı iddiasıyla gündeme getirilmesi karşısında TMMOB Ankara İKK trafiği rahatlatmayacağını defalarca dile getirmiştir. Kavşağın açılmasıyla birlikte geçici bir süre rahatlayan trafiğin, araç sayısı arttıkça daha içinden çıkılmaz bir hale dönüşmesi üzerine bizzat Büyükşehir Belediye Başkanı Akay Kavşağının tek başına çözüm olmayacağını, başka kavşaklar yapılması gerektiğini söylemeye başlamıştır. Aklın yolu birdir, ancak bundan bihaber olanlar yandaş müteahhitlere kaynak aktarmaktan aklın yoluna bir türlü girememektedirler.

Şimdi, Büyükşehir Belediyesi yetkilileri yargı kararlarına uymamalarının, yargı kararlarına karşın yaptıkları nazım imar planlarına ve bilimsel akla aykırı uygulamaların, yargı sisteminin gecikmesinin ve gelinen çıkmaz durumun sorumlusu olarak Meslek Odalarının dava açmasını göstermeye çalışarak ortaoyunu oynamaktadır. Bilinmelidir ki, TMMOB ve bağlı Meslek Odaları aklın ve bilimin yolundan giderek insan odaklı bir yaşam için kamusal denetim görevi yerine getirirler. Eğer şikayet edilecek birileri varsa onlar da; bilimsel aklın ve meslek ilkelerinin yerine rantçı belediyecilik anlayışını getirenler, yargı kararlarını hiçe sayanlar, başkenti rantkent yapanlardır.

İnsan Odaklı Yerel Yönetim Anlayışı!

Bugün başkent Ankara; insan odaklı bir yerel yönetim anlayışı yerine rant odaklı bir yerel yönetim anlayışının benimsenmiş olması nedeniyle her geçen gün yaşanılır bir kent olmaktan hızla uzaklaşmaktadır. Yapılan katlı kavşaklar ve ulaşım altyapıları nedeniyle kentin dokusu günden güne bozulmakta, yayalara ayrılan hemzemin geçitler kaldırılmakta, toplu taşımaya önem verilmemesi nedeniyle otomobil kullanımı oranı yükseldiği için fosil bazlı sıvı yakıt tüketimi, trafik kazaları, hava kirliliği, otopark sorunu ve ulaşım maliyetleri katlanarak artmaktadır.

Bunların yanısıra, yerel yönetim anlayışındaki çarpıklık nedeniyle, bir bütün olarak kentsel yaşam ve kentlilerin yaşamı gözönüne alınmamakta, kentlilerin kültürel ve sanatsal gereksinimlerine yönelik adımlar ve düzenlemeler yapılmamakta, kentsel gelişim ulaşım başta olmak üzere master planlara dayalı olarak yönetilmemekte, ulaşımda metro başta olmak üzere toplu taşıma yaklaşımı benimsenmemekte, kentte yaşayanlara verilen hizmetler su-doğalgaz-ulaşımda olduğu gibi ticari birer meta olarak görülmekte, amblem tartışmasında görüldüğü gibi kentin tarihi geçmişi inkar edilerek dayatmacı bir yerel yönetim anlayışı sergilenmektedir.

Ankara‘nın ulaşım sorununa samimi çözüm arayan herkesin ilk aklına gelmesi gereken bir an önce metro planlaması yapılarak hatların devreye alınmasıdır. Ancak yıllardır katlı kavşakları dilinden düşürmeyen, kente yaptığı yatırımları yol aydınlatmalarında olduğu gibi rayiç bedelin çok üzerinde maliyetlerle gerçekleştiren, gene aydınlatma örneğinde olduğu gibi tip projesi olmayan direkler diken, kentsel dönüşüm adı altında varoşlarda yaşayanları sokağa atan, kent içi yolları otobana çeviren yerel yönetim anlayışı, plansız başladığı metroda çalışmalarında ise bir arpa boyu yol gidememekte ve başkent halkına metro masalları anlatmaktadır. ODTÜ‘yü yıkmayı düşünenlerin önce kendi diktikleri tip projesiz direkleri sökmesi gerekir.

Büyükşehir Belediyesi bugünden itibaren;

* Ulaşım Ana Planı çerçevesinde uygulamalar yapmalıdır.

* Ulaşımda insan odaklı ve toplu taşımacılığı benimseyen bir politika tercih etmelidir.

* Meslek Odalarının sesine kulak vermeli, odalara karşı önyargılı olmaktan vazgeçmelidir.

* Yargı kararlarına her zaman ve zamanında uymalı, keyfi uygulamalardan vazgeçmelidir.

 

TMMOB
ANKARA İL KOORDİNASYON KURULU


Spread the love