TMMOB Emek ve Demokrasi için Güç Birliği’nden çekildi

TMMOB, darbe girişimi sonrası toplumsal muhalefet unsurlarının bir araya geldiği ‘Emek ve Demokrasi için Güç Birliği’nden çekildi. TMMOB YK Başkanı Emin Koramaz imzasıyla TMMOB bileşenlerine gönderilen metinde, Güç Birliği’nden ayrılma gerekçeleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde ‘güvenlik riski’ nedeniyle miting düzenlenmemesi gerektiğini belirtmelerine karşın mitingde ısrar edildiği ve miting çağrı metninde TMMOB’nin görüşlerinin dikkate alınmadığı şeklinde belirtiliyor.

15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimi sonrası AKP-Saray rejiminin OHAL ilanıyla artan baskıcı, gerici, faşist uygulamalarına karşı emek ve meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri ve toplumsal muhalefet unsurlarının birlikte mücadele etme ve baskıların doğrudan muhatabı olan kadınlar, aleviler, kürt halkı, üniversite bileşenleri ve işçilerle mücadeleyi büyütecek bir çalışma programı yaratma çabasıyla Emek ve Demokrasi için Güç Birliği kurulmuştu. TMMOB ilk önce Güç Birliği’nin eylem kararı olan 1 Eylül Dünya Barış Günü Mitingi’nden çekildi. İstanbul, Ankara ve İzmir’de 1 Eylül mitinglerine çağrı yapmadı, İstanbul mitingine katılmadı. Ardından 1 Eylül mitingi hazırlık sürecinde TMMOB’nin yaşadığı sıkıntılar gerekçe gösterilerek Emek ve Demokrasi için Güç Birliği’nden çekilme konusu 2 Eylül’de Ankara’da yapılan TMMOB Yönetim Kurulu toplantısında gündeme getirildi.

Konuyla ilgili Politeknik’e konuşan TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Ersin Gırbalar TMMOB Yürütme Kurulu’nun hazırladığı yazının toplantıya sunulduğunu ve tartışıldığını ifade etti. Gırbalar, Güç Birliği’nde kalınması ve konunun TMMOB’nin tüm bileşenlerince tartışılması için Danışma Kurulu’nda gündeme getirilmesi önerilerinin reddedildiğini ifade etti.

TMMOB’nin Emek ve Demokrasi için Güç Birliği’nden çekilme kararı bugün (5 Eylül) TMMOB YK Başkanı Emin Koramaz imzalı yazıyla TMMOB bileşenlerine duyuruldu.

Emek ve Demokrasi için Güç Birliği’nin kuruluşu TMMOB’nin de katılımıyla 11 Ağustos 2016’da yapılan basın toplantısıyla ilan edilmişti.

AKP-Saray iktidarı yeni KHK’larla kamuda tasfiye sürecini solcu, demokrat eğitmenlere, akademisyenlere genişletmişken, TSK’nın Cerablus harekatıyla Suriye savaşında yeni bir döneme girilmişken, emek, kent ve doğa alanında sermayeye sınırsız sömürü olanaklarının sunulduğu yasalar peşi sıra geçirilmişken TMMOB’nin emek ve demokrasi mücadelesi için nasıl hareket edeceği merak konusu.

TMMOB YK Başkanı Emin Koramaz imzalı bilgilendirme yazısının tamamı şu şekilde:

EMEK VE DEMOKRASİ İÇİN GÜÇ BİRLİĞİ ÜZERİNE TMMOB ÖRGÜTLÜLÜĞÜNE

Ülkemizin içinden geçtiği zor dönemde, emek ve demokrasi güçlerinin ortak mücadelesini geliştirmek, eylem birliği ve koordinasyonunu güçlendirmek önemli bir ihtiyaç. TMMOB, bu anlayışla KESK, DİSK ve TTB ile birlikte bir çağrı yaparak tüm demokrasi ve emek kesimlerinin Güç Birliği zeminin kurulmasında inisiyatif ve sorumluluk aldı. Güç Birliği, emek ve demokrasi güçlerinin eylem ve koordinasyon merkezi olarak, ortaklaşılan konularda birlikte hareket etmeyi temel alan bir anlayış ve hukuka dayanarak yola başladı. Ancak, 1 Eylül Mitinglerinin örgütlenme süreci bu ortak hukuku pek çok bakımdan zedeleyen ve sonuçta ortadan kaldıran bir anlayışla sürdürülmüştür.

