Her yıl işçilerin hayatlarını, güvencesiz çalışma koşullarını sinema diliyle beyazperdeye aktaran festival; işçilerin, yoksulların, öğrencilerin, işsizlerin, ezilen kadınların sesi olarak devam ediyor.
Gecenin sunucuları sahnede işçi tulumlarıyla yer aldılar Eskişehir’de Festival, 19 Aralık Cumartesi günü saat 16.00’da Kanatlı Alışveriş Merkezi önünden coşkulu bir yürüyüşle başladı. Açılışa yaklaşık 250 kişi katıldı. Kostüm giyenlerin festival gazetesi ve broşürleri dağıtılarak renk kattığı yürüyüşte, adalarda horon oynandı, Kültür Merkezinin önünde de halaylar devam etti. Saat 18.00’da açılış konuşmasıyla başlayan program gelen konukların konuşmalarıyla devam etti.
Açılış gecesinde ilk sözü festival komitesi adına KESK BTS yönetim kurulu üyesi Mehmet Bektaş aldı. Bektaş, Festival’in tüm dünyadaki emekçilerin ve ülkemiz emekçilerinin mücadelesini büyütme amacıyla bu yıl dördüncüsünün düzenlendiğini Belirterek Uluslararası İşçi Filmleri Festivali’nde kendilerini yalnız bırakmayan tüm emek dostlarına teşekkür ederek kürsüden indi.
Sonrasında Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen konuşmasını yapmak üzere sahneye davet edildi. Büyükerşen konuşmasında 4.Uluslararası İşçi Filmleri Festivali Eskişehire yeni bir soluk kazandırmıştır. Festival Eskişehir halkı tarafından benimsenmiş ve bundan sonraki yıllarda emekçilerle buluşmaya devam edeceğini bir kez daha kanıtlamıştır dedi.
Ardından Sine-Sen yönetim kurulu üyesi Zafer Aydan konuşmasını yaptı. Konuşmasında özellikle sermeyenin halkın tüm kesimlerine saldırdığı bu günlerde, İşçi Filmleri Festivali’ne çok büyük görevler düştüğüne dikkat çekerek Festival kapsamında Eskişehir de emekçilerle olmaktan mutlu olduğunu dile getirdi.
Aydan’ın ardından Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol konuşmasını yapmak üzere sahneye davet edildi. Birol konuşmasında “Çok önemli dinamik bir organizasyon olarak başlayan Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, bugün gösteriyor ki daha da büyüyerek emin adımlarla yoluna devam etmektedir. Hedefimiz festivali yoksul mahallelere, köy kahvelerine kadar ulaştırmak olmalıdır” dedi. Birol konuşmasına “Aynı halayı tuttuğumuz, aynı tastan su içtiğimiz, dillerimizin ve dinlerimizin farklı olmasına rağmen bu festival ekmeğin ve özgürlüğün eşit paylaşıldığı bir ülkeyi yaratma mücadelesini kırbaçlamaktadır” sözleriyle devam etti. Son olarak tarihte son sözü mutlaka direnenler söyler ve her direniş eninde sonunda zaferle sonuçlanır diyerek konuşmasını bitirdi.
Program konuşmaların ardından Grup Ekin Rüzgârı’nın Müzik dinletisiyle devam etti. Müzik dinletisinin ardından açılış filmi olan “100 Bin Kişiydiler” izlendi. Film ardından yönetmen Metin Kaya’yla kısa bir söyleşi gerçekleştirilerek açılış gecesi sona erdi.
Festival Pazar günü Büyükşehir Belediyesi Taşbaşı Kültür Merkezinde İsyan adlı filmin gösterimi ile devam etti. Ayrıca akşam saatlerinde depremzede İzmit Arızlı Halkının katılacağı Barınma Hakkı konulu bir söyleşi gerçekleştirildi.
kayanak: sendika.org