Validebağ Korusu İstanbul’da kentin içinde doğal yapısı korunabilmiş, 1. Derece Tarihi ve Doğal Sit Alanı statüsündeki son koru. Üsküdar Belediyesi ve Çevre Şehircilik Bakanlığı koruya peyzaj projesi yapmak istiyor. Yıllardır çeşitli biçimlerde yapılaşma tehdidine maruz bırakılan Validebağ için İstanbulluların mücadelesi devam ediyor.
19.yy’a dayanan tarihiyle, 354 dönümlük alanıyla İstanbul’a yaşam sağlayan; kentlilerin korumak için 1996 yılından bugüne mücadele verdiği Validebağ Korusu’nu daha yakından inceleyelim.
Kentin içinde bir yaşam varlığı
Üsküdar Altunizade mahallesindeki Validebağ, 1. Derece Tarihi ve Doğal Sit Alanı ve koru statüsündeki bir yeşil alan. İstanbul içinde doğal hali korunabilmiş nadir korulardan Validebağ Korusu, 354 dönümlük alanda büyük bir biyoçeşitliliğe sahip. Kuşlar ve diğer canlılar için barınma ve beslenme alanı, kentliler ve halk sağlığı için önemli bir doğal varlık.
Validebağ Savunması’nın 2021 yılında bilim insanlarıyla birlikte hazırladığı rapora göre Validebağ Korusu Türkiye’nin 485 kuş türünden 130’una, 400’ü aşkın kelebek türünden 31’ine, İstanbul’daki 2000 tür otsu bitkinin 200’üne ev sahipliği yapıyor.
Koru’da aralarında yüzlerce yıllık anıt ağaçların da yer aldığı 101 tür ağaç ve çalı türü yaşıyor. Meşe, sedir, ıhlamur, dişbudak, çınar türleri, Akdeniz defnesi, söğüt, çeşitli portakal türleri, erguvan, kızılçam, sahil çamı, fıstık çamı, çitlembik gibi ağaçların yanında elma, erik, ayva, dut, muşmula, malta eriği ve incir gibi çeşitli meyve ağaçları da Validebağ’ın zengin ekosistemi içinde yer alıyor.
Koru kentliler içinde temiz hava sağlıyor. Hektar başı 93 ton, toplam 3000 tonun üzerinde karbon depoluyor. Her yıl 921 ton toz tutuyor ve bölgenin havasını temizliyor.
1800’lerden bugüne korunan bir koru
Validebağ Korusu, İstanbul Anadolu Yakası’nda, yaklaşık 200 yıl önce Sultan III. Selim’in annesi Mihrişah Valide Sultan için inşa ettirdiği bağ köşkü ile şekillenmeye başlıyor. Koruda Cumhuriyet dönemine kadar yalnızca Saray için yapılan farklı köşk ve konutlar bulunuyor, farklı ülkelerden getirilen ağaç türleriyle birlikte koru kimliği şekilleniyor.
Cumhuriyet sonrası Validebağ Korusu 1927’de Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edildi ve uzun yıllar çeşitli kamu hizmetlerine ev sahipliği yapmış oldu. Koru içinde bulunan yetimler yurdu Cumhuriyet döneminden 1980 yılına kadar veremle mücadele de önemli kamusal sağlık mekanı oldu.
1980 darbesi sonrasında arazisi daraltılan ve 90’lı yıllarda yapılaşma tehdidi
artan koru için bölge halkının mücadelesi başladı. “Validebağ korudur, koru kalacak” diyenlerin mücadelesiyle 1999 yılında İstanbul 3. Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararıyla Validebağ Korusu 1. Derece Doğal SİT alanı kapsamına alınır. Kurul ayrıca, SİT sınırına komşu park alanlarının da bu alana katılabilmesi için yerinde inceleme yapılmasına, parsel de bulunan Atölye Binaları, Validebağ Sanatoryumu, Validebağ Prevantoryumu (Mustafa Necatibey Öğretmen Huzurevi), Çamlı Köşk, Kuş Evi’nin de tesciline karar verdi.
