Site iconPoliteknik – Halkın Mühendisleri Mimarları Şehir Plancıları

KMO: “Halkımız ‘Denek’ Değildir”


Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak yıllardır, ‘Biber Gazı’ olarak bilinen gösteri kontrol ajanlarının sağlık ve güvenlik üzerindeki etkilerini açıklıyoruz. Taksim Gezi Parkı’nda başlayan ve Türkiye’nin dört bir yanında, hükümetin emek karşıtı, özgürlük karşıtı uygulamalarına “artık yeter” diyenlerin sokaklara döküldüğü ve devam etmekte olan süreçte pek çok kurum da bu kontrol ajanlarının etkilerini kamuoyuyla paylaştı. Bu gösteri kontrol ajanları son zamanlarda yaşanan gösterilerde, emniyet güçleri tarafından kitleyi kontrol etme amacı dışında, fişek olarak da kullanılmış ve bunun sonucunda da onlarca vatandaşımız yaralanmıştır. Artık halkımız bu ‘gösteri kontrol ajanlarının’ insan sağlığı üzerindeki etkilerini hem teorik olarak çok iyi biliyor hem de yaşayarak deneyimlemiş durumda.  Konu hakkında bilgi sahibi olmayan ya da “biber gazı doğaldır” diyen taraflarsa maalesef hala mevcuttur.

Kentlerinin ve yaşam alanlarının yağmalanmasına ve yok edilmesine karşı, demokratik hak talepleriyle alanlara çıkan yurttaşlarımız; güvenlik güçleri tarafından insanlık dışı şiddete, yoğun kimyasal silahların etkisine maruz kalmaktadır.

Başbakanlık tarafından TBMM’ye 16.04.2013 tarihinde gönderilen Silah Kanunu Tasarısı’na 03.06.2013 tarihinde, İçişleri Silah Tasarısı Komisyonu tarafından “biber gazı” da eklenmiş ve “saldırı veya savunmada kullanılmak üzere imal edilmiş, kullanıldıkları zaman insanlar üzerinde geçici olarak, sersemletici, şuursuz veya savunmasız hâle getirici, göz yaşartıcı ve benzeri etki meydana getiren aletler veya maddeler” kapsamında beşinci kategoriye alınmıştır. Ancak sağlık etkileri kanun kapsamında belirtilmemiştir.

Konunun daha iyi anlaşılması için, yalın bir dille, bir kez daha, ancak şimdiye dek üzerinde durulmayan ayrıntılarıyla aşağıdaki bilgileri halkımızın, basının ve ilgililerin dikkatine sunuyoruz.

Toksik (Zehirli) kimyasalların sağlık  üzerindeki etkileri nasıl belirlenir?
 
Bunun için birden fazla yöntem mevcuttur. Günümüzde terkedilmeye başlansa da ve bizler hayvanların üzerinde bu deneylerin yürütülmesini tasvip etmesek de yıllardır uygulanan yaygın yöntem, fare ve tavşan gibi deney hayvanlarının kullanılmasıdır.  Yapılan testin özelliğine göre belirli sayıda deney hayvanı alınır ve toksik kimyasala sindirim, cilt teması ve solunum yoluyla maruz bırakılarak ortaya çıkan semptomlar üzerinden kimyasal ait bilgiler geliştirilir.

Bu testler sonucunda genellikle iki önemli değere ulaşılması hedeflenir. Bu değerler LD50 ve LC50 değerleri olarak isimlendirilir. 

Şimdi kısaca bu değerlerin anlamını aktarmak isteriz ki tehlikenin gerçek boyutunun farkına varılsın.

LD50 (Lethal Dose – Öldürücü Doz) : Test edilen populasyonun yarısını öldürmek için gereken dozdur (miktardır).

LC50 (Lethal Concentration – Öldürücü Konsantrasyon):
Test edilen populasyonun yarısını öldürmek için gereken konsantrasyondur (derişimdir).

