DURDURULMASI GEREKEN TARİŞ’TEKİ ÜRETİM DEĞİL,
ÜLKEYİ YERLE BİR EDEN BU ZİHNİYETTİR

Evet, ülkeyi yaklaşık otuz yıldır yöneten neo-liberal ve işbirlikçi anlayış, Cumhuriyet döneminin en büyük kazanımlarından biri olan TARİŞ’le ona bağlı olan Avrupa’nın ve Balkanların en büyük iplik fabrikası durumundaki fabrikayı kapatma noktasına getirmiştir.

Pamuk üreticilerinin kolektif bir ürünü olan ve kooperatifçiliğin başarılı örneklerinden biri olarak simge haline gelen TARİŞ küreselleşme adı altındaki neo-liberal politikalara kurban edilmiştir. Türkiye ekonomisine yıllarca katma değer yaratan tarım ve sanayi alanında binlerce insan için istihdam sağlayan böyle bir işletmenin bugün bu noktaya gelmesi hepimiz için acı bir ders olmalıdır.

Artık bu ülkedeki çarpık gidişe, bu kandırmacaya birilerinin dur demesi gerekmektedir. Bir taraftan yabancı sermayeye yatırımlar için olmadık ödünler verilip, en değerli işletmeler ve araziler birilerine peşkeş çekilirken bu ülkenin insanlarının alınteri ve adeta tırnaklarıyla kurdukları böylesine değerli işletmeler göz göre göre yok edilmektedir.

TARİŞ, Ege Bölgesi’nde 57 yerleşim biriminde ki 73 tarım kooperatifi ve 75 bin 600 üretici ortağıyla dev bir birliktir. Bu topraklardaki yaratıcılığın, ortaklaşa üretimin, emek mücadelesinin, köylü emeğinin değerlenmesinin ortak adıdır. Ama Kooperatifçiliğe düşman, köylüye yabancı, emeğe saygı duymayan kısaca yüzünü insana değil sermayeye dönmüş özelleştirmeci anlayış, işte bu ülkeyi bazen asker postalıyla, bazen şort-terlikle, bazen sarıya boyanmış saçlarla, bazen de takunyayla ama hep IMF’in, Dünya Bankası’nın gözüyle yöneterek tüketmektedir.

Dün Telekom’u, POAŞ’ı, Petlas’ı, Tüpraşı’ı, SEK’i, ERDEMİR’i, TEKEL’i, Sümerbank’ı satanlar bugün TARİŞ’i üretimi durduruyoruz diyerek kapatanlar, yarın ekonomiyi tamamen yok ettiklerinde kimse şaşırmasın.

Cumhuriyet tarihinin en yüksek işsizlik rakamlarını gördüğümüz şu günlerde, işsizler ordusuna hemen hemen her ay 200 bin yeni işsiz katılırken, hükümet yetkililerinin “artık sosyal devlete geri dönüş olamaz” demeleri, anayasa suçu olması bir yana tam bir insanlık suçudur.

TARİŞ yetkililerinin “İçimiz yana yana durduruyoruz” diyerek kendilerini kurtarma çabaları yıllarca yaptıkları yanlışları gizleyemez. Küresel krizi bahane göstermeleri ise yıllarca küreselleşme için düzdükleri methiyeleri bizlere unutturamaz.

Tariş iplik işletmesinde üretimin durdurulması TARİŞ’in tamamen yok edilmesinin ilk adımlarından biridir. Bu işletmede üretimin durdurulmasının yanı sıra, Sendikamızın örgütlü olduğu Tariş Bakım ve Yenileme Fabrikası için de kapatma kararı verilmiştir.

Bu kararla, fabrikada çalışan emekçilerin ekmeklerinin ve geleceklerinin ellerinden alınmasının yanında, tüm TARİŞ işletmelerinin, tamir, bakım ve yenileme faaliyeti özel işletmelere verilerek, TARİŞ daha da büyük zararlara uğratılacaktır. Böylece amaca ulaşılarak tam anlamıyla TARİŞ’in ipi çekilecektir.

TARİŞ’de yaşananlar bu ülkede yaşayan ve geleceğini bu toprakların geleceğiyle özdeşleştiren herkes için son uyarı niteliğindedir. Eğer bu emek ve sosyal devlet düşmanı politikalara dur demediğimiz takdirde seçim dönemlerinde, yani beş yılda bir dağıtılacak sadakalarla yaşamaya şimdiden kendimizi alıştırsak iyi olur.

Biz Birleşik Metal-İş Sendikası olarak bu oldu-bittilere karşı memleketimize, fabrikalarımıza ve insanımıza sahip çıkacağız.

BİRLEŞİK METAL-İŞ SENDİKASI

Genel Yönetim Kurulu