Mücadeleyle korunan Validebağ
90’lı yıllarda koruya dönük yapılaşma hamleleri artınca Validebağ çevresinde yaşayan İstanbullular koruyu savunmak için de bir araya gelir. Yıllardır bölgenin hafızasını tutan ve korunun doğal yapısının korunması için uğraşan bölge halkı Validebağ’ı bugüne getiren önemli öznelerden biri olur.
2001 yılında kurulan Validebağ Gönüllüleri Derneği, 2000’li yılların başından itibaren korunun 1. Derecede Tarihi ve Doğal Sit Alanı ve Çevresi Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nı üzerinde yapılmak istenen değişikliklere karşı hukuksal ve fiili mücadele yürüttü, korunun hafızasını korudu.
Bölgede yaşayanlar tarafından koruma altına alınan Validebağ Korusu’nda AKP’lilerin yağma planları durmadı. 2014 yılında Validebağ Korusu’na Üsküdar Belediyesi tarafından halka rağmen başlatılan cami projesine karşı binlerce İstanbullu günlerce mücadele etti. Yıllar içinde yan yana koruyu savunanların biriktirdiği mücadele ve Gezi’nin de öğrettikleriyle Validebağ direnişi hızlıca büyüdü. Koru girişinde inşaatı engellemek için başlayan nöbet 2 aya yakın sürdü. Üsküdar Belediyesi’nin korunun 1. Derece Tarihi ve Doğal Sit Alanı statüsünü delerek yapmak istediği camii projesi için AKP iktidarı tüm olanaklarıyla saldırdı. Mücadele günlerinde Validebağ Savunması kurularak Validebağ örgütlülüğü güçlenerek devam etmiş oldu.
Validebağ için yeni saldırı Millet Bahçesi
2018 yılında İBB, Validebağ Korusu’na millet bahçesi yapmak üzere bir proje hazırladı. 354 bin m² büyüklüğündeki Validebağ Korusu’nun Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığına tahsisli kısımları dışındaki 261 bin m² alanı kapsayan proje; İstanbul 1.Numaralı Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Komisyonu tarafından 16.08.2018 tarihinde ve 6 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 19.09.2018 tarihinde onaylandı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı daha önce İBB’ye tahsis edilen ve Koru’yu millet bahçesi yapma projesinin yapıldığı 261 bin m² lik alanı, AKP iktidarı İstanbul’u kaybettiği için 26 Mart 2020’de İBB’den alarak ‘temizlik, bakım ve güvenlik’ hizmetlerinin sağlanması amacıyla Üsküdar Belediyesi’ne tahsis etti.
Korunun doğal dokusunu yok ederek basit, yapılandırılmış peyzajla Validebağ’ı tahrip edecek, canlı yaşamına zarar verecek projeye karşı Validebağ Gönüllüleri ve Savunması nöbet başlattı.
Üsküdar Belediyesi, tepkiler üzerine Millet Bahçesi projesinin adını değiştirerek Bakım ve Rehabilitasyon Projesi yapsa da projenin özü doğal yapıyı bozarak yapılandırılmış peyzajla koruyu parka dönüştürme şeklinde özetlenebilir. Proje ve planlarda yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen Üsküdar Belediyesi ot biçme, çöp toplama, yol iyileştirme gibi farklı bahanelerle koruda faaliyet yürütmek istiyor. Koruya yapılacak projeyle oluşacak tahribata ilişkin bilim ve meslek insanlarının uyarılarına, raporlarına, bölgede yaşayanların yıllardır süren itirazlarına gözünü kapatan, ayak oyunlarıyla süreci ilerletmeye çalışan AKP’li Üsküdar Belediyesi binlerce canlıya ev sahipliği yapan ve bulunduğu bölgeye yaşam veren koruyu kar edilesi peyzaj projesi alanı olarak görüyor.
Validebağ bölgesinde yaşayanlar Validebağ Gönüllüleri ve Savunması’nın başlattığı nöbetlerle koruda belediyenin hukuksuz çalışmalarına engel oluyor. 200 yıllık korunun yaban ve doğal hayatını bozacak, ekosistemini yok edecek projeye ve Üsküdar Belediyesi’nin mütemadiyen girişimlerine karşı mücadele devam ediyor.
politeknik.org.tr