Maslak 1453 Projesi’ne karşı Mimarlar Odası’nın açtığı davaya ilişkin iki hafta önce bilirkişi raporu açıklandı. Raporda projenin kamu yararı taşımadığı belirtildi. 9 Kasım’da ise Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Ağaoğlu’nun elinde bulunan Fatih Ormanı Mesire Alanı’nın sözleşmesini feshetmek zorunda kaldı.
Maslak 1453 Projesi kapsamındaki arazi 2008 yılında Jandarma Genel Komutanlığı’nın elindeyken TOKİ’ye devredildi. Mimarlar Odası İstanbul Şubesi, TOKİ’nin eline geçen kamu arazisi için yapılan nazım planına kamu yararına uygun olmadığı için itiraz ederek TOKİ’ye dava açtı. Dava sürerken TOKİ, ihaleyi Ali Ağaoğlu’nun sahibi olduğu Akdeniz İnşaat’a devretti.
3 yıldır süren mahkemede iki hafta önce bilirkişi raporu açıklandı. Plana itiraz edilerek açılan davada bilirkişi, ormanlık alanların zarara uğrayacağını belirterek projenin kamu yararına uygun olmadığını ifade etti. Bilirkişi raporu, söz konusu projenin kentin yaşamsal varlığı için vazgeçilmez önem teşkil eden orman alanları üzerinde yapılaşma baskısı oluşturacağını ve Fatih Ormanları’ndaki doğal hayatı zarara uğratacağını belirtiyor. Projenin durdurulmasını öngörmeyen bilirkişi raporu projenin bütününe ilişkin bir görüş yansıtmıyor.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldı
Televizyon, gazete ve internette yayınlanan “Maslak 1453” reklamlarında Ali Ağaoğlu’nun kamu arazilerini kendi malıymış gibi göstermesi üzerine tepkiler oluşmuştu.
Sosyal medyada da dile getirilen tepkiler sonucu 9 Kasım günü Orman ve Su İşleri Bakanlığı Ağaoğlu’nun sözleşmesini feshetmek zorunda kaldı.
Bu fesih; kamu yararına kullanılması gereken arazide Ağaoğlu’nun lüks konutlarının inşasını durdurmaya yetmiyor. Ağaoğlu bugün(14.11.2012) yaptığı basın toplantısında Maslak 1453 Projesi çerçevesinde satışa çıkardığı 2700 konuttan 2100’ünü sattığını ifade edip projeye devam edeceğini duyurarak reklam yapmaya devam etti.
“Kamu Arazileri Sermayeye Peşkeş Çekiliyor”
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi proje ile ilgili yaptığı açıklamada, Maslak 1453 Projesi ile ilgili medyada bilgi kirliliği yaratıldığını belirterek, İstanbul’a karşı işlenen suçların örtbas edildiğini belirtti.
Açıklamada yoksullara konut yapması için TOKİ’ye devredilen kamu arazilerinin sermayeye peşkeş çekildiği belirtilirken proje kapsamında 10 bin kişilik yeni bir kent oluşturulduğu, trafiğin ve alt yapının bunu kaldıramayacağı belirtildi. Açıklamanın sonunda ŞPO İstanbul Şubesi’nin kamu yararından, bilimden, doğadan ve insandan yana olduğunu belirterek, kamu arazilerinin halkın elinden alınmasına izin verilmeyeceği belirtildi.
politeknik.org.tr