İstanbullular soruyor: Kabataş İskelesi’ne ne yapmayı düşünüyorsunuz?

İstanbullular, İBB’nin Kabataş iskelesine dönük dolgu alana Martı Mrojesi ve aktarma merkezi projesine karşı basın açıklaması yaptı: “İstanbullulara sormayı düşünüyor musunuz?”

İstanbul Kent Savunması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Kabataş iskelelerini kaldırarak oluşturacağı dolgu alanda martı şeklinde bir yapıyla aktarma merkezi projesine karşı Kabataş iskelesinde eylem yaptı. Günde on binlerce yolcunun kullandığı Kabataş iskelelerini kapatarak kıyı çizgisine deniz dolgusuyla silüeti bozacak bir yapı projelendiren İBB’ye sorular soran yaşam savunucuları iskeleden İBB’ye seslenerek “İstanbullulara sormayı düşünüyor musunuz?” dedi.

Basın açıklamasını okuyan Ezgi Öz, İBB’nin 13 Mayıs’ta yapılan meclis toplantısında özel imar değişiklikleriyle itirazlara rağmen projeyi onayladığını ancak projenin resmi olarak açıklanmadığını, planlarının askıya çıkmadığı belirtti. Projenin ilan edilmeden İstanbullulara sorulmadan, duyurulmadan “yaptım, oldu” tarzıyla ilerletilmek istendiğini vurgulayan Öz; kıyı çizgisinde deniz dolgusuna ve tarihi silüete zarar verecek projeye izin vermeyeceklerini söyledi.

“Sorulara cevap ver İBB”
İstanbul Kent Savunması basın açıklamasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a sorular yöneltti. İKS açıklamada “1993 yılından beri kentsel sit ilan edilen ve koruma altında olması gereken böyle tarihi bir bölgede, böylesine devasa bir yapının tarihi siluete vereceği zararın farkında değil midir? Böyle bir kötülüğü İstanbul’a nasıl, ne hakla yaparsınız? İstanbul halkına hizmet amacı ile görev yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkililerine tekrar sesleniyoruz; İstanbul’un yaşanabilir bir kent olması için, kenti rant alanına çeviren, tümüyle kapalı kapılar ardında yapılan, İstanbul’un tarihi ve doğal yapısını yok eden projelerden vazgeçin!” ifadelerini kullandı.

kabatas_2 kabatas_3 kabatas_4

İstanbul Kent Savunması’nın basın açıklaması şöyle:

İSTANBUL ULAŞIM AĞININ KALBİ KABATAŞ İSKELE ve MEYDANI OLDU BİTTİYE KURBAN EDİLMEK İSTENİYOR!

İstanbul, bu şehirde yaşayanlara hiçbir bilgi verilmeden, yüz binlerin hayatını felce uğratacak dayatma bir proje ile daha karşı karşıya kalmıştır. Söz konusu proje Kabataş Martı Projesi’dir.
Kabataş, İstanbul’un en önemli ulaşım merkezlerinden biri. Her gün on binlerce insanın kullandığı, deniz ulaşımının, raylı sistemlerin, toplu taşıma araçlarının birbirine bağlandığı önemli bir aktarma merkezi…

Bugün yapılmak istenen Martı projesi için yapılan imar planı değişikliği, muhalefet partisinin itirazlarına karşın, 13 Mayıs 2016 tarihinde Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nden oy çokluğu ile geçti. Aldığımız duyumlar, inşaata bayramdan sonra başlanacağı yönünde… Ancak hala resmi bir açıklama duymuş değiliz!

Normal koşullarda, projeye başlanmadan önce, projenin askıya çıkartılarak halkın bilgisine sunulması, ilgili koruma kurulundan ve Çevre Bakanlığı’ndan onay alınması gerekirdi. Eş zamanlı olarak, projeden etkilenecek tarafların görüşü alınmalı ve proje hakkında kamuoyu bilgilendirilmeliydi.

Olması gereken süreç üzerinden ilerlenmesi şöyle dursun, daha gerekli onaylar bile alınmadan, iskeleleri işleten firmalar tarafından, deniz ulaşımının başka semtlere kaydırılacağı söylenmektedir.

Yapılanlar tam bir kanunsuzluk örneği olmakla kalmayıp, projenin oldu bittiye getirilmeye çalışıldığını göstermektedir. İDO, şimdiden Beşiktaş’a taşındığı bilgisini paylaşmaktadır. Belki de bir sabah geleceğiz ve hergün kullandığımız iskelelerin kapanmış olduğunu şaşkınlık içinde göreceğiz.

Aktarma merkezi adı altında, deniz doldurulacak, tarihi siluete aykırı şekilde, Dolmabahçe Camisi’nden, Fındıklı Molla Çelebi Camisi’ne kadar olan alanda, kanat açmış martı şeklinde devasa bir bina yapılacaktır.

Proje bir çok sorunu beraberinde getirmektedir:

1. İstanbulluların sahil şeridini kullanabildikleri bir kaç noktadan biri olan Kabataş sahili ve Fındıklı Parkı yok edilecek ve bölge göz alabildiğine betonlaşacaktır.
2. Projenin yapımının ne kadar süreceği meçhuldür.
3. Deniz ulaşımında yapılacak değişiklikten etkilenecek yolcu sayısı kamuoyuna açıklanmamıştır.
4. Kabataş’taki iskelelerin kapanması ile oluşacak değişiklikten kentin diğer yerlerindeki trafik nasıl etkilecek bilinmemektedir.
5. İstanbulluların ulaşım süresi ve ulaşıma ayırdıkları bütçe nasıl etkilenecek herhangi bir çözüm belirlenmemiştir.
6. İnşaat süresince, Taksim-Kabataş Füniküler hattının kapatılıp kapatılmayacağı meçhuldür.
7. İnşaat süresince, Tramvay hattının son iki durağı olan Kabataş ve Fındıklı durakları iptal edilecek mi bilinmemektedir. 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 1993 yılından beri kentsel sit ilan edilen ve koruma altında olması gereken böyle tarihi bir bölgede, böylesine devasa bir yapının tarihi siluete vereceği zararın farkında değil midir? Böyle bir kötülüğü İstanbul’a nasıl, ne hakla yaparsınız?

İstanbul halkına hizmet amacı ile görev yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkililerine tekrar sesleniyoruz; İstanbul’un yaşanabilir bir kent olması için, kenti rant alanına çeviren, tümüyle kapalı kapılar ardında yapılan, İstanbul’un tarihi ve doğal yapısını yok eden projelerden vazgeçin! Yerel yönetimin kamusal alanlara müdahale biçimini artık değiştirmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Yerel yönetimin ve siyasi iktidarın rant odaklı inşaat hırsından canımız hep yandığı için gözümüz, kulağımız İstanbul’un can damarı Kabataş’ta olmaya devam edecek. Bütün İstanbul halkını, Kabataş’a göz kulak olmaya çağırıyoruz! 

Şehir ancak birlikte mücadele edersek kurtulur!

İSTANBUL KENT SAVUNMASI

politeknik.org.tr