Kent merkezlerinde bulunan Askeri Alanlar ve Askeri kullanımdaki binaların işlevlerinin kent dışına çıkarılması farklı zamanlarda ve çok çeşitli gerekçelerle tartışma konusu edilmiştir.
15 Temmuz askeri darbe girişimi sonrasında kent merkezlerinde bulunan ve kent planlarında Askeri Alan kullanımına ayrılmış olan alanların bu işlevlerinin sonlandırılmasına yönelik, olağanüstü hal kapsamında, kanun hükmünde kararname ile yasal düzenlemeler yapılmaktadır.
Askeri işlevlerden boşaltılması sonrasında bu alanların ve yapıların nasıl kullanılması gerektiğine dair toplumun farklı kesimlerinde; kentin bütününü ve ihtiyaçlarını gözetmeyen; parçacı, kısa soluklu, daha çok günlük değerlendirmelere dayalı ve rant beklentisi içeren öneriler geliştirildiği izlenmektedir.
Karargâhların ve destek birimlerinin çoğunlukla merkezlerde yer seçtiği kentler bir anlamda Garnizon kent olarak tanımlanabilir ve bu işlevlerin alansal büyüklükleri, kent ölçeğinde bütün kararları ve yaşam kalitesini olumlu ya da olumsuz etkileyecek niteliklere ve potansiyele sahiptir.
Bu sorunun ele alınış biçimine dair, öncelikle ve çok önemli ilkesel kararların, herkes, her kurum ve karar vericiler tarafından benimsenmesinde yarar vardır;
– Boşalacak alanlar ve yapılar her ölçekteki onaylı kent planlarında Askeri Alan kullanımına ayrılmış alanlardır. Bu plan kararlarının değiştirilmesi öncelikle bir kent planlama meselesidir ve yürürlükte bulunan İmar Kanunu ve yönetmelikleri uyarınca bir plan revizyonu konusu olarak ele alınmalıdır.
– Yapılacak her ölçekte plan revizyonu çalışmasında, kamu yararı ve katılım ilkesi gözetilerek, öncelikle kentin mekânsal ve işlevsel ihtiyaçları ve kentsel donatı analizlerinin yapılması, gerekçelerinin oluşturulması zorunludur.
– Plan kararları oluşturulurken, bu alanların kamuya ait olması nedeniyle, kentin gereksinimi olan ve bütün kentlerde son derece yetersiz olduğu gözlenebilen eğitim, sağlık, yeşil alan, kültürel alan vb. kamusal işlevlerin yeterli hale getirilmesi amaçlanmalıdır.
– Kent merkezlerinde günümüze kadar, çoğunlukla parçacı ve parsel ölçeğinde yapılan plan kararları sonunda çok yoğun yapılaşma ve yoğun nüfus oluşturulmuş, başta ulaşım olmak üzere bütün kentsel işlevleri ve şehirsel altyapıyı yetersizlik ve çözümsüzlük sınırlarına dayandırmıştır. Askeri kullanımdan boşaltılacak alanlarda, bu sorunları daha da büyütecek, yeni nüfus ve yapı yoğunluğu yaratacak rant işlevlerinden özenle kaçınılmalıdır.
– Bu alanların ve yapıların yeniden kullanımı ve işlevlendirilmesi aynı zamanda bir tasarım meselesidir ve yeniden işlevlendirirken, kentin mekânsal ve mimari niteliğinin yükseltilmesi ile yaşam kalitesinin desteklenmesi amaçlanmalıdır.
– Boşaltılacak askeri yapıların ve alanların sahip olduğu tarihi, mimari, mekânsal bellek ve kimlik değerlerine özen ve duyarlılık gösterilmesi yasal ve kültürel bir sorumluluktur.
Özetle belirttiğimiz ilkeleri ve sorumluluklarını akla, bilime, kamu yararına uygun olarak yerine getirmeleri konusunda merkezi ve yerel yönetimleri uyarıyor, kamuoyuna saygıyla sunuyoruz.
TMMOB MİMARLAR ODASI YÖNETİM KURULU