İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından ihale edilen, toplam uzunluğu 77 km olan ve toplam proje maliyeti 12.859.636.111 lira olan 6 metro* ihalesinin projeleri kazı işleri başladıktan sonra İBB tarafından durdurulmuştur. Basında yer alan metro projelerinin iptal edildiği haberlerinden sonra İBB açıklama yaparak; 2017 yılı içerisinde 6 hattan oluşan “metro projelerinin” değil “ihalelerinin” iptal edildiği belirtilmiştir.
Megakent için trafik problemini hafifletecek, trafik ve insan yoğunluğunun olduğu bölgelerdeki yükü almak için planlanan projeler, devlet planlama teşkilatından onay almış, projeler için borçlanma onayını da belediyeden çıkmış, ihaleler yapılmış, bazı firmalara avansları ödenmişi bazı projelerde imalatların %10`luk kısmı tamamlanmışken projelerin değil ihalelerin iptal edilmesi DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR.
Metro-tünel projeleri gerekli mühendislik ölçüm, etüt ve planlama işlemleri yapıldıktan sonra proje maliyetleri hesaplanmakta, daha sonra ortaya çıkan proje maliyetleri üzerinden ihale edilmektedir. Yapılan iptal gerekçesi bu süreçlerin doğru bir şekilde işletilmediğinin açık bir kanıtıdır. Mevcut projelerin iptal gerekçesi olan “ekonomik” faktör daha önce yapılan ve tamamlanan metro ihaleleri içinde geçerli değil midir? Kamunun uğradığı zararın sorumlusu kimdir? İptal edilen ihalelerin şartnamelerinde belirtilen cayma bedelleri kimin cebinden çıkacaktır?
Durdurulan metro tünellerinde tünel ve çevre güvenliğine dikkat edilmelidir!
İptal edilen bu 6 metro projesi yeraltında yapılan kazı ve inşaat çalışmalarıdır. Projelerin bazılarında kazı çalışmaları başlamıştır. Yeraltı çalışmaları da şehir içinde ve yapılaşmaların yoğun olduğu alanların altında yapılmaktadır. Şehir içi tünelcilikte en önemli unsur yüzeydeki yapıların, yeraltında yapılan kazılardan ve inşaat çalışmalarından etkilenmemesidir. Bu sebeple yüzeyde ciddi bir izleme ve okumalar yapılarak yüzey etki haritaları çıkarılmaktadır.
Yeraltı çalışmalarında;
1-Yeraltında açılan bir boşluk yüzeydeki statik dengeyi yani doğanın dengesini bozmaktır.
2-Doğa bozulan bu dengeyi eski haline getirmeye çalışacaktır.
3-Doğanın bu davranışına karşı bir kuvvet oluşturmak için tünel içerisinden tahkimat (yapay güçlendirme) yapılır.
4-Bu tahkimat sayesinde tünel üzerinde oluşan gerilmeler ve yükler homojen şekilde dağıtılarak, tünelin kabul edilebilir deformasyonlar içerisinde kalması sağlanır.
5-Eğer bu tahkimat/destekleme yapılamaz ise hem tünel içi deformasyonlarda artış hem de yüzeyde deformasyonlar oluşur.
6-Tünellerde yapılan bu tahkimat geçici tahkimattır. Bu işlem tamamlandıktan sonra tünellerin betonarmesi tamamlanarak, tünel taşıyıcı hale getirilir.
Yukarıda kısaca belirtilen gerekçeler nedeniyle; durdurulan projelerin yapımına başlanmış şaft ve tünelleri (dikey, yatay ve eğimli yeraltı açıklıkları) açılmış bölgelerde, tünel ve çevre güvenliği için aşağıda belirtilen tedbirler ve gerekli önlemler alınmalıdır.
1-Projelerin ne kadar duracağı henüz bilinmediğinden yeraltı kazıları ile açılmış olan tünellerin/bölgelerin betonlanmasının tamamlanması gerekmektedir.
2-Şaft (dik kuyu) ile ulaşım sağlanan tünellerde şaft üstleri kapatılmalıdır.
3-Tünel beton kaplaması yapılmaz ve tüneller olduğu gibi bırakılırsa, bekleme süresince tünel içindeki dikey ve yanal hareketler ölçülemediği için tünel içerisinde gerekli tedbirler alınamaz, bu da hem tünel içerisinde deformasyonların artmasına hem de yüzeydeki yapıların da bundan etkilenmesine neden olacaktır.
4-Yüzeydeki deformasyonlar, yapılarda/binalarda yapısal hasarlara yol açabilir. Bu nedenle bekleme süresince tünellerdeki deformasyonlar düzenli olarak takip edilmelidir.
5-Tünellerde oluşan deformasyonlar ise işin tekrar başlaması sırasında ilave tahkimatlar yapılmasına, bu da maliyetlerin artmasına sebep olur.
6-Su geliri bulunan tünellerde su gelişinin kesilmesi gereklidir. Suyun tünel içerisine alınması yüzeyde deformasyonlara sebebiyet verebilir.
7-Yeraltı sularının kontrol edilmemesi tünel çevresinde bulunan alt yapıdaki su-kanalizasyon-enerji-iletim-doğalgaz hatlarının zarar görmesine neden olabilir.
8-Durdurulan, kapatılan şantiyeler yaşam alanları içinde bulunduğu için çevre güvenliği sağlanmalıdır.
Bunların haricinde şehrin birçok yerinde trafik düzenlemeleri metro projelerine göre yapılmıştı. Projesi başlayan bölgelerde kırka yakın şantiye kurulumu yapılarak çalışmalara başlanmış, bölgenin trafik akışı bu şantiyelere göre düzenlenmiştir. Projelerin durdurulması demek işin uzaması; aynı zamanda İstanbul halkının trafik çilesinin de uzaması demektir.
İhalelerin iptal edilerek Projelerin durdurulması aynı zamanda Metro şantiyelerinde çalışan insanlar için işsizlik anlamına gelmektedir. İhalelerin durdurulmasının ardından yüzlerce işçi ve meslektaşımız işten çıkarılmıştır. İşten çıkarılan çalışanlarının hakları olan ihbar ve tazminatları ödenmelidir.
Bu doğrultuda;
Mühendislik bilim ve tekniği ile kamu yararı düşünülmeden verilen bu iptal kararlarının asıl gerekçesi nedir?
Yapılan ve başlatılan ihalelerin iptal edilmesiyle oluşan kamu zararının sorumluları kimlerdir?
Neresinden bakarsanız bakın bu iş PLANSIZLIKTIR!
Tüm bu nedenlerle, durdurulan projelerle ilgili olarak yukarıda belirttiğimiz güvenlik önlemleri alınmalı ve söz konusu projeler en kısa sürede kamu yararı gözetilerek tamamlanmalıdır.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası