Adli Tıp Raporuna Göre Lokumcu’yu Öldüren Hastalığı

Trabzon Adli Tıp Kurumu, Hopa’daki protestolarda polis müdahalesi sonucu hayatını kaybeden Metin Lokumcu’nun kalp ve akciğer hastalığı nedeniyle öldüğünü rapor ederek polis müdahalesini akladı 
31 Mayıs’ta Tayyip Erdoğan’ın Hopa’ya gelişini protesto eden ve polis müdahalesine maruz kalarak hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu ile ilgili adli tıp raporu açıklandı. Trabzon Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Daire Başkanlığı tarafından yapılan incelemede Lokumcu’nun vücudunda öldürücü düzeyde kimyasal maddeye rastlanmadığı, ölümün ise kalp ve akciğer hastalığından olduğu iddia edildi. 
TTB-TİHV-İHD-KESK’in ön raporu yalanlıyor 
Trabzon Adli Tıp Kurumu’nun raporunu boşa düşüren bir inceleme Hopa olaylarının hemen ardından bölgeye giderek incelemelerde bulunan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) tarafından hazırlanmıştı. Raporda Hopa halkının devlet hastanesinin aciline, çocukların bulunduğu okula, esnaf dükkanlarına bile bombalar atıldığını söyledikleri yer alıyordu. Aynı raporda “Olaylarda son derece kontrolsüz kullanılan gaz bombası nedeniyle Metin Lokumcu ölmüştür… Gazın ölüme neden olan kimyasal etkisi yanı sıra gaz bombasının fırlatılmasıyla gaz kanisterinin çarpma etkisi de birçok insanı yaralamıştır. 6 yaşında bir çocuğun üzerine gelen gaz kanisterinden çocuğu korumak için üzerine kapanan genç bir kadın kafasından yaralanmış, hastanelik olmuş, kafasına dikiş atılmıştır” ifadeleri bulunuyordu. 
Lokumcu ile ilgili yapılan ön otopsi raporunda biber gazı tetiklemesine bağlı kalp krizi sonucu öldüğü belirtilmişti. 
’Ölüm ile gaz ve darbeler arasında bağlantı kurulmamış’ 
Hopa olaylarının tutukluları ile Metin Lokumcu’nun avukatları Meriç Eyüboğlu, Can Atalay, Alp Tekin Ocak, Berrin Demir ve İlknur Alcan, Trabzon Adli Tıp Kurumu’nun raporuna itiraz edeceklerini açıkladı. Radikal’e konuşan avukat Meriç Eyüboğlu “Raporda kendisinde daha önceden olan kalp ve akciğer hastalığı nedeniyle ölümün gerçekleştiği yazılı maalesef. O gün fiziki saldırı olduğu ve darbe aldığı, yoğun biber gazına maruz kaldığına ilişkin tanık ve görüntüler var. Ölümü ile bu maruz kaldığı gaz ve darbe arasındaki bağlantı kurulmamış. Bu nedenle rapora İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1’inci İhtisas Kurulu’na başvurarak itiraz edeceğiz. Var olan bilgi ve belgeler ışığında onlar da değerlendirsinler. Biz, ölüm nedeninin açığa çıkmasını istiyoruz” açıklamasında bulundu. 
 
Kaynak: Sendika.Org