Makina Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası ve Mimarlar Odası Kartal Temsilcilikleri tarafından birlikte düzenlenen “İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı: Tuzla Örneği” başlıklı söyleşi temsilciliklerin ortak mekanında gerçekleştirildi. Etkinliğe ağırlıklı olarak Makina ve Gemi İnşa Mühendisleri’nden olmak üzere değişik disiplinlerden yaklaşık 50 kişi katıldı.
Söyleşide MMO İstanbul Şube YK üyesi Metin Şen Tuzla Tersaneler Bölgesi İzleme ve İnceleme Komisyonu’nun yaptığı çalışmalar, ulaştığı sonuçlar ve bir tersanede yapılan incelemede çekilen fotoğraflar ile görülen eksikleri aktardı. Metin Şen, “Tersane sahiplerinin işgüvenliğine ilişkin iddiaları ile uygulama arasında ciddi farklılıklar olduğunu, kazaların iddia edildiği gibi deniz görmemiş deneyimsiz işçilerden kaynaklanmadığını, tersanelerde işçilere verilen eğitimlerin yetersiz olduğunu, işçilere verilen kişisel koruyucu donanımların standartlara uygun olmadığını ve doğru şekilde kullanılmadığını, grid hastalığının uzun vadede işçi sağlığı açısından ciddi tehlike oluşturduğunu, tersanelerin yerleşim düzenindeki sorunların büyük tehlikeler yarattığını, işçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin konularda işçi temsilcilerinin mekanizmalara katılması gerektiğini, gerekli önlemler alınarak bu önlemlerin tarafsız gözler tarafından düzenli olarak kontrol edilmesi gerektiğini” ifade etti.
Limter-İş Genel Sekreteri Kamber Saygılı da 16 Haziran grev kararına yol açan süreci ve grev hazırlıklarının içinde bulunduğu durumu aktardı. Saygılı özetle şunları söyledi:
“Biz 16 yıldır tersanelerde mücadele ediyor, taleplerimizi dile getiriyoruz. Yürüttüğümüz mücadele ve 27-28 Şubat grevinden sonra bazı kazanımlar oldu. Bazı işyerlerinde 7,5 saatlik çalışma süreleri uygulanmaya başlandı. Eskiden arkadaşımız öldüğünde, üstüne gazete örtülür diğer işçiler çalışmaya devam ederdi. Biz işçilere “iş cinayetleri olduğunda çalışmayın” derdik. Şimdi patronlar işi tatil edip, işçileri gönderiyor. Eskiden işçiler seyirci, patronlar sahadaydı. Şimdi eksiklerimiz olsa da tarafız.
Grev kararını 16 Mayıs’ta 100 kadar işçi arkadaşın katıldığı bir toplantıda tartışarak aldık ve çalışmalarına başladık.
Bazı iş kollarında tersanelerden daha çok ölüm oluyor. Ama biz mücadelemizle Tuzla’daki cinayetleri görünür hale getirdik. Bu mücadeleyi işçi sınıfına olan bağlılığımızla yürütüyoruz.”
MMO İstanbul Şube Başkanı İllter Çelik de bir konuşma yaparak “Biz sizi destekliyoruz demek yetmiyor. Biz bütün hücrelerimizle bu mücadelenin içinde olmalıyız. Biz toplumun aydınları isek, üstümüze düşenleri yapmalıyız” dedi.
Daha sonra Gemi Mühendisleri Odası TMMOB Yönetim Kurulu Yedek Üyesi Zuhal Can’ın da katılımıyla divan oluşturularak soru-cevap ve tartışma bölümüne geçildi. Katılımcıların bazı soru ve önerileri şöyle:
- Limter-İş’in 14 Haziran’da TOBB ile yapılacak toplantıda dile getireceği talepler ne olacak? Burada somut bir uzlaşma çıkması durumunda “grev” konusunda ne yapılacak? TOBB görüşmesinde dile getirilecek ortak talepler için bir ön çalışma yapılamaz mı?
- Grid hastalığı hakkında bilgi verir misiniz
- İş kazalarının azaltılması ile de bağlantılı olarak eğitim için meslek liselerine dönük olarak ne düşünülüyor?