Pek çok gösteri kontrol aracı için bu değerler literatürde belirlenmiştir. Biz ülkemizde en yaygın kullanılan ve ‘Biber Gazı’ olarak bilinen ‘Oleoresin Capsicum’ için bu değerleri kamuoyunun bilginse sunuyor ve yorumluyoruz.

Yukarıdaki tablo kısaca şunları söylüyor;

1 kilogramlık karışımın içinde 2500 miligram ‘Oleoresin Capsicum’ koyarsanız ve bunu farelerin cildine sıvıştırırsanız, 100 fareden 50 tanesi ölmektedir.
100 tane fareye 4 saat boyunca 10000 gramdan fazla ‘Oleoresin Capsicum’ içeren hava solutursanız 50 tanesi ölmektedir.
100 tane farenin soluma, sindirim, cilt teması vb. yöntemlerle karın iç zarı bölgesinde 248 miligramdan fazla ‘Oleoresin Capsicum’ birikirse 50 tanesi ölmektedir.

Bu tablo da kısaca şunları  anlatmaktadır;

1 m3’lük karışımın içine 8500-22500 miligram CN koyarsanız, deneklerin 100 denekten 50’si 1 dakika içinde ölmektedir.
Aynı şekilde 1 m3’lük karışımın içine 25000-150000 miligram CS koyarsanız 100 denekten 50’si ölmektedir.

Yetkililere soruyoruz!

Gösterilere kimyasal silahlarla müdahaleniz sonucunda onbinlerce insanın cildine hangi gösteri kontrol ajanı ne kadar sıvaştı biliyor musunuz?
Bırakın dört saati, yüzlerce saattir soluduğumuz havadaki biber gazı miktarı hangi düzeye ulaştı biliyor musunuz?
Vücutlarımızda biriken biber gazı 248 miligramın üzerinde mi değil mi biliyor musunuz?

Eğer bu bilgilere sahip değilseniz, halkın üzerinde test ederek mi öğrenmek mi istiyorsunuz?

Tekrarlıyoruz, 
 
HALKIMIZ DENEK DEĞİLDİR.
BİBER GAZI ÖLDÜRÜR.

Taleplerimiz
 
1. Ölüme sebep verme potansiyeli olan bu tür kimyasalların toplumsal olaylarda kullanılması yasaklanmalıdır.
2. Gösteri kontrol ajanlarının, bir kimyasal maddenin kimlik kartı mahiyetinde olan Güvenlik Bilgi Formları kamuoyuyla paylaşılmalıdır.
3. TOMA’larla ve panzerlerle yurttaşlarımızın üzerine püskürtülen tazyikli suların içerisinde bulunan kimyasalların ne olduğu kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
4. Alanlarda tespit ettiğimiz, toplumsal olaylarda sıkça tercih edilen gösteri kontrol ajanları (CS ve OC) dışında kullanılan kimyasalların isimleri nelerdir?
5. Emniyet güçleri tarafından kitleyi kontrol edici/etkisizleştirici kimyasalların nerelerden ithal edildiği ve bütçesinin ne olduğu kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

Son Söz
 
‘Dosis Sola Facit Venenum’

Yukarıdaki cümle, kimya biliminin kurucularından Paracelsus tarafından yüzyıllar önce söylenmiştir. ‘Her Şey Zehirdir ve Bu Sadece Doz Meselesidir’ diye Türkçeye çevrilebilir.

Durumun vehametini aktarmak için yukarıda kısaca aktardıklarımızdan da görüleceği gibi, halka karşı öldürücü olabilecek miktar ve türde kimyasal madde kullanılmaktadır. Gösteri kontrol ajanları, yetkililerin belirttiği gibi zararsız değildir, bunlar kimyasal silahlardır. Bu durumdan vazife çıkaracak hukuk, bilim, siyaset insanlarına ve sivil topluma, meslek alanımızın bize sağladığı birikim doğrultusunda her türlü desteği her zaman olduğu gibi sürdüreceğimiz bilinmelidir.

Saygılarımızla kamuoyuna duyurulur.

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi


Exit mobile version