Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi: “Kumrular ikamet sitesini kaybettik”

Neo-liberal kentleşme politikalarının kentsel yapılı çevre üretimi bağlamında yaratıcı yıkım pratikleri kapsamında kamu elindeki, tarihi ve kültürel yapılara, alanlara müdahalesi hız kazanmıştır. İkamet sitesinin yıkımı ile bu çerçevede parça parça yitirdiğimiz değerlerimize, varlıklarımıza ne yazık ki biri daha eklendi. Ankara kent merkezinin önemli mekânsal öğelerinden biri olan, Yenişehir‘in oluşumunun mihenk taşı, sivil mimari ürünlerinden İkamet Sitesinin yıkımı üzerine, tarihe not düşmek adına, değerlendirmelerimizi üyelerimiz ve kamuoyu ile paylaşmak isteriz.

Kumrular ve Necatibey Caddesi kesişimde, Saraçoğlu Mahallesinin kuzeyinde, çınar ağaçlarının kurduğu komşulukla tanıdığımız İkamet sitesi, Emlak ve Kredi Bankasının ortaklığı ile yapılmış, 1960‘ların simgesel yapılarındandır. Bilindiği üzere, uzun yıllar da Bayındırlık Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Merkezi olarak kamu kurumu olarak kullanılmıştır. Şehir planlama kararlarının, konut politikalarının ve konut gelişim projelerinin geliştirildiği yegâne yapılardan biri olmasının yanında özgün mekânsal kurgusu, biçimi ve kullanımı ile ürettiği anlamları sebebiyle İkamet sitesi kültürel bir varlıktı(r). İkamet Sitesinin yerinde bugün gördüğümüz moloz yığını ise, tarihi bir yağmanın, hatanın simgesidir.

Öte yandan belirtmek gerekir ki, söz konusu alana dair plan kararları ile yıkım ve yeniden inşa yapmanın yolu izlenmiştir. Sermayenin yıkıcı hızına yetişemeyen hukuki müdahalelerimize de değinecek olursak; alan hakkında açtığımız davalar Danıştay 6. Dairesi‘nde ve Ankara 10. İdare Mahkemesi‘nde derdesttir. Bu dava konuları özetle; plan değişiklikleri ile alan ticarete dönüştürülmeye çalışılmakta, Danıştay‘ın ticari kullanıma dönüştürülemeyeceğine dair kararlarının sabit olmasına rağmen ticari kullanımda ısrar edildiğini, yeni plan onaylama yoluyla yargı kararlarının etkisiz kılınmaya çalışıldığını göstermektedir. Dahası, bu amaç ile yıkım ve dönüşümü hızlandırıcı yasa 6306 sayılı kanun hükümlerinin kapsamında herhangi bir nesnel gerekçe, rapor olmaksızın alana dair “riskli alan”, “reserv yapı alanı” gibi kararların alındığı tespit edilmiştir. Özelleştirme, el değiştirme, ticari kullanım amacı ile böylesi bir varlığın kıyımı ve alanın tahrifatının hesabı elbet sorulacak; tarihsel, kültürel birikimlerimiz, değerlerimiz için mücadeleden vazgeçmeyeceğiz.

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi