Çiftçi-Sen: “Nişasta Bazlı Şeker Sağlığa da Çiftçiye de Zararlı”
Spread the love

Kanser, kalp krizi ve oboziteyi tetiklediği için insan sağlığını tehdit eden nişasta bazlı şekerin kullanım kotası hükümet tarafından artırılmıştı. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın ‘nişasta bazlı şekerin 44.400 ton olan kotasının yüzde 50 oranında artırılması’ isteği Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilmişti. 
Çiftçi Sen , bugün yaptığı yazılı açıklamayla bu kararın şeker pancarı üreticisini bitirecek bir adım olduğuna dikkat çekti. Aysu açıklamasında bugüne kadar yüzde 10’luk kota uygulamasına sahip olan nişasta bazlı şeker nedeniyle 175 bin şeker pancarı üreticisinin üretim yapamaz hale geldiğini belirtti. Yüzde elli kararının bu yıkımı büyüteceğini ifade etti. 
Çiftçi Sen tarafından yapılan açıklamanın tam metni şöyle: 
2010-2011 pazarlama yılında nişasta bazlı şekerler (NBŞ) için Şeker Kurulu tarafından 244.400 ton olarak belirlenen kotanın % 50 oranında artırılması, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 11/1/2011 tarihli ve 44 sayılı yazısı üzerine, 4634 sayılı Şeker Kanunu’nun üçüncü maddesi uyarınca Bakanlar Kurulunca 31/1/2011 tarihinde kararlaştırılmıştır. 
Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu olarak, Bakanlar Kurulunun bu kararını çiftçiler aleyhine, NBŞ şirketleri lehine bir tercih kullanma olarak değerlendiriyoruz. 
Bilindiği üzere, 57. Hükümet (DSP-MHP-ANAP) döneminde çıkarılan 4634 sayılı Şeker Kanunu’nun 3. maddesi ile şeker üretimine % 10 kota getirildi. Şeker pancarına dayalı üretim bu kota oranında azaltılarak yerine NBŞ üreticilerine hak tanındı. Aynı madde ile belirlenen % 10’luk kotayı % 50 oranında artırma veya eksiltme yetkisi ise Bakanlar Kuruluna tanındı. 
Ancak Şeker Kanunu çıkarıldığından bu yana, Bakanlar Kurulu tercihini kotayı sürekli % 50 arttırmakla NBŞ şirketleri lehine, % 50 azaltmamakla çiftçiler aleyhine kullanmış oldu. 
Çıkarılan Şeker Kanunu sonrasında uygulanan % 10’luk kotanın tarımımız, çiftçimiz ve diğer sektörler ile ülkemiz insanlarının sosyal yaşamı ve ekonomisi üzerindeki etkisi nedir, buna bir bakalım. 
Pancar üreticileri yaklaşık olarak 2 milyon dekar arazide artık pancar ekemiyor. 
Üretim dışına çıkarılan 175 bin üretici artık pancar üretemiyor. 
200 bin büyükbaş hayvanın yaş küspe ihtiyacı karşılanamıyor. 
Şeker fabrikalarında çalışan işçiler işlerinden ve aşından oluyor. 
18 milyon ton olan şeker pancarı üretimimiz azaldı. 
İyi bir münavebe bitkisi olan şeker pancarının hasadının ardından ekilen buğdayın verimliliğinde % 20 oranında artış sağlanır. Belirlenen kotanın sonucu olarak, buğday verimliliğinde çiftçilerimiz verim olarak, ülkemiz ise ekonomik olarak % 20 kayıp yaşamaktadır. 
Ülkenin çevresel/ekolojik dengesi, azalan şeker pancarı üretimi oranında bozulmuştur, çünkü 1 dekar şeker pancarının sağladığı oksijen 3 dekar çam ormanına eşitir. 
Ayrıca, yüksek fruktozlu mısır şurubu (high fructose corn syrup) NBŞ olarak anılıyor ve pek çok içecekte, unlu mamullerde, reçeller ve tatlılarda kullanılıyor. Bilim insanlarının araştırmalarına ve uzmanların görüşüne göre, yüksek fruktoz tüketimi kan yağları (trigliserit) artışına, glukoz toleransında bozulmaya, insulin direncine, yüksek kan basıncına neden olabiliyor. Bunun sonucunda ise obezitenin, hatta bazı kanser türlerinde artışın söz konusu olduğu belirtiliyor. 
Sadece şeker pancarı üretimine getirilen % 10’luk kota bu kadar yoksulluğa, işsizliğe ve endişeye neden oluyor. 
Bu nedenlerle, Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu olarak, NBŞ kotasının her yıl % 50 oranında arttırılmasını kabul etmiyoruz. Bakanlar Kurulunun kota oranını % 50 düşürmek yerine NBŞ şirketleri lehine sürekli arttırmasını adil bulmuyor, yanlı ve yanlış bir tercih olduğunu vurguluyoruz. 
Abdullah Aysu Çiftçi-Sen Genel Başkanı 
Ali Bülent Erdem Çiftçi-Sen Genel Sekreteri 

Spread the love