TMMOB: “Mersin-Adana Çevre Düzeni Planına İtiraz”

Bilindiği üzere, Birliğimiz tarafından açılan dava sonucu Akkuyu Nükleer Santrali‘ni de kapsayan Mersin-Karaman Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı Danıştay 6. Dairesi‘nce iptal edilmişti.

Ancak, yargının arkasından dolanmayı yönetim anlayışı haline getiren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bunun yerine hazırlanan Mersin-Adana çevre düzeni planını bayram arifesine denk getirerek 7 Ekim 2013 tarihinde askıya çıkarmıştı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Birliğimize bağlı Odaların Mersin şubelerine gönderilen ve 1/100.000 ölçekli Mersin-Adana illerini kapsayan çevre düzeni planı hakkında itirazlarımızı kamuoyu ile paylaşmak bir meslek örgütü olarak sorumluluğumuzdur.

İlgi yazının ilk cümlesi ” Çevre düzeni planı planlama bölgesi bütününde yapılacak alt ölçekli planlar ve her türlü arazi kullanım kararı için belirleyici ve düzenleyici bir nitelikte üst ölçekli plandır” biçimde olup, bu cümle doğru ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘nın kamuoyuna sunmuş olduğu Mersin Akkuyu Nükleer Enerji Santrali‘ne ilişkin ÇED raporu ve dolayısıyla itiraza konu plan yoklukla maluldür.

Şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına göre, üst ölçekli planlar yapılmadan alt ölçekli plan ve projelerin yapılamayacağı, hiçbir alt ölçekli planın üst ölçekli plana aykırılık taşıyamayacağı şehircilik ve planlama ilkesinin “ABC”sidir. Bu gerçek göz ardı edilerek, Danıştay 6. Dairesi‘nin Mersin-Karaman çevre düzeni planını iptal eden kararını şekli bir iptal kararı olarak sunan Bakanlık yazısını anlamak olanaklı değildir. Çünkü, bu şekil eksikliğini gidermek adına önce ÇED Yönetmeliği değiştirilmiş (1 Ekim 2013 tarihli Resmi Gazete‘de yayımlanmıştır), ardından Lisans Yönetmeliği taslağı ve Mersin-Akkuyu Nükleer Enerji Santraline ilişkin ÇED Raporu hazırlanmış ve kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Daha sonra da Mersin-Adana 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı askıya çıkarılmıştır.

Kent, planlama ve çevre bilimleri yaşama hakkının insanca sürdürülmesinin amaçlandığı dallardır. Hukuk ve bilim, şekli eksiklikleri giderme araçları olarak görüldüğünde temel insan hakları üzerinde istenen tasarrufu yapma hakkı doğurur ki; bu haklar, 2. Dünya Savaşı ile yangın yerine dönen Dünya ve “atom bombası çocuklarının” ağıtlarının dayanılmaz ağırlığı altında devredilemez haklar olarak insanlık sözleşmelerine konu edilmiştir. Sürdürülebilir ve yaşanabilir bir çevre amaçlamayan hiçbir çevre düzeni planı şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olmayacaktır.

Bakanlığın belirttiği gibi, çevre düzeni planı Mersin-Karaman, Mersin-Adana il sınırları ile ilgili bir şekli sorun değildir. Kaldı ki bu il sınırlarına ilişkin planlama da şekli düzeye indirgenecek bir eksiklik olarak algılanamaz. Danıştay, çevre düzeni planından beklenen amacı şekli düzeye indirgememiş aksine, temel ilke ve politikaların belirlenmesi gerektiğinin altı çizilmiştir. Danıştay, çevre düzeni planının “vizyonunun, amacının, hedeflerinin, stratejilerinin, ilkelerinin ve politikalarının açıklandığı ve bunlar doğrultusunda belirlenen projeksiyon nüfusa, sektörel yapıya, alan büyüklüğüne, plan kararlarına, plan uygulama araçlarına, kurumsal yapıya ve denetime ilişkin gerekçeli açıklamaların yapıldığı bir plan raporu ve açıklama raporunun bulunmadığı; plan açıklama raporunda belirtilen saptamaların dava konusu çevre düzeni planını farklı kurumların yetki ve sorumlulukları çerçevesinde aldıkları kararların aktarıldığı ve kısıtlı düzenlemelerin yapıldığı, çevre odaklı değil de çevresel etkiler konusunda duyarlılığın saptanmaya çalışıldığı bir plan” biçimine getirildiği anlaşıldığından; mevzuata, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığına karar vermiştir. Görüleceği üzere, Bakanlığın şekli eksiklik olarak gördüğü konular yaşamsal konular olup, çevre düzeni planının il sınırlarını değiştirmekle sorunun çözülmeyeceği açıktır.

“Marmaray projesi, Japon teknolojisinin Ortadoğu‘ya açılan köprüsü” olurken, Akkuyu Nükleer Projesinin bizim cehenneme açılan kapımız olmasını istemediğimizden çevre düzen planına itirazımızı kamuoyunun bilgisine sunarız.

 

Mehmet Soğancı
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı