Mühendisler nerede olmalı?* Bir rant projesi üzerinden tespitler… -Mehmet Ceyhan/Beyzade Kaygısız/Fuat Demir

TMMOB de sıkça tartışılan bir konudur; mühendisin sınıfsal konumu ve toplumsal sorumluluğu. Genel değerlendirme ise, mühendislerin halkın, emekçinin yanında yer alması gerektiğidir. Çoğu zaman Teoman Öztürk’ten dem vurulur. Ancak ne yazık ki bu çoğunlukla söylemde kalır. 
 
Değişen toplumsal yaşam koşulları ve yeni değer yargıları mühendislerin kendi yaşam standartlarını koruyabilmek adına mesleğini icra ederken kamu yararını, halkın haklarını ve aslında kendi haklarını korumaktan uzak bir pozisyona itti. Bu durum TMMOB içinde yer alan hakim anlayışa da sirayet etmiş ve hem kendi kitlesinden hem de halktan-emekten yana pratik çalışmalardan uzaklaşmasına ve Birliğin bürokratlaşmasına neden olmuştur. 
Bu durumu eleştiren buna karşı tavır alan mühendisler iş bilmemekle, sekterlikle ya da gerçeklerden kopuk olmakla suçlanmaktadır.
Söylemde solda duran ancak söylemleri pratiklerine yansımayan  bu arkadaşlara ne demek istediğimizi, ne olması gerektiğini Mamak-Tuzluçayır Kartaltepe Mahallesi’nde yaşanan bir süreçle anlatmaya çalışalım.
Tuzluçayır-Kartaltepe Mahallesi 1960’lı yıllara kadar katı atık/çöp depolama alanı olarak kullanılan bir dere yatağında ve  farklı illerden göç eden yoksul insaların yerleşimiyle kurulmuş bir bölge. Bu gecekondu mahallesi 1990’lı yıllarda dönemin iktidarı tarafından çıkarılan aflarla ve bedelleri ödenerek tapu ve tapu tahsis belgesi sahibi olmuş. Mahallede bulunan toplam 320 gecekondunun %90’ı yasal olarak hak sahibi durumunda. Mahalle yoğun yapılaşma, Ankara’ya yönelen aşırı göçle birlikte betonlaşmamış, bakir kalmış nadir alanlardan biri durumunda. 
AKP’li belediyelerin son dönemde iyice azgınlaştığı kentteki rantsal dönüşüm projeleri için ideal bir alan haline geldiği noktada, AKP’li Mamak Belediyesi mahalle için ‘ustaca’ bir planı devreye sokuyor. 
2002 yılında alınan menşe-i belirsiz onaylanmamış (raporu o dönemin Afet İşleri de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı da onaylamadığı halde onaylanmış gibi lanse ediliyor) bir jeolojik zemin etüdüne dayanarak tüm bölgeyi yerleşime uygun olmayan çürük zemin ve hatta metan patlaması riski olan bir alan ilan ediyor. Amaç mahallelinin gözünü korkutmak ve sorunsuz bir şekilde mahalleyi boşaltmak. Belli bir oranda başarılı da oluyorlar. İşte tam bu noktada Mamak Barınma Hakkı Bürosu devreye girerek olaya müdahil oluyor. Konu; zemin etüdü, metan patlaması riski gibi teknik noktaları içerdiğinden Politeknik ile irtibata geçerek teknik yardım istendi. Bizde Politeknik olarak belediyenin barınma hakkını gasp etmeye çalıştığı Kartaltepe Mahallesi halkının yanında yer alarak çalışmalarımıza başladık. 
Öncelikle ilgili meslek disiplinleri ile irtibata geçerek raporun bilimsel olarak gerçek sonuçlarını tespit etmek ve bilgileri mahalleliyle paylaşmak üzere kolları sıvadık. Zeminle ilgili inceleme yapmak için, Jeoloji Mühendisleri Odası ile irtibata geçildi ve kısmi destek alındı. Jeofizik Mühendisleri Odası yönetiminin AKP’li ve piyasacı yapısı sebebiyle kurumsal bir ilişki kurmayıp Jeofizik mühendisi arkadaşlarımızla temas kurduk.  Kimya Mühendisleri Odası ile irtibata geçerek bilgilerimizi paylaştık. Daha sonra Jeofizik, Jeoloji ve Kimya Mühendisleri ve mahalle sakinleriyle birlikte yerleşim bölgesinde gözlem yaparak eski katı atık depolama alanını tespit edildi. Katı atık depolama alnının mahallenin ancak %20’lik bir bölümünü oluşturduğu tespit edildi. Bu alan dışında kalan yerleşim bölgesi incelendi. Bölgede metan gazı ölçümü ve zemin etüdü yapılmasını kararlaştırdık. Mahalleliye konuyla ilgili teknik bilgiler verdik. 
Yaptığımız araştırmada dönüşüm planına dayanak oluşturulan raporun onaysız olduğu ve hatta bu nedenle Bayındırlık’ın belediyeyi uyaran bir yazı gönderdiği tespit edildi. 
Bu bilgiler çerçevesinde barınma hakkı mücadelesinde ilk günden beri yer alan avukatlarla birlikte raporun iptal davasına katılım için Şehir Plancıları Odası ile irtibata geçme kararı alındı.
Mahalle halkıyla, çalışmalar sonucu elde edilen bilgileri paylaşmak ve ortak bir karar almak amacıyla Barınma Hakkı Bürosu’nun organize ettiği toplantıya halkın mühendisleri olarak katıldık. 
Belediyenin sahte raporlarla insanların kafasında yarattığı korkuları gidermek için, Kartaltepe Mahallesi’nde güvenli bir barınma için gerekli teknik ve bilimsel çözümleri yapacağımızı ve onların yanında yer alacağımızı söylememiz, hak gaspına uğrayan mahalleliye büyük bir moral verdi. 
Rant üzerine kurulu bu oyunu bozmak, insanların haklarını gasp etmek isteyenlere karşı mücadelede hak gaspına uğrayanların yanında olmak ‘bilimi ve tekniği halka sunmak’üzere yola çıkan biz mühendislerin görevi.
Süreç içerisinde farklı disiplinlerdeki Odalarla irtibat kurmaya devam ediyoruz. Odalarda duyarlı mühendisler bu çalışmaya kendi olanakları çerçevesinde her türden katkıyı vermeye çalışıyor.
Bu mücadele nasıl sonuçlanır, mahallelinin hak kaybına engel olabilir miyiz, henüz belli değil. Ancak şu bir gerçek ki bu çalışmada 23 disiplinin, 23 Odanın üst örgütü olarak TMMOB yer alsaydı yaratacağı etki çok daha büyük olacaktı.
TMMOB, sıkça yaşanan barınma hakkı ihlallerine karşı, kentsel dönüşüm adı altında yapılan rantsal dönüşümlere karşı; konuyla ilgili broşürlerin mahallelerde yaygın dağıtımı, ilgili disiplinlerden mühendislerin bilgilendirmeleriyle gerçekleşecek mahalle toplantıları gibi pratik bir çalışma yürütse barınma hakkı mücadelesi için olumlu ve önemli bir etki sağlayacaktır. İşte o zaman Teoman Öztürk’ün mirasına sahip çıkan onu yaşatan bir TMMOB olacaktır.
Halkın mühendisleri olarak,söylemeye ve yapmaya çalıştığımız budur.
Halkın yanında,halkın hakları içinde mücadele eden bir TMMOB olmalıdır.
TMMOB ve bağlı Odaları Kartaltepe Mahallesi’nin barınma hakkı mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz. 
Mehmet  Ceyhan Jeofizik Mühendisi
Beyzade Kaygısız Jeofizik Mühendisi
Fuat Demir Kimya Mühendisi
(*)Yazım kolaylığı için Mühendisler diyoruz,siz bunu Mühendis,Mimar,Şehir Plancıları olarak okuyun.