Site iconPoliteknik – Halkın Mühendisleri Mimarları Şehir Plancıları

İçişleri’nden Metin Lokumcu Savunması: ‘Kamu Düzenini Bozdu, Suçlu, Öldürülebilir’


Metin Lokumcu’nun öldürülmesiyle ilgili ailesinin açtığı tazminat davasında İçişleri Bakanlığı faşizmin ne olduğunu anlatan bir savunma yaptı: Lokumcu ‘yeter be’ dediği için suçlu, suçlu olduğu için öldürülebilir, öldü diye bakanlık suçlanamaz, zaten biber gazı da yasak değil!

Tayyip Erdoğan’ın 31 Mayıs 2011’deki Hopa mitingi öncesinde polisin terör estirmesi sırasında biber gazından etkilenerek yaşamını yitiren emekli öğretmen Metin Lokumcu için ailesinin açtığı tazminat davasının ilk duruşması Ankara 4. İdare Mahkemesi’nde görüldü. Lokumcu ailesinin İçişleri Bakanlığı aleyhine 115 bin lira maddi, 300 bin lira manevi tazminat talebiyle açtığı davanın ilk duruşmasında İçişleri Bakanlığı’nın 15 Ocak 2013 tarihli 12 sayfalık yanıtı damgasını vurdu.

Suçlu Metin Lokumcuymuş!

Davanın hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu ileri süren İçişleri Bakanlığı, Metin Lokumcu’nun olaylar sırasındaki tepkilerini suç olarak göstermek için elinden geleni yaptı. Lokumcu’nun polise el ve kol hareketleriyle bağırmasını suçlulaştıran bakanlık, “Yeter be yeter artık” diye bağırmayı, belediye otoparkında toplanan grubun önüne geçerek grubu yönlendirmeyi ve “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganını da suç unsuru olarak sıraladı.

‘Kusur sorumluluğumuz yok’

Hopa olaylarında hizmet kusuru olmadığını iddia eden İçişleri Bakanlığı, “Kusur sorumluluğu idarenin ağır hizmet kurusu sonucu meydana gelmiş olmalıdır. Oysa ki dava konusu olayda hizmet kusuru söz konusu değildir. İdare, yürütmekte yükümlü olduğu hizmete elverişli ve yasal olan her türlü araç ve gereci personeline tahsis etmiş ve gereken her türlü tedbiri almış olduğundan, idareye atıfla kabil bir kusurdan bahsedilmesi de mümkün değildir” yanıtı verdi.

‘Kamu düzenini bozan öldürülebilir’

Güvenlik güçlerinin yasadışı olduğu öne sürülen bir eylemi yatıştırırken ortaya çıkan zarardan sorumlu olmaması gerektiğini de savunmasına ekleyen İçişleri Bakanlığı, “Hem devletin kamu düzenini bozmak için eylemde bulunup hem de yaralanınca ya da vefat edince devletten tazminat talebinde bulunulması hukuk sisteminin koruduğu bir hak olmamalıdır” ifadeleri yer aldı.

Bakanlık, herhangi bir kimsenin bu hakkı elde edemeyeceği gibi yakınlarının da elde etmemesi gerektiğini savunmasına ekledi.

‘Biber gazı kimyasal’ raporuna ‘yasaya uygun’ yanıtı

Davada Lokumcu ailesinin avukatları, Türk Tabipleri Birliği’nin OC ve CS türü biber gazlarının ölümcül ve kimyasal olduğuna ilişkin raporunu kanıt olarak mahkemeye sundu. Avukat Oya Meriç Eyüboğlu da Lokumcu’nun yoğun ve ölçüsüz gaz kullanımı nedeniyle hayatını kaybettiğini ve devlet eliyle kullanılan kimyasal silah ile öldürüldüğünü belirtti.

İçişleri Bakanlığı ise savunmasında polisin kullandığı OC ve CS gazlarının toplumsal olayları denetim altına tutmak ve asayişi sağlamak amacıyla kullanıldığını söyledi ve yasal olarak da herhangi bir hukuki engel olmadığının altını çizdi.


Kaynak: Sendika.Org


Exit mobile version