12 Eylül 1980 askeri darbesiyle birlikte kurulan Yükseköğretim Kurulu, uzunca bir dönem darbeci generallerin elinde baskı ve zor aracı olarak varlığını sürdürmüştür. YÖK, bugün AKP eliyle yeni liberal politikaların en fütursuz uygulayıcısı ve baskı aracı olarak üniversitelerin üstünde bir karabasan gibi çökmeye devam etmektedir.
YÖK‘le birlikte,
Har(a)çlarla başlayarak eğitim parça parça özelleştirilip, üniversiteler ticarethaneye çevriliyor. Barınma, ulaşım, beslenme gibi en temel ihtiyaçları karşılamak bile öğrenciler için çileye dönüşüyor.
Düşünen, sorgulayan bir üniversite yerine itaatçı bir eğitim kültürü oluşuyor. Soruşturmalar ve cezalarla, polis ve ÖGB ile üniversitenin sesi kısılmaya çalışıyor. Bir yandan toplulukların çalışma mekanları ellerinden alınırken, sivil polislere yer tahsis edilmeye çalışılıyor.
Üniversite eğitimini sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillendirerek, toplumsal çıkarlar geri plana itiliyor. Kişisel gelişim adı altında öğrencilere bireysel kurtuluş pompalanıyor ve bencilleştiriliyor.
Peki ya geleceğimiz?
Üniversitede eğitimin niteliğinin tartışılmasını bir kenara bırakan YÖK, diplomalarımızdan “mühendis” ünvanını çıkararak yetkilendirme, belgelendirme gibi uygulamalar getiriyor. Üniversite kapısından çıktıktan sonra da paralı eğitime devam diyor.
Altyapıyı düşünmeyerek üniversite kurmakta hız kesmeyen AKP ise işsizlik konusunda ne diyor? Recep Tayyip Erdoğan 2 Kasım‘da TOBB‘da yaptığı konuşmada kendi soruyor ve cevaplıyor: “Üniversiteli işsizler mi olacak? Olsun da üniversiteli işsiz olsun.”
Ne istiyoruz?
Bütün ayrımcılıkların, asimilasyon ve inkarın son bulduğu, eğitim hakkının cüzdana sığdırılmadığı eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim istiyoruz!
Toplumsal bilgi üretebilmek için fikirlerin özgürce ifade edilebildiği üniversiteler istiyoruz!
Öğrencilerin, üniversite çalışanlarının üniversite yönetiminde söz sahibi olduğu demokratik üniversite istiyoruz!
Kampüslerimizi kışlaya, öğrenciyi müşteriye dönüştüren, geleceğimizi karartan YÖK kaldırılsın!
Topluma ve mesleğe karşı sorumluluk duyan mimar, mühendis ve şehir bölge planlamacılığı öğrencilerini sözümüzü büyütmeye çağırıyoruz. Postalla gelen YÖK, örgütlü mücadelemiz ile gidecektir.
Jeoloji Mühendisleri Odası Öğrenci Örgütlülüğü JeoGenç (Ankara)
Mimarlar Odası Öğrenci Örgütlülüğü MOGenç (Ankara)
Maden Mühendisleri Odası öğrenci Örgütlülüğü Genç Madenci (Ankara)