Avrupa Gazeteciler Birliği (AEJ) Türkiye Temsilciliği, Basın Yayın ve İletişim Emekçileri Sendikası (Haber-Sen), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD), Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD), Profesyonel Haber Kameramanları Derneği (PHKD), Türkiye Foto Muhabirleri Derneği (TFMD), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Ankara Temsilciliği, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Turizm ve Çevre Gazetecileri Derneği (TURÇEV)‘nin oluşturduğu platform diyor ki:
Bugün yeni bir Ergenekon dalgası daha vurdu gazetecilik sahillerine. Her dalga birkaç meslektaşımızı alıp götürüyor. Gidiş o gidiş. İtirazlar kar etmiyor, hukuk boynu bükük izliyor olup biteni. Dalgaların alıp götürdüğü gazetecilerin ortak noktası muhalif olmaları. Yarın kime vuracak dalga? Hangi gazeteci, hangi muhalif ses potansiyel Ergenekon üyesi şimdi? Ne aranılıyorsa elle konulmuş gibi bulunan ev kimin evi olacak yarın? Tutuklanan her meslektaşının ardından “o aslında şöyleydi, böyleydi” diye gerekçeler üreten “gazeteciler”in vicdanı sızlamış mıdır bugün? Yoksa oturup bilgisayarlarının başına, Nedim Şener ve Ahmet Şık için de gerekçeler üretmeye mi başladılar çoktan? Ya hala suskun kalanlarımız? Sustukça sıranın susanlara da gelmekte olduğunu görmüyorlar mı? Yüzlerce karanlık eylemin, faili meçhulün, cinayetin yaşandığı ülkemizde, bunların üzerine gidilmesi umudunu doğuran Ergenekon, ne yazık ki herkesin doldurulduğu bir ucube torbaya dönüştü.
Platform diyor ki:
Biz tüm gazetecileri, konuşup muhalefet eden herkesin hedef alındığı ve ifade özgürlüğünü tehdit eden bu iklime karşı çıkmaya çağırıyoruz. Yalnızca konuşanların değil, susanların da hedef olduğu bir Türkiye‘de faydasız son pişmanlıklar yaşamamak için, başta medya kuruluşları ve meslektaşlarımız olmak üzere herkesi uyarmayı görev sayıyoruz.
TMMOB Gazetecilere Özgürlük Platformu‘nun söylediklerini herkesin duymasını, anlamasını istemektedir.
TMMOB “Şimdi Gazetecilere Özgürlük Platformu‘nun sesini büyütme zamanıdır.” diyor.