- Odalarımız iş kazalarına karşı, üyesi olan mühendislerin işçilere olan sorumluluklarını yerine getirmesi için ne yapacak?
- Sorunun çözümünde esas olan işçilerin örgütlenmesi olmalıdır.
- Gemi Mühendisleri Odası ne çalışmalar yapıyor?
- Tersaneler konusunda gerekirse “kamulaştırma” talep edilmelidir.
- Meslek hastalıkları sorununa önem vermeliyiz. Meslek Hastalıkları Hastaneleri yeniden kurulmalıdır.
Söyleşiye katılan Dev Maden Sen Genel Başkanı Çetin Uygur da “Mühendisler işçilerin parçasıdır ve mühendislerin en önemli örgütü TMMOB’dir. Onun yanında mühendislerin işçilerle birlikte sendikalaşması gerekir. Tuzla’da temel talep “Tersaneler Bölgesi İşyeri Konseyi”nin oluşturulması olmalıdır. Bu Konsey’de işçi ve işverenler eşit sayıda ve yetkide yeralmalıdır. Bu Konsey’de ayrıca teknik meselelerle ilgili olarak TMMOB ve işçi sağlığı ile ilgili konular için de TTB temsilcisi yeralmalıdır” dedi.
Soru ve önerilere verilen cevaplarda dile getirilen görüşler şöyle:
Metin Şen: “Grid hastalığı ağırlıkla cam işkolunda ve tersanelerde etkili olan bir hastalık ve çalışanların ciğerlerinde geri dönülmez tahribata yol açıyor.
Eğitim önemli, ama her şeyi çözemez. Esas olarak sorunun çözümü için uygun bir sistem oluşturulmalıdır.”
Kamber Saygılı: “Tuzla İnceleme Komisyonu’nun verileri bizi güçlendirdi.
TOBB, bizi durduk yerde görüşmeye çağırmıyor. Onlar da sıkıştı, onların da sıkıntıları var. Siparişleri iptal ediliyor, kredileri kesiliyor. Bazı adımlar atmak zorundalar. Görüşmede taleplerimiz kabul görürse “grev” yerine “şenlik” yaparız. Ancak havada kalacak taahhütler karşısında geri çekilmeyiz.
Biz tek tek tersanelerde örgütlenmeyi reddetmiyoruz. Daha önce bazı tersanelerde aylarca süren grev ve direnişlerimiz oldu. Ancak bunlar tek başına çözüm olmuyor. Bir bütün olarak örgütlenmek zorundayız. Bu nedenle GİSBİR’i hedef alıyoruz.”
Zuhal Can: “GİSBİR geçenlerde tersanelerde çalışan Gemi İnşa Mühendisleri’ne dönük olarak 3 günlük zorunlu bir eğitim yaptı. Bu eğitimde aktarılan temel düşünce “sorumluluk işverenlerde değil, siz mühendislerde, ona göre” şeklinde oldu.
Biz işçilerle birlikte çalışıyoruz. İş kazalarında kaybettiğimiz arkadaşlarımız var. Davalarını takip ediyoruz. İş güvenliği sorununu ne tek başına mühendisler, ne işçiler, ne de patronlar çözebilir. Sorun bir sistem sorunudur. İşgüvenliği, bir yaşam kültürü haline getirilmelidir. “Sıfır kaza” hedeflenerek hareket edilmek zorunludur. Mevzuatta ciddi eksikler yok, ama uygulanmıyor. Gemi Mühendisleri odası uzun vadeli çalışmalarla eğitimler yürütüyor.
Tersaneler Bölgesi’nin Yalova’ya taşınmasına bütün mühendislik disiplinleri karşı. Yalova, Tuzla’nın olsa olsa kötü bir karikatürü olabilir. Tersanelerin Anadolu’nun çeşitli yerlerine dağıtılması projesi de 40 yılda oluşmuş bilgi birikimini dağıtarak sektörü bitirir.”
Söyleşide 16 Haziran Pazartesi sabah 7.00-7.30’dan itibaren Tuzla Tersaneler Bölgesi’nde buluşma çağrısı da yapıldı.
Politeknik – İstanbul