Prof. Fuat Keyman ile TMMOB MMO Endüstri Mühendisliği Komisyonu’na Bir Soru -Faik Başaran

‘Bakterili Tedarik Zinciri ve Globalleşme’ Konusunda ‘Yetmez ama Evet’çi’ Prof. Fuat Keyman ile TMMOB MMO Endüstri Mühendisliği Komisyonu’na bir soru

Objektif düşünebilen mezunlar yetiştirmek Üniversitelerin görevleri arasındadır. Birey, öznesinden sıyrılarak, bir durumu kavrayacaktır. “Doğruya doğru, yanlışa yanlış” denilecektir. Tanımın kendisi basittir. Kolay ezberlenebilir. Bu tanım içerisinde yer alan kavramlar karmaşıktır. Görel yapıdadır. Tanım içerisindeki Doğru ve Yanlış kavramları, yorumcunun kime haklı, kime haksız dediğine durduğu yere bağlı olarak değişecektir. Örneğin bir kişi yöneten olsa bile, objektifliğini ve insan olma özelliklerinizi kaybetmemişsse, işçilerin 580 TL asgari ücrete mahkum edilmemesi gerektiğini söyleyebilecektir. Koşullar objektif olarak değerlendirildiğinde 580 TL ile geçinilmesi mümkün olmadığı için bunun söylenmesi gerekmektedir. Ayrıca mademki yasal haktır, öyleyse 580 TL asgari ücret alan işçilerin sendikalaşmaya teşebbüs etti denilerek işten çıkartılmaması gerekmektedir. Yasalar alt sınırdır. Yasaya uymayıp sendikalaştı diye işten çıkartan patronun haksız olduğu açıktır ve yasaya uygun davranması gerektiğini, konuya müdahil olup belirtmek gerekmektedir. Bu paragrafta sözü edilen “Objektif olarak değerlendirildiğinde 580 TL ile geçinilemez” ve “Objektif olarak değerlendirildiğinde bir coğrafya üzerindeki ilişkilerin düzenlenmesinde mevcut yasalar alt sınırdır. Yasalara göre sendikalaşmak suç değildir. Bir işçinin sendikalaşma nedeniyle işinden atılması İşletme Fakültelerinde, Endüstri Mühendisliği Bölümlerinde okutulan Endüstriyel İlişkiler öğretilerine de aykırıdır, yasalara da aykırıdır” denilmesi işçi sınıfından yana olmayı gerektirmeyen, objektif bakışını yitirmemiş, namuslu bir yönetenin dile getirebileceği gerçeklerdir. Ekonomik veriler 580 TL ile geçinilebileceğini yalanlamaktadır. Sendikalaşmak hukuka aykırı bir durum değildir.

Yukarıdaki paragrafda yer alan “konuya müdahil olmak” durumu üniversitelerde objektifliğin yanısıra olması gereken ikinci vasıfdan kaynaklanmaktadır. Bu “toplumsal sorumluluk” vasfıdır. Eğer bir konunun “Toplumun zararına” olduğu belirlenmişse, “Toplumun yararına” dönüşüm için üniversite “kendiliğinden” görevlidir. Toplum ve insanlık yararına işler yapmak üniversitenin tanımında vardır. Bu da işçi sınıfı temelli bir yorum değildir. Yalnızca, tasarımdan kaynaklanan bir durumun anımsatılmasıdır.

Her iki vasıf da Koç Üniversitesi’nin Misyon ve vizyon değerleri içerisinde yer almaktadır (Koç Üniversitesi’nin Misyonu ve Vizyonu, Erişim Tarihi: 24.Eylül.2010, http://www.ku.edu.tr /ku/index. php? option=com_content&task=view&id=2189&Itemid=1016). Üniversite oldukları için bu sayılan değerleri taşımaları doğrudur. Bu değerler sıkıntılı değerlerdir. Ezberlemek kolaydır ama Türkiye coğrafyasında bu değerlerin ısrarlı savunucusu olmak, zahmet gerektirir.

Koç Üniversitesi, hepimizin zaman zaman alış-veriş ettiği Migros’a danışmanlık hizmeti vermektedir. Entellektüel çevrelerde görülen, Radikal yazarı Prof. Dr. Fuat Keyman’ı Koç Üniversitesi, İşletme Fakültesi istihdam etmektedir. Küreselleşme ve tedarik zinciri yapılanması, birbirleri ile bağlantılı konulardır. Globalleşme Sayın Keyman’ın konusudur ve Keyman 01 Ağustos 2010 tarihli Radikal 2’de, Anayasa için evet oyu kullanılmasının uygun olduğunu açıklamıştır. Özgürlükçü sol vurgularını yazılarında görebildiğimiz Sayın Keyman’a 2003 yılından bu yana adım adım gelen esnek istihdam hakkındaki görüşlerinin neler olduğunu, % 58 oranındaki evetin çalışanların yaşamına olacak etkilerini danışmak isterim. Esnek istihdamla bağlantısı olan sendikalaşma konusunda Migros’ta bir sorun yaşanmıştır. Ayrıca Maret ürünleri Migros’ta satılmaktadır ve Maret markası bir tedarik zincirinin parçası olarak son günlerde sıklıkla anılır olmuştur. Koç-Maret yönetimi “Biz ürünümüzü kapıda teslim ederiz ve işimiz biter. Gerisine karışmayız” demektedir. Zincir aktörlerinden Fasdat “Bakterili etin imhacısına etin ölümcül bakterili olduğunu söylemek zorunda değiliz. Bakterili etleri Zeybek imha edecekti ve biz ona bu etleri köpeklere yedir demedik. Durumdan biz sorumlu değiliz” demektedir. Bünyesinde Sayın Prof. Keyman gibi entellektüelleri de barındıran, Koç Üniversitesi, İşletme Fakültesi öğretim üyelerinin konu ile ilgili yorumlarının önemli olduğunu düşünüyor ve danışıyorum.

Aynı soruyu şimdiye değin suskunluğunu koruyan TMMOB, Makina Mühendisleri Odası, Endüstri Mühendisliği Komisyonu’na da danışıyorum. Acaba yukarıdaki savunular “Tedarik Zinciri” anlayışı içerisinde yer almakta mıdır?

Özellikle büyüğümüz Teoman Öztürk zamanında Toplumsal Sorumluluk zahmetlerine yüksünmeden katlanmış kuruluşlarımızdan birisi de TMMOB’dir. TMMOB, Makina Mühendisleri Odası’nın Endüstri Mühendisliği Komisyonu bulunmaktadır. Endüstri Mühendisliği ve İşletmecilik konularında seminerler verip, para kazanılmaktadır. Örnek olayımız üzerinden “Tedarik Zinciri” derslerinin-seminerlerinin gerçek yaşamla uyarlılığı kurulabilir. Soru basittir. “Koç-Maret’in ve Fasdat’ın etleri kendi birimlerinden kamyona yüklemeleri ile tedarik zincirine olan katkıları, sorumlulukları sonlanmakta mıdır ? İşletme Fakülteleri ve Endüstri Mühendisliği Bölümleri sanayinin toplum zararına sonuçlarını yorumlayıp, dönüştürmeye çalışmalı mıdır ? Burger King Tedarik Zinciri Örnek Olayı’nı Tedarik Zinciri Yönetimi açısından nasıl yorumlayabiliriz?”