İş ekipmanlarının periyodik kontrolü, belgelendirme, mesleğimiz – Hayri Aydın
Spread the love

İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği 2013 yılında yayınlandı ve 1 Ekim 2017 tarihinde yayınlanan İş Ekipmanlarının Periyodik Kontrollerini Yapmaya Yetkili Kişilerin Kayıt ve Eğitimlerine İlişkin Tebliğ ile yürürlüğe girdi. 2017’de yayınlanan tebliğ kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Haziran ayında ek ve düzenlemeler içeren yeni bir yönetmelik yayınlanması bekleniyor. Bu sebeple konu EMO ve MMO’nun yeniden gündemine girdi.

Bu yönetmelik ve tebliğ mesleğimize neler getirdi? Kendi branşlarındaki iş ekipmanlarının periyodik kontrollerini yapabilmek ve sonuçlarını içeren rapor yazabilmek için Ekipnet sistemine e-devlet üzerinden kaydolduktan sonra; makina, metalürji ve malzeme, inşaat, gemi inşaatı, elektrik mühendisleri ve mimar meslektaşlarımız; inşaat, yapı, elektrik, makina veya metal bölümü mezunu teknik öğretmenler, inşaat, elektrik, makina teknikerleri veya yüksek teknikerleri ile birlikte ilgili aynı eğitimleri alıp, bu ‘yetkiyi’ kazanıyor. Örneğin; elektrik tesisatı, topraklama tesisatı, paratoner tesisatı ile akümülatör ve transformatör ve benzeri elektrik ile ilgili tesisatın periyodik kontrollerini yapabilmek için elektrik mühendisleri, elektrik teknikeri veya yüksek teknikeri, ilgili akredite kuruluştan aynı eğitimi alarak, bu işi yapma yetkisine sahip olabiliyor.

Meslektaşlarımızın lisans eğitimleri sonucunda aldıkları diplomalar değersizleşiyor, emekleri ucuzluyor. Yönetmeliğin amacı periyodik kontrollerin daha iyi yapılabilmesi, daha iyi bir sistem ve uzmanlar yetiştirmek gibi gösteriliyor. Mesele bu kadar basit değil!

Yönetmelikte başka neler var diye bakacak olursak, özel sektörde ücretli çalışan ve bahsi geçen belgeye sahip mühendis ya da tekniker, çalıştığı işyerinde ve aynı işverene ait olan holding veya şirketler grubu bünyesindeki diğer işyerlerinde iş ekipmanlarının periyodik kontrollerini yapmaya yetkili oluyor. Aynı şekilde kamu kurumlarında kamu görevlisi olması halinde, çalışmakta olduğu kurumda, ilgili personelinin muvafakati ve üst yöneticinin onayı ile diğer kamu kurumlarında iş ekipmanlarının periyodik kontrollerini yapmaya yetkili oluyor. Bu durumda kendi işvereninize, amirinize karşı hem sorumlu oluyorsunuz hem de iş ekipmalarını denetliyorsunuz. Bu tarz bir denetim mümkün olamaz! Patronla işçi eşit taraflarmış gibi, işçiye iş güvencesi sağlamadan verilen yetki patronun çıkarını korumak dışında bir sonuç yaratmaz.

Bir başka nokta ise mühendisler, mimarlar için Ekipnet sistemine kaydolurken diploma yeterli oluyor, meslek odası kaydı aranmıyor. Böylece meslek odaları sistemin dışında kalıyor. Belgelendirme için başvuran mühendisin, mimarın sicil kaydı takip edilmiyor. Dolayısıyla mesleğini icra ederken, mesleği kapsamında ceza almış bir kişi rahatlıkla iş ekipmanlarının periyodik kontrolleri kapsamında belge alabilir ve kontrol yapabilir.

Belgelendirme, sertifikasyon konusu elbette sadece bu yönetmelikle ilgili bir konu değil. 1980 sonrası küreselleşme ve neoliberal politikaların etkisiyle ülkemizde eğitim alanında sertifikasyon, akreditasyon, uyum, ‘bağımlılık’ kavramları gündeme geldi. Bu süreçte yetkin, yetkili, sertifikalı, profesyonel, uzman adıyla gündeme getirilen modellerin hepsi eğitimin ticarileşmesine, emeğimizin ucuzlamasına ve mesleğimizin itibarsızlaşmasına yol açtı.

Meslek odaları neler yaptı, yapıyor?

TMMOB belgelendirme konusuna yaklaşımda sınıfta kaldı desek, haksızlık etmiş olmayız. TMMOB’nin temel yaklaşımı başından beri özetle şöyle oldu: Eğitimleri biz verelim, hatta eğitim vermekle kalmayalım, periyodik kontrolleri de biz yapalım, en iyi eğitimi biz veririz, en iyi kontrolu biz yaparız.

Konumuz özelinde meslek odalarından bahsedecek olursak; Elektrik Mühendisleri Odası Yetkili Kişi Temel Eğitim Programı’nın durdurulması ve İş Ekipmanlarının Periyodik Kontrollerini Yapmaya Yetkili Kişilerin Kayıt ve Eğitimlerine İlişkin Tebliğ’in çeşitli maddelerinin iptali için 2017 yılında dava açtı ise de dava kazanılamadı. Makine Mühendisleri Odası bu süreçte akredite olup eğitimleri vermeye devam etti. Elektrik Mühendisleri Odası’nın şimdiki yönetimi ise MMO ile protokol yaptı ve eğitimlere başlayacak.

EMO ve MMO şu sıralar Haziran ayında çıkması beklenen yönetmelik için bakanlıkla görüşerek mühendislerin kazanımlarını artırmaya, sisteme kayıt yapılırken, oda kaydı istenmesi gibi konularda düzeltme taleplerini sürdürüyorlar. Oysa TMMOB ve bağlı odaların yapması gereken bu sisteme tümden karşı çıkmak, üyelerini bilgilendirmek ve bütünlüklü bir mücadele yürütmek olmalıydı.

Hayri Aydın

Elektrik Mühendisi

 


Spread the love