Güç Birliği, 18 Ağustos tarihli toplantısında 1 Eylül’de Ankara, İstanbul ve İzmir’de Güç Birliği mitingleri yapma eğiliminde ortaklaşmış, TMMOB’de bu karar doğrultusunda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye başlamıştır. Ancak, bu kararın ardından ülkede patlayan bombalar, Cerablus’a askeri operasyonlar gibi gelişmelerin ardından TMMOB, mitinglerin bir kez daha değerlendirilmesi gerekliliğini görmüş ve bu görüşlerini öncelikle “1 Eylül Ortak Çağrı Metni” taslağının Sekreteryanın görüşüne sunulması aşamasında Güç Birliği sekretaryasını oluşturduğumuz KESK, DİSK ve TTB’ye yazılı olarak iletmiştir. TMMOB taslak üzerine ilettiği görüşte, metin içeriğine ilişkin önerilerinin yanı sıra, bu koşullarda miting yapmanın çok büyük güvenlik riskleri taşıdığını, bu nedenle merkezi olarak yapılacak miting çağrılarını doğru bulmadığını, mitingler yerine farklı eylem biçimlerinin geliştirilmesi gerektiğini ifade etmiş, bu konuda sekreteryanın bir değerlendirme toplantısı yapmasını talep etmiştir. Ancak, söz konusu değerlendirme toplantısı gerçekleştirilemediği için önerimiz, Sekretaryasını oluşturduğumuz emek ve meslek örgütleriyle tartışılmadan Güç Birliği toplantısında gündeme getirilmiş, burada da TMMOB ikna edilmeden karar alınmıştır. Bu noktadaki bir diğer husus da TMMOB’nin de Sekretarya’da bulunması nedeniyle, yazma sorumluluğunu paylaştığı, 1 Eylül ortak çağrı metninin sekreteryada bulunan dört örgüt tarafından üzerinde görüş birliğine varılmadan yazan kurum tarafından doğrudan Güç Birliği’nin diğer üyelerine gönderilmesidir.

TMMOB ikinci aşamada da bu metin üzerine kimi önerilerde bulunmuş, ancak bu önerilerimiz de dikkate alınmamıştır. Üzerinde ortaklaşmaya varılmamış ve kararlaştırılmamış olan konular ile ilgili yerel düzeylerde merkezi karar varmışçasına, merkezi isim kullanılarak adımlar atılmıştır. Tüm bunların sonucunda TMMOB merkezi olarak 1 Eylül Miting çağrısında yer almamıştır.

TMMOB’nin, emek ve demokrasi güçlerinin eylem birliğini geliştirme anlayışıyla güç kattığı, inisiyatif ve sorumluluk aldığı Güç Birliğinin karar alma süreçlerindeki işleyen yöntem, TMMOB’yi dahi ikna edemeden adım atmaya çalışan bir noktaya gelmiştir. Güç Birliği, birleştirici bir zemin olmak yerine mevcut ortak muhalefet zeminlerinde dahi birlikte davranmayı zora sokacak gelişmelere kapı aralamıştır.
TMMOB, Emek ve Demokrasi İçin Güç Birliği zeminine zarar vermemek ve gidişatta ortaklaşan dost kurum ve kuruluşların rahat çalışabilmelerini sağlamak için bundan sonra Güç Birliğinde olmayacaktır. TMMOB, ülke ve halka karşı sorumluluklarının gereği olarak tüm emek ve demokrasi güçleriyle omuz omuza yürüyüşünü bundan önce olduğu gibi, aynı anlayışla sürdürecektir.

TMMOB, emek ve meslek örgütleriyle yıllara dayanan ortak mücadele hukukunu geliştirerek sürdürecektir.

Emin KORAMAZ / TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı

politeknik.org